Blog

  • La Oreja de Van Gogh – Cuando Dices Adios Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    La Oreja de Van Gogh – Cuando Dices Adios Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Tengo que irme ya, abrázame,
    – Şimdi gitmeliyim sarıl bana
    Nada más llegar te llamaré
    – Gelir gelmez seni arayacağım
    Déjame marchar, no llores más
    – Bırak gideyim artık ağlama
    Túmbate otra vez, te dormirás
    – Tekrar uzan, uyuyacaksın

    Te he dejado atrás y pienso en ti
    – Seni geride bıraktım ve seni düşünüyorum
    Oigo “Adiós amor” caer sobre mí
    – “Hoşçakal aşk” ın üzerime düştüğünü duyuyorum
    Yo quiero irme de aquí, no puedo escapar
    – Buradan çıkmak istiyorum kaçamıyorum
    Necesito volverte a abrazar
    – Sana tekrar sarılmam gerek

    Ven, cálmate no llores más
    – Gel sakin ol artık ağlama
    Si cierras los ojos verás
    – Gözlerini kapatırsan göreceksin
    Que sigo junto a ti
    – Ben hala seninleyim
    Que no me iré sin besar
    – Öpüşmeden ayrılmayacağımı
    Una de esas lágrimas
    – O gözyaşlarından biri
    Que van desde tu cara al mar
    – Yüzünden denize giden
    La vida viene y va
    – Hayat gelir ve gider
    Y se va
    – Ve o gider

    Salgo del portal, quiero morir
    – Portaldan çıkıyorum ölmek istiyorum
    Tú en la habitación llorando por mí
    – Odadaki sen benim için ağlıyorsun
    Tú me has hecho tan feliz que siempre estaré
    – Beni çok mutlu ettin her zaman olacağım
    A tu lado cuidando de ti
    – Senin yanında, seninle ilgilenerek

    Ven, cálmate no llores más
    – Gel sakin ol artık ağlama
    Si cierras los ojos verás
    – Gözlerini kapatırsan göreceksin
    Que sigo junto a ti
    – Ben hala seninleyim
    Que no me iré sin besar
    – Öpüşmeden ayrılmayacağımı
    Una de esas lágrimas
    – O gözyaşlarından biri
    Que van desde tu cara al mar
    – Yüzünden denize giden
    La vida viene y va
    – Hayat gelir ve gider
    Y se va
    – Ve o gider
    Y ven, cálmate no llores más
    – Ve sakin ol artık ağlama
    Si cierras los ojos verás
    – Gözlerini kapatırsan göreceksin
    Que sigo aquí junto a ti
    – Ben hala seninleyim

    Na na nara
    – Na na nara nara…

  • John Newman – Love Me Again Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    John Newman – Love Me Again Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I know I’ve done wrong, I left your heart torn
    – Yanlış yaptığımı biliyorum, kalbini paramparça bıraktım
    Is that what devils do?
    – Bu şeytanın yaptığı birşey olabilir mi?
    I took you so low, where only fools go
    – Seni sadece eziklerin gittiği kalitesiz yere götürdüm
    I shook the angel in you
    – İçindeki meleği sarstım
    Now I’m rising from my crimes
    – Şimdi suçlarımdan doğuyorum
    Rising up to you
    – sana yükseliyorum
    Feel with all the strength I found
    – Bulduğum tüm güçle hissediyorum
    There’s nothing I can’t do!
    – Yapamayacağım hiç bir şey yok!

    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?

    It’s unforgivable,
    – Bu affedilmez
    I stole and burnt your soul
    – Ruhunu çaldım ve yaktım
    Is that what demons do?
    – Bu şeytanların yaptığı Bir şey mi?
    They rule the worst of me
    – En kötü yanımı ele geçiriyorlar
    Destroy everything,
    – Herşeyi yok ediyorlar
    They bring down angels like you
    – Senin gibi melekleri yok ediyorlar
    Now I’m rising from the ground
    – Şimdi yerden yğkseliyorum
    Rising up to you
    – sana yükseliyorum
    Feel with all the strength I found
    – Bulduğum tüm güçle hissediyorum
    There’s nothing I can’t do!
    – Yapamayacağım hiç bir şey yok!

    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?

    I told you once again,
    – Sana birkez daha söyledim
    I can’t this again, do this again oh lord
    – Bunu yine yapamam, bunu yine yapamam oh Tanrım
    I told you once again,
    – Sana birkez daha söyledim
    Do this again, do this again oh no
    – Bunu yine yap, bunu yine yap oh hayır

    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?
    I need to know now, know now
    – Şimdi bilmem gerek, şimdi bilmem
    Can you love me again?
    – Beni tekrar sevebilir misin?

  • Marc Anthony – Vivir Mi Vida Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Marc Anthony – Vivir Mi Vida Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Voy a reír, voy a bailar
    – Güleceğim dans edeceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    Voy a reír, voy a gozar
    – Güleceğim, eğleneceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    A veces llega la lluvia
    – Bazen yağmur gelir
    para limpiar las heridas
    – yaraları temizlemek
    A veces sólo una gota
    – Bazen sadece bir damla
    puede vencer la sequía
    – kuraklığı yenebilir
    Y para qué llorar, ¿Pa ‘qué?
    – Ve neden ağlıyorsun Ne için?
    Si düello una pena, se olvida
    – Eğer üzülürsem unutursun
    Y para qué sufrir , ¿Pa ‘qué?
    – Ve neden acı çekiyorsun, neden?
    Si así es la vida, hay que vivirla
    – Hayat buysa, yaşamak zorundasın
    Voy a reír, voy a bailar
    – Güleceğim dans edeceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    Voy a reír, voy a gozar
    – Güleceğim, eğleneceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    Voy a vivir el momento
    – Anı yaşayacağım
    para entender el destino
    – kaderi anlamak
    Voy a escuchar en silencio
    – Sessizce dinleyeceğim
    para encontrar el camino
    – yolu bulmak için
    Y para qué llorar, ¿Pa ‘qué?
    – Ve neden ağlıyorsun Ne için?
    Si duele una pena, se olvida
    – Bir acı acıtırsa unutursun

    Y para qué sufrir, Pa ‘qué?
    – Ve neden acı çekmek, ne için?
    Si duele una pena, se olvida
    – Bir acı acıtırsa unutursun
    Voy a reír, voy a bailar
    – Güleceğim dans edeceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    Voy a reír, voy a gozar
    – Güleceğim, eğleneceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    ¡Mi gente!
    – Halkım!
    Gerçek bir keşif gezisi mi, bir kefaletle mi yolculuk