Blog

  • Sammy Davis, Jr. – Baretta’s Theme İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Sammy Davis, Jr. – Baretta’s Theme İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Don’t go to bed with no price on your head
    – Kafanda bedel olmadan yatma.
    Don’t do it
    – Yapma bunu
    Don’t do the crime if you can’t do the time
    – Zamanı yapamıyorsan suçu işleme.

    Keep your eye on the sparrow
    – Gözünü serçeden ayırma.
    When the going gets narrow
    – İşler daraldığında

    Don’t roll the dice if you can’t pay the price
    – Bedelini ödeyemiyorsan zar atma.
    Don’t do it
    – Yapma bunu
    Don’t run your feet down a dead-end street
    – Ayaklarını çıkmaz bir caddede koşma

    Keep your eye on the sparrow
    – Gözünü serçeden ayırma.
    When the going gets narrow
    – İşler daraldığında

    Don’t do me dirt or you’re gonna get hurt
    – Bana pislik yapma yoksa incinirsin
    Don’t do it
    – Yapma bunu
    Don’t run away till you hear what I say
    – Ne dediğimi duyana kadar kaçma.

    Keep your eye on the sparrow
    – Gözünü serçeden ayırma.
    When the going gets narrow
    – İşler daraldığında

    Ain’t gonna fight with no thief in the night
    – Gece hırsızla kavga etmeyeceğim.
    Won’t do it
    – Bunu yapmayacağım
    I’m gonna go where the cold wind don’t blow
    – Soğuk rüzgarın esmediği yere gideceğim

    Keep your eye on the sparrow
    – Gözünü serçeden ayırma.
    When the going gets narrow
    – İşler daraldığında
  • Abraham Mateo & Belinda – Me Encantaría İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Abraham Mateo & Belinda – Me Encantaría İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    No sé cómo se llama
    – Ne dendiğini bilmiyorum.
    Será su olor que me robó el pensamiento
    – Düşüncemi çalan senin kokun olacak
    Vistiendo cualquier marca lleva un flow anormal
    – Herhangi bir marka giymek anormal bir akış taşır
    Se ve exclusiva con lo que sea que lleve puesto
    – Giydiği her şeyle özel görünüyor

    ¿Por qué no te vienes conmigo a ver que pasa?
    – Neden benimle gelip neler olduğuna bakmıyorsun?
    Si bailo contigo es pa’ que entiendas que
    – Eğer seninle dans edersem, bunu anlaman için

    Que me encantaría saberme tu cuerpo
    – Vücudunu tanımayı çok isterdim
    Dios mío si te tengo
    – Tanrım, eğer sana sahipsem
    To’ lo que te haría
    – ‘Sana ne yapardım’ için
    Que estés dentro de mí quiero que sepas que
    – İçimde olduğunu bilmeni istiyorum

    Que me encantaría saberme tu cuerpo
    – Vücudunu tanımayı çok isterdim
    Recorrerte lento
    – Yavaş seyahat et
    To’ lo que te haría
    – ‘Sana ne yapardım’ için
    Sé que al igual que yo quieres ver qué pasaría
    – Benim gibi senin de ne olacağını görmek istediğini biliyorum.

    Me encantaría juntar la noche y el día
    – Geceyi ve gündüzü bir araya getirmeyi çok isterim
    Tu cerveza, yo tequila
    – Senin biran, ben tekila
    Quédate
    – Kalmak
    Ven a pintarme el cuerpo de estrellas cada beso es una de ellas
    – Gel ve vücudumu yıldızlarla boya her öpücük onlardan biri
    Ven y acurrúcate
    – Gel ve sarıl
    Por favor pégate
    – Lütfen sopa
    Y a mi corazón hazle un update
    – Ve kalbime bir güncelleme yap
    Estaba en stop y diste al play
    – Duraktaydım ve sen oyuna girdin.
    La noche se “Belinda”
    – Gece “Belinda” dır
    Je me sens belle
    – Je me sens belle
    Que hoy me siento flamenkita
    – Bugün flamenkita’yı hissediyorum

    ¿Por qué no te vienes conmigo a ver que pasa?
    – Neden benimle gelip neler olduğuna bakmıyorsun?
    Si bailo contigo es pa’ que entiendas que
    – Eğer seninle dans edersem, bunu anlaman için

    Que me encantaría saberme tu cuerpo
    – Vücudunu tanımayı çok isterdim
    Dios mío si te tengo
    – Tanrım, eğer sana sahipsem
    To’ lo que te haría
    – ‘Sana ne yapardım’ için
    Estar dentro de ti quiero que sepas que
    – Senin içinde olmak bunu bilmeni istiyorum

    Que me encantaría saberme tu cuerpo
    – Vücudunu tanımayı çok isterdim
    Recorrete lento
    – Yavaş yürü
    To’ lo que te haría
    – ‘Sana ne yapardım’ için
    Sé que al igual que yo quieres ver qué pasaría
    – Benim gibi senin de ne olacağını görmek istediğini biliyorum.

    Ah ah ah, ah ah ah
    – Ah ah ah, ah ah ah
    Ah ah ah, ah-ah ah ah
    – Ah ah ah, ah-ah ah ah
    Ah ah ah, ah ah ah
    – Ah ah ah, ah ah ah
    Ah ah ah, ah-ah ah ah
    – Ah ah ah, ah-ah ah ah
  • Taylor Swift – Haunted İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Taylor Swift – Haunted İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    You and I walk a fragile line
    – Sen ve ben kırılgan bir çizgide yürüyoruz
    I have known it all this time
    – Bunca zamandır biliyordum.
    But I never thought I’d live to see it break
    – Ama kırıldığını görecek kadar yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.
    It’s getting dark and it’s all too quiet
    – Hava kararıyor ve her şey çok sessiz
    And I can’t trust anything now
    – Ve şimdi hiçbir şeye güvenemem
    And it’s coming over you like it’s all a big mistake
    – Ve sanki hepsi büyük bir hataymış gibi üzerinize geliyor

    Oh, I’m holding my breath
    – Oh, nefesimi tutuyorum
    Won’t lose you again
    – Seni bir daha kaybetmeyeceğim
    Something’s made your eyes go cold
    – Bir şey gözlerini üşüttü

    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Something’s gone terribly wrong
    – Bir şeyler çok ters gitti.
    You’re all I wanted
    – Tek istediğim sensin.
    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Can’t breathe whenever you’re gone
    – Ne zaman gitsen nefes alamıyorum
    Can’t turn back now, I’m haunted
    – Şimdi geri dönemem, periliyim

    Stood there and watched you walk away
    – Orada durup gitmeni izledim.
    From everything we had
    – Sahip olduğumuz her şeyden
    But I still mean every word I said to you
    – Ama yine de sana söylediğim her kelimeyi kastediyorum
    He will try to take away my pain
    – Acımı dindirmeye çalışacak.
    And he just might make me smile
    – Ve o sadece beni gülümsetebilir
    But the whole time I’m wishing he was you instead
    – Ama tüm bu zaman boyunca onun yerine sen olmasını diledim.

    Oh, holding my breath
    – Oh, nefesimi tutuyorum
    Won’t see you again
    – Seni bir daha göremeyeceğim
    Something keeps me holding on to nothing
    – Bir şey beni hiçbir şeye tutmuyor

    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Something’s gone terribly wrong
    – Bir şeyler çok ters gitti.
    You’re all I wanted
    – Tek istediğim sensin.
    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Can’t breathe whenever you’re gone
    – Ne zaman gitsen nefes alamıyorum
    Can’t turn back now, I’m haunted
    – Şimdi geri dönemem, periliyim

    I know
    – Biliyorum
    I know
    – Biliyorum
    I just know
    – Sadece biliyorum
    You’re not gone, you can’t be gone, no
    – Sen gitmedin, gidemezsin, hayır

    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Something’s gone terribly wrong
    – Bir şeyler çok ters gitti.
    Won’t finish what you started
    – Başladığın şeyi bitiremeyeceksin
    Come on, come on, don’t leave me like this
    – Hadi, hadi, beni böyle bırakma
    I thought I had you figured out
    – Seni anladığımı sanıyordum.
    Can’t breathe whenever you’re gone
    – Ne zaman gitsen nefes alamıyorum
    Can’t go back, I’m haunted
    – Geri dönemem, periliyim
    Oh-oh, oh-oh, oh-oh, oh-oh-oh
    – Oh-oh, oh-oh, oh-oh, oh-oh-oh

    You and I walk a fragile line
    – Sen ve ben kırılgan bir çizgide yürüyoruz
    I have known it all this time
    – Bunca zamandır biliyordum.
    Never ever thought I’d see it break
    – Kırıldığını göreceğimi hiç düşünmemiştim.
    Never thought I’d see it
    – Göreceğimi hiç düşünmemiştim.
  • W&W, AXMO & SONJA – StarShine (I Don’t Want This Night To End) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    W&W, AXMO & SONJA – StarShine (I Don’t Want This Night To End) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum

    All night, dancing till the moonlight
    – Bütün gece, ay ışığına kadar dans etmek
    Being in the spotlight
    – Spot ışığında olmak
    A thousand stars that only shine for us
    – Sadece bizim için parlayan bin yıldız
    Hold me, don’t let go without me
    – Sarıl bana, bensiz bırakma
    Time is going slowly
    – Zaman yavaş ilerliyor
    I don’t want this night to end
    – Bu gecenin bitmesini istemiyorum
    (I don’t want this night to end)
    – (Bu gecenin bitmesini istemiyorum)
  • Lotus Beatz – Afro the Influence İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Lotus Beatz – Afro the Influence İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Baby who cares?
    – Bebeğim kimin umurunda?
    But I don’t know you care
    – Ama umursadığını bilmiyorum.
    Bring it over to my place
    – Benim evime getir.
    Place! Place!!Ehh
    – Yer! Yer!!Ehh
    Lo lo lo lo lo lo
    – Lo lo lo lo lo lo
    Your body lightweight
    – Vücudun hafif

    Speak to me
    – Konuş benimle
    I don’t know what I did
    – Ne yaptığımı bilmiyorum.
    Did! Did!! Did!!! Did!!!!
    – Yaptım! Yaptım!! Yaptım!!! Yaptım!!!!
    What I baby! Baby!!
    – Ne bebeğim! Bebeğim!!
    Baby who? Baby who? Baby who?
    – Bebeğim kim? Bebeğim kim? Bebeğim kim?
    That you care
    – Umurunda olduğunu

    Baby who cares?
    – Bebeğim kimin umurunda?
    Bring it over to my place
    – Benim evime getir.
    I don’t know what I did
    – Ne yaptığımı bilmiyorum.
    Your body lightweight
    – Vücudun hafif
    Speak to me
    – Konuş benimle
    Don’t know what I did
    – Ne yaptığımı bilmiyorum

    Did! Did!! Did!!!
    – Yaptım! Yaptım!! Yaptım!!!
    Your body lightweight weight weight
    – Vücudunuz hafif ağırlık ağırlık
    Don’t know what I did
    – Ne yaptığımı bilmiyorum
    Did! Did!! Did!!! Did!!!!
    – Yaptım! Yaptım!! Yaptım!!! Yaptım!!!!
    Bring it over to my place
    – Benim evime getir.
    I give it all
    – Hepsini veriyorum

    Baby who cares?
    – Bebeğim kimin umurunda?
    Baby who cares?
    – Bebeğim kimin umurunda?
    Baby who baby
    – Bebek kim bebek
    Baby who baby
    – Bebek kim bebek
    Baby who baby
    – Bebek kim bebek
    Baby, baby, baby, baby, babe, babe, babe
    – Bebeğim, bebeğim, bebeğim, bebeğim, bebeğim, bebeğim, bebeğim
  • P-Money – Everything (feat. Vince Harder) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    P-Money – Everything (feat. Vince Harder) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    She gives me everything I want, want, Everthing I need,
    – Bana istediğim her şeyi veriyor, istiyorum, ihtiyacım olan her şeyi,
    We can take it to the top, top, Jump into my seat,
    – En tepeye çıkarabiliriz, en tepeye, Koltuğuma atlayabiliriz.,
    We can ride, off into the night,
    – Ata binip geceye gidebiliriz.,
    We can ride, if she’s by my side
    – Binebiliriz, eğer o benim yanımdaysa

    Girl, too much to find, you and me,
    – Kızım, bulacak çok şey var, sen ve ben,
    Here tonight, totally,
    – Bu gece burada, tamamen,
    Satisfied, You got,
    – Memnun kaldın, aldın,
    No another plans, but to,
    – Başka plan yok, ama,

    Ride in the night like a dark knight I am,
    – Gece karanlık bir şövalye gibi sürüyorum ben,
    I’ll intrigue you, demonstrate every process to suceed
    – Seni meraklandıracağım, başarılı olmak için her süreci göstereceğim

    With you, and if you want
    – Seninle ve eğer istersen
    I can, show you my town
    – Sana kasabamı gösterebilirim.
    We can, go everywhere I know,
    – Yapabiliriz, bildiğim her yere gidebiliriz,
    Hang out or hit the floor,
    – Takıl ya da yere vur,

    ‘Cause it’s one thing for sure,
    – Çünkü kesin olan bir şey var,
    I’m feeling you want more
    – Daha fazlasını istediğini hissediyorum
    Of what I have
    – Sahip olduklarımdan
    I’mma offer you my all
    – Sana her şeyimi sunacağım.

    She gives me everything I want, want, Everthing I need,
    – Bana istediğim her şeyi veriyor, istiyorum, ihtiyacım olan her şeyi,
    We can take it to the top, top, Jump into my seat,
    – En tepeye çıkarabiliriz, en tepeye, Koltuğuma atlayabiliriz.,
    We can ride, off into the night,
    – Ata binip geceye gidebiliriz.,
    We can ride, if she’s by my side
    – Binebiliriz, eğer o benim yanımdaysa

    Everything I want, want, Everthing I need,
    – İstediğim, istediğim, ihtiyacım olan her şey,
    We can take it to the top, top, Jump into my seat,
    – En tepeye çıkarabiliriz, en tepeye, Koltuğuma atlayabiliriz.,
    We can ride, off into the night,
    – Ata binip geceye gidebiliriz.,
    We can ride, if she’s by my side
    – Binebiliriz, eğer o benim yanımdaysa

    I been doin’ my best to make you happy,
    – Seni mutlu etmek için elimden geleni yapıyordum.,
    So why do I feel the game has changed up on me,
    – Peki neden oyunun benim üzerimde değiştiğini hissediyorum,
    It ain’t no fun doin’ this all on my lonely,
    – Tüm bunları yalnız başıma yapmak hiç eğlenceli değil,
    I ain’t the one that you wanna play around with
    – Oynamak isteyeceğin kişi ben değilim.

    ‘Cause every guy can see
    – Çünkü her erkek görebilir
    That you ain’t here with me,
    – Burada benimle olmadığını,
    You make it obvious
    – Bunu açıkça ortaya koyuyorsun.
    Your life’s a fantasy,
    – Hayatın bir fantezi,

    You had it real with me,
    – Benimle gerçek olmuştun.,
    Why couldn’t you just see,
    – Neden sadece göremiyorsun,
    Girl watch me leave,
    – Kız beni terk ederken izle,
    Truth is you can’t handle me
    – Gerçek şu ki benimle başa çıkamazsın.

    She gives me everything I want, want, Everthing I need,
    – Bana istediğim her şeyi veriyor, istiyorum, ihtiyacım olan her şeyi,
    We can take it to the top, top, Jump into my seat,
    – En tepeye çıkarabiliriz, en tepeye, Koltuğuma atlayabiliriz.,
    We can ride, off into the night,
    – Ata binip geceye gidebiliriz.,
    We can ride, if she’s by my side
    – Binebiliriz, eğer o benim yanımdaysa

    Everything I want, want, Everthing I need,
    – İstediğim, istediğim, ihtiyacım olan her şey,
    We can take it to the top, top, Jump into my seat,
    – En tepeye çıkarabiliriz, en tepeye, Koltuğuma atlayabiliriz.,
    We can ride, off into the night,
    – Ata binip geceye gidebiliriz.,
    We can ride, if she’s by my side
    – Binebiliriz, eğer o benim yanımdaysa
  • Whitney Houston – I Wanna Dance With Somebody (2000 Remaster) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Whitney Houston – I Wanna Dance With Somebody (2000 Remaster) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Huh, yeah, woo!
    – Evet, woo!
    Hey yeah, huh
    – Hey evet, ha
    Ooh yeah, uh-huh, yeah
    – Ooh evet, uh-huh, evet
    I wanna dance
    – Dans etmek istiyorum

    Clock strikes upon the hour
    – Saat saate çarpıyor
    And the sun begins to fade
    – Ve güneş solmaya başlar
    Still enough time to figure out
    – Anlamak için hala yeterli zaman
    How to chase my blues away
    – Blues’umu nasıl kovalarım
    I’ve done alright up ’til now
    – Şimdiye kadar her şey yolundaydı.
    It’s the light of day that shows me how
    – Bana nasıl olduğunu gösteren gün ışığı
    And when the night falls
    – Ve gece çöktüğünde
    The loneliness calls
    – Yalnızlık çağırıyor

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat with somebody
    – Biriyle sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat with somebody
    – Biriyle sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    I’ve been in love and lost to my senses
    – Aşık oldum ve aklımı kaybettim
    Spinning through the town
    – Kasabanın içinden dönüyor
    Sooner or later, the fever ends
    – Er ya da geç ateş sona erer
    And I wind up feeling down
    – Ve sonunda kendimi aşağı hissediyorum
    I need a man who’ll take a chance
    – Riske girecek bir adama ihtiyacım var.
    On a love that burns hot enough to last
    – Sürecek kadar sıcak yanan bir aşk üzerine
    So when the night falls
    – Gece çöktüğünde
    My lonely heart calls
    – Yalnız kalbim çağırıyor

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat with somebody
    – Biriyle sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat
    – Sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Somebody who, somebody who
    – Biri kim, biri kim
    Somebody who loves me
    – Beni seven biri
    Somebody who, somebody who
    – Biri kim, biri kim
    To hold me in his arms, oh
    – Beni kollarında tutmak için, oh

    I need a man who’ll take a chance
    – Riske girecek bir adama ihtiyacım var.
    On a love that burns hot enough to last
    – Sürecek kadar sıcak yanan bir aşk üzerine
    So when the night falls
    – Gece çöktüğünde
    My lonely heart calls
    – Yalnız kalbim çağırıyor

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat with somebody
    – Biriyle sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Oh, I wanna dance with somebody
    – Oh, biriyle dans etmek istiyorum
    I wanna feel the heat with somebody
    – Biriyle sıcağı hissetmek istiyorum
    Yeah, I wanna dance with somebody
    – Evet, biriyle dans etmek istiyorum
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Ooh, ooh (dance)
    – Ooh, ooh (dans)
    You know, baby (dance)
    – Biliyorsun bebeğim (dans)
    Woo! Yeah (dance)
    – Woo! Evet (dans)
    Now get with this
    – Şimdi bununla başa çık
    Whoa
    – Vay canına

    Don’t you wanna dance (dance) with me, baby?
    – Benimle dans etmek istemiyor musun bebeğim?
    Don’t you wanna dance (dance) with me, boy?
    – Benimle dans etmek istemiyor musun evlat?
    Hey, don’t you wanna dance (dance) with me, baby?
    – Hey, benimle dans etmek istemiyor musun bebeğim?
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Don’t you wanna dance? Say you wanna dance
    – Dans etmek istemiyor musun? Dans etmek istediğini söyle
    Don’t you wanna dance? (Dance)
    – Dans etmek istemiyor musun? (Dans)
    Don’t you wanna dance? Say you wanna dance
    – Dans etmek istemiyor musun? Dans etmek istediğini söyle
    Don’t you wanna dance? (Dance)
    – Dans etmek istemiyor musun? (Dans)
    Don’t you wanna dance? Say you wanna dance, uh-huh (dance)
    – Dans etmek istemiyor musun? Dans etmek istediğini söyle, uh-huh (dans)
    With somebody who loves me
    – Beni seven biriyle

    Ooh, ooh (dance)
    – Ooh, ooh (dans)
    Ooh, ooh (dance)
    – Ooh, ooh (dans)
    Ooh, ooh (dance)
    – Ooh, ooh (dans)
    Hey baby
    – Hey bebeğim
  • Neutro Shorty & The Rudeboyz – La Original İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Neutro Shorty & The Rudeboyz – La Original İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Trapmoney Gang
    – Trapmoney Çetesi
    Baby (Rudeboyz)
    – Bebek (Rudeboyz)

    Aunque le digan que no, ella me quiere a mí
    – Ona hayır deseler bile beni istiyor.
    Y aunque casi no nos vemos siempre nos entendemos
    – Ve birbirimizi pek göremesek de birbirimizi her zaman anlıyoruz
    Y en la noche la busco
    – Ve geceleri onu arıyorum
    Y viene porque le gusto
    – Ve benden hoşlandığı için geliyor
    Si ella no está junto a mí yo no me siento feliz
    – Eğer o yanımda değilse kendimi mutlu hissetmiyorum
    Me siento como un loquito vagando por ahí
    – Etrafta dolaşan küçük bir ucube gibi hissediyorum
    Atrapado en este mundo
    – Bu dünyada kapana kısılmış
    Y por eso me confundo
    – Ve bu yüzden kafam karışıyor

    Mira baby yo sé, que no tengo el money
    – Bak bebeğim Biliyorum, param yok
    Para comprarte todo y regalarte todo
    – Sana her şeyi satın almak ve her şeyi vermek için
    Pero debes saber que aún así te amaré
    – Ama bilmelisin ki seni hala seveceğim
    Y te lo haré a mi modo, te comeré a mi modo
    – Ve bunu kendi yolumla yapacağım, seni kendi yolumla yiyeceğim

    Sin temor deja que me la coma
    – Korkmadan yememe izin ver
    Sin parar hasta que el sol se asoma
    – Güneş dışarı bakana kadar durmadan
    Es mi baby no me traiciona, si me ve con otra gata no me perdona
    – O benim bebeğim bana ihanet etmez, beni başka bir kediyle görürse beni affetmez
    Si peleamos ella siempre gana y conmigo josea’ la lana
    – Eğer savaşırsak o her zaman kazanır ve benimle yün josea
    Nunca fuma pero ama el olor a marihuana
    – Asla sigara içmez ama esrar kokusunu sever
    Y aunque existen muchas ella me mata en la cama
    – Ve çok olmasına rağmen beni yatakta öldürüyor

    Es que eres la original, no lo puedo negar
    – Sadece sen orijinalsin, inkar edemem
    Contigo quiero bailar y comerte en el mar
    – Seninle dans etmek ve seni denizde yemek istiyorum
    Detrás de ti suavecito, eso es lo que necesito
    – Arkanda suavecito, ihtiyacım olan şey bu
    Yo no te puedo olvidar ni buscando otra gyal
    – Seni unutamam ya da başka bir gyal arayamam
    Perdóname por fallar yo soy un anormal
    – Başarısız olduğum için beni affet Ben bir ucubeyim
    He sido malo y lo admito pero me pides a gritos (Uh)
    – Kötü davrandım ve itiraf ediyorum ama sen benim için ağlıyorsun (Uh)

    Es que tú me descubriste y me quisiste
    – Beni keşfettin ve beni sevdin mi
    Desde que llegue a tu vida ya no estás triste
    – Hayatına girdiğimden beri artık üzgün değilsin.
    Es que tú me enamoraste cuando me la diste
    – Onu bana verdiğinde beni aşık ettin.
    Baby yo no te obligué tú solita quisiste
    – Bebeğim seni sadece istediğin gibi yapmadım
    Fue porque te montaste y te viniste
    – Çünkü kalktın ve geldin.
    En la noche me imagino como te desvistes
    – Geceleri nasıl soyunduğunu hayal ediyorum
    Como si fuera una droga tú me consumiste
    – Sanki beni tükettiğin bir ilaçmış gibi
    Quieres ser mía por siempre, eso me lo dijiste
    – Sonsuza dek benim olmak istiyorsun, bana bunu söyledin

    Mira baby yo sé, que no tengo el money
    – Bak bebeğim Biliyorum, param yok
    Para comprarte todo y regalarte todo
    – Sana her şeyi satın almak ve her şeyi vermek için
    Pero debes saber que aún así te amaré
    – Ama bilmelisin ki seni hala seveceğim
    Y te lo haré a mi modo, te comeré a mi modo
    – Ve bunu kendi yolumla yapacağım, seni kendi yolumla yiyeceğim

    Me gustas porque eres real y solo sé que yo
    – Senden hoşlanıyorum çünkü sen gerçeksin ve biliyorum ki ben
    Diera lo que no tengo por escuchar por siempre tu voz
    – Sonsuza dek dinlemek zorunda olmadığım şeyi senin sesine verirdim
    Sé que la gente habla pero la cosa es de dos
    – İnsanların konuştuğunu biliyorum ama mesele iki
    El mundo es de nosotros si queremos, me lo dijo Dios
    – İstersek dünya bize aittir, Tanrı bana söyledi
    Deja que el show comience y termine cuando tu alma salga de tu cuerpo
    – Ruhunuz bedeninizden ayrıldığında gösterinin başlamasına ve bitmesine izin verin
    Mientras tú cabalgas sin calma
    – Sakin olmadan binerken
    Tienes un arma secreta bajo la falda
    – Eteğinde gizli bir silah var.
    Y tus uñas dejan marcas en mi espalda, tú eres la que manda
    – Ve tırnakların sırtımda iz bırakıyor, sorumlu olan sensin

    Aunque le digan que no, ella me quiere a mí
    – Ona hayır deseler bile beni istiyor.
    Y aunque casi no nos vemos siempre nos entendemos
    – Ve birbirimizi pek göremesek de birbirimizi her zaman anlıyoruz
    Y en la noche la busco
    – Ve geceleri onu arıyorum
    Y viene porque le gusto
    – Ve benden hoşlandığı için geliyor
    Si ella no está junto a mí yo no me siento feliz
    – Eğer o yanımda değilse kendimi mutlu hissetmiyorum
    Me siento como un loquito vagando por ahí
    – Etrafta dolaşan küçük bir ucube gibi hissediyorum
    Atrapado en este mundo
    – Bu dünyada kapana kısılmış
    Y por eso me confundo
    – Ve bu yüzden kafam karışıyor

    Mira baby yo sé, que no tengo el money
    – Bak bebeğim Biliyorum, param yok
    Para comprarte todo y regalarte todo
    – Sana her şeyi satın almak ve her şeyi vermek için
    Pero debes saber que aún así te amaré
    – Ama bilmelisin ki seni hala seveceğim
    Y te lo haré a mi modo, te comeré a mi modo
    – Ve bunu kendi yolumla yapacağım, seni kendi yolumla yiyeceğim
    (Oh, oh, oh)
    – (Oh, oh, oh)

    Ily Wonder
    – Merak Ediyorum
    Rudeboyz
    – Rudeboyz’un
  • Maluma – Clito (feat. Lenny Tavárez, Dalex & Brray) İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Maluma – Clito (feat. Lenny Tavárez, Dalex & Brray) İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Mi polvo eres tú, mi gyal eres tú, uh-uh
    – Tozum sensin, gyal’im sensin, uh-uh

    Me besó casi sin hablar
    – Neredeyse hiç konuşmadan beni öptü
    Me dijo que estaba caliente y quería chingarme
    – Bana ateşli olduğunu ve beni becermek istediğini söyledi
    Que me quiere adentro a lo natural
    – Kim istiyor beni içeride için the doğal
    Que una vez adentro de ella no podré salvarme
    – İçinde bir kez kendimi kurtaramayacağımı

    Me besó casi sin hablar
    – Neredeyse hiç konuşmadan beni öptü
    Me dijo que estaba caliente y quería chingarme
    – Bana ateşli olduğunu ve beni becermek istediğini söyledi
    Que me quiere adentro a lo natural
    – Kim istiyor beni içeride için the doğal
    Que una vez adentro de ella no podré salvarme
    – İçinde bir kez kendimi kurtaramayacağımı

    Ella me pide (Que, eh)
    – Bana soruyor (Bu, uh)
    Quiere que me la coma, coma, coma (Coma)
    – Onu yememi, onu yememi, onu yememi istiyor (onu ye)
    La bese y la acaricie (Acaricie)
    – Onu öp ve okşa (Okşa)
    Mientra’ le digo “toma, toma, toma, bebé”
    – Ben “buraya, buraya, buraya bebeğim” derken

    Mi polvo eres tú, mi polvo eres tú
    – Benim tozum sensin, benim tozum sensin
    Si es como tú dice’, vuelve a besarme
    – Eğer dediğin gibiyse, beni tekrar öp
    Mi polvo eres tú, mi gyal eres tú
    – Tozum sensin, gyal’im sensin

    Contigo es que yo me confieso
    – Seninle itiraf ediyorum
    Las bellaquera’ tuya’ y mía’ son en exceso
    – ‘Senin’ ve benim’ kelimeleri fazla
    Tú me calienta’, shorty, solo con un beso
    – Beni ısıtıyorsun, ufaklık, sadece bir öpücükle
    Y estamo’ en el carro no paramo’ en el expreso
    – Ve biz ekspres üzerinde ‘durmayan arabadayız’

    Pa’ comerme to’ eso
    – ‘Beni ye’ diye
    Conmigo ella e’ una bellaca, le gusta sin condón
    – Benimle o bir güzellik, prezervatifsiz seviyor
    A vece’ trae otra baby, se lo hacemo’ los do’
    – bazen ‘başka bir bebek getirin, bunu ‘yapana’ yaparız
    Grabamo’ un video, por la escena filtró
    – Sızan sahne için bir video kaydettik
    Y no le importo (Importó)
    – Ve beni umursamıyor (Yaptı)

    Ella lo pide (Que, eh)
    – Bunu istiyor (Bu, uh)
    Quiere que me la coma, coma, coma (Coma)
    – Onu yememi, onu yememi, onu yememi istiyor (onu ye)
    La bese y la acaricie (Acaricie)
    – Onu öp ve okşa (Okşa)
    Y que le diga “toma, toma, toma, bebé”
    – Ve “işte, işte, işte, bebeğim” demek için

    Toma
    – Yuva
    Lengua por el clito pa’ que quede en coma
    – Klitorisin komada kalması için dil
    Suavecito y rico como su aroma (Aroma)
    – Suavecito ve aroması kadar zengin (Aroma)
    Un polvo que viene, otro que se asoma
    – Gelen bir toz, dışarıya bakan başka bir toz

    Otro que se asoma pa’ que te lo coma’
    – ‘Yemesine izin ver’ diye bakan bir diğeri
    Lengua por el clito pa’ que quede en coma
    – Klitorisin komada kalması için dil
    Suavecito y rico como su aroma (Aroma)
    – Suavecito ve aroması kadar zengin (Aroma)
    Un polvo que viene, otro que se asoma
    – Gelen bir toz, dışarıya bakan başka bir toz
    Otro que se asoma pa’ que te lo coma’ (Sheesh)
    – ‘Seni yemesine izin ver’ diye bakan bir diğeri (Sheesh)

    Qué rico ese aroma, perfume de Roma
    – Bu aroma ne kadar lezzetli, Roma’nın parfümü
    Pichando por la goma, chingar pa’ mí no es broma (Cha)
    – Lastik tarafından Pichando, chingar pa ‘me şaka değil (Cha)
    ‘Tás como pa’ que te coma, en cuatro dame una toma
    – Seni yemek için baba gibi, dörde bana bir şans ver
    A ti nadie te doma (Nah)
    – Kimse seni evcilleştirmiyor (Hayır)

    No te llega ni Mahoma
    – Muhammed’i bile anlamıyorsun.
    Esa bellaquera que tú tiene’ yo la tengo
    – Sahip olduğun o güzellik ‘Bende o var
    Si tú no te viene’, no me vengo (Nah)
    – Sen gelmezsen, ben gelmem (Nah)
    Me quedo sin aire y por eso me detengo (Uh)
    – Havam bitiyor ve bu yüzden duruyorum (Uh)

    Tú fuma’ más que Ñengo (Yeah)
    – Sen Ñengo’dan daha çok sigara içiyorsun (Evet)
    A tus consecuencias yo me atengo
    – Sonuçlarının arkasındayım.
    Mírame sin hablar
    – Konuşmadan bana bak
    Bésame y sin perse bellaquéame (Yah)
    – Öp beni ve perse bellaquéame olmadan (Yah)
    Porque te domé aunque nunca te amé (Wuh)
    – Çünkü seni hiç sevmediğim halde evcilleştirdim (Wuh)

    Soy un boss, tú una queen
    – Ben patronum, sen kraliçesin.
    Cama king pa’ echarte la Bechamel (Uh)
    – Sana Beşamel atmak için kral yatak (Uh)
    Aunque lo más seguro ni te vuelva a ver (Sheesh)
    – Seni bir daha göremeyeceğim en güvenli şey olsa da (Sheesh)

    Me besó casi sin hablar
    – Neredeyse hiç konuşmadan beni öptü
    Me dijo que estaba caliente y quería chingarme
    – Bana ateşli olduğunu ve beni becermek istediğini söyledi
    Que me quiere adentro a lo natural
    – Kim istiyor beni içeride için the doğal
    Que una vez adentro de ella no podré salvarme
    – İçinde bir kez kendimi kurtaramayacağımı

    Mi polvo eres tú, mi polvo eres tú
    – Benim tozum sensin, benim tozum sensin
    Si es como tú dice’, vuelve a besarme
    – Eğer dediğin gibiyse, beni tekrar öp
    Mi polvo eres tú, mi gyal eres tú, uh-uh
    – Tozum sensin, gyal’im sensin, uh-uh
    Mi polvo ere’ tú, mi polvo ere” tú
    – Tozum senden önce, tozum senden önce
    Si es como tú dice’, vuelve a besarme
    – Eğer dediğin gibiyse, beni tekrar öp
    Mi polvo ere’ tú, mi gyal ere’ tú, uh-uh
    – Tozum senden önce, gyal’im senden önce, uh-uh

    Yeih
    – Yeih
    This city is MadMusick
    – Bu şehir delirmiş
  • Acoustic Odds – The Whole of the Moon İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Acoustic Odds – The Whole of the Moon İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    I pictured a rainbow
    – Bir gökkuşağı hayal ettim
    You held it in your hands
    – Elinde tuttun.
    I had flashes
    – Flaşlarım vardı
    But you saw the plan
    – Ama planı gördün.
    I wandered out in the world for years
    – Yıllarca dünyada dolaştım
    While you just stayed in your room
    – Sen sadece odanda kalırken
    I saw the crescent
    – Hilali gördüm
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
    The whole of the moon
    – Tüm ay
    You were there in the turnstiles
    – Turnikelerdeydin.
    With the wind at your heels
    – Topuklarında rüzgar varken
    You stretched for the stars
    – Yıldızlar için uzandın
    And you know how it feels
    – Ve nasıl hissettiğini biliyorsun
    To reach too high
    – Çok yükseğe ulaşmak için
    Too far too soon
    – Çok uzak çok erken
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
    I was grounded
    – Cezalıydım.
    While you filled the skies
    – Sen gökyüzünü doldururken
    I was dumbfounded by truth
    – Gerçek beni şaşkına çevirdi.
    You cut through lies
    – Yalanları kestin
    I saw the rain dirty valley
    – Yağmuru gördüm kirli vadi
    You saw Brigadoon
    – Brigadoon’u gördün.
    I saw the crescent
    – Hilali gördüm
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
    I spoke about wings
    – Kanatlar hakkında konuştum
    You just flew
    – Az önce uçtun.
    I wondered, I guessed and I tried
    – Merak ettim, tahmin ettim ve denedim
    You just knew I sighed
    – Sadece iç çektiğimi biliyordun.
    But you swooned
    – Ama sen bayıldın
    I saw the crescent
    – Hilali gördüm
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
    The whole of the moon
    – Tüm ay
    With a torch in your pocket
    – Cebinizde bir meşale ile
    And the wind at your heels
    – Ve topuklarındaki rüzgar
    You climbed on the ladder
    – Merdivene tırmandın.
    And you know how it feels
    – Ve nasıl hissettiğini biliyorsun
    To get too high
    – Çok yükseğe çıkmak için
    Too far too soon
    – Çok uzak çok erken
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
    The whole of the moon
    – Tüm ay
    Unicorns and cannonballs
    – Tek boynuzlu atlar ve gülleler
    Palaces and piers
    – Saraylar ve iskeleler
    Trumpets towers and tenements
    – Trompet kuleleri ve kiralık daireler
    Wide oceans full of tears
    – Gözyaşlarıyla dolu geniş okyanuslar
    Flags rags ferryboats
    – Bayraklar paçavralar feribotlar
    Scimitars and scarves
    – Pala ve eşarplar
    Every precious dream and vision
    – Her değerli rüya ve vizyon
    Underneath the stars
    – Yıldızların altında
    You climbed on the ladder
    – Merdivene tırmandın.
    With the wind in your sails
    – Yelkenlerinde rüzgar varken
    You came like a comet
    – Kuyruklu yıldız gibi geldin.
    Blazing your trail
    – İzinizi yakmak
    Too high too far too soon
    – Çok yüksek çok çok erken
    You saw the whole of the moon
    – Ayın tamamını gördün
  • АСАФАТОV – Дякую за світанки Ukraynaca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    АСАФАТОV – Дякую за світанки Ukraynaca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Просто побути в тиші
    – Sadece sessiz kalmak için
    Іноді зовсім не просто
    – Bazen hiç de kolay değil
    Під звуки гармат і грому
    – Silah ve gök gürültüsü sesleriyle
    Буває, ми іноді їдем далеко від дому
    – Bazen bazen evden uzaklaşırız

    Люди (такі) різні стали рідні
    – İnsanlar birbirinden farklı akrabalar oldular
    Тебе обійму, як побачу
    – Seni gördüğümde sana sarılacağım
    І поцілую так щиро
    – Ve içtenlikle öpeceğim

    Ми ж завжди назавжди прощаємось
    – Biz her zaman sonsuza dek vedalaşırız
    Та все одно говорим “до завтра!”
    – Yine de “yarın görüşürüz!”
    Я знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Якщо кава є зранку
    – Sabahları kahve varsa

    Я ж знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Якщо кава є зранку
    – Sabahları kahve varsa

    Я знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Сонце зійшло якщо зранку
    – Sabah güneş doğduysa güneş doğdu

    Ти знаєш, один теж в полі воїн
    – Biliyorsun, tarlada bir tane de savaşçı var
    Якщо більш нікого немає
    – Başka kimse yoksa
    Тут без ніяких “але”, ніяких “не можу”
    – Burada “ama” diye bir şey yok, “yapamam” diye bir şey yok
    Такого я слова не знаю
    – Böyle bir kelime bilmiyorum

    Мушу (зроблю), маю (мрію), зможу (зможу), знаю
    – Mecburum, sahibim, sahibim, biliyorum
    Дійти десь туди далеко
    – Uzak bir yere gitmek için
    Знайти то давно, що шукаю
    – Aradığım şeyi uzun zaman önce bulmak için

    Із тисяч стежин і колій
    – Binlerce yol ve yoldan
    Одна лиш моя дорога
    – Sadece benim yolum
    Зустріну ті рідні очі
    – O akrabaların gözleriyle buluşacağım
    Зрадію і зникне тривога — ми вдома
    – Sevineceğim ve alarm kaybolacak olursa, evdeyiz
    Щастя в простому
    – Basit bir şekilde mutluluk
    Дякую світанку!
    – Şafağa teşekkürler!

    Я ж знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Якщо кава є зранку
    – Sabahları kahve varsa

    Я знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Сонце зійшло якщо зранку
    – Sabah güneş doğduysa güneş doğdu

    Я ж знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Якщо кава є зранку
    – Sabahları kahve varsa

    Я ж знаю, що все буде добре
    – Her şeyin yoluna gireceğini biliyorum
    Дяка ЗСУ за світанки!
    – Şafaklar için şükran günü!
  • Maya Perest – Yok Bana Bu Cihanda Şarkı Sözleri

    Maya Perest – Yok Bana Bu Cihanda Şarkı Sözleri

    Daimîdir sürgünüm
    Hasret benim ocağım
    Gurbet benim evimdir

    Yok bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    Yok bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda bir yer
    Şu koca cihanda yoktur, aman

    Deva değil derd oldum
    Gül değil diken oldum
    Canan iken el oldum

    Yok bana bu cihanda bir yâr
    Bana bu cihanda bir yâr
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    Yok bana bu cihanda bir yâr
    Bana bu cihanda bir yâr
    Şu koca cihanda yoktur, aman

    İnsan hiç değişmez mi?
    Derdi gücü hep yalan
    Gözü doyar toprakla

    Yok bana bu cihanda bir dost
    Bana bu cihanda bir dost
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    Yok bana bu cihanda bir eş
    Bana bu cihanda kardeş
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    (Hmm-hmm-hmm)
    (Hmm-hmm-hmm)
    (Hmm-hmm-hmm-hmm)

    Gezdim tozdum saz ile
    Derdim’ dedim gâm ile
    Dinlemedin sen bile

    Yok bana bu cihanda bir ses
    Bana bu cihanda bir ses
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    Yok bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda yoktur, aman

    Yok bana bu cihanda bir yer
    Bana bu cihanda bir yer
    Şu koca cihanda yoktur, aman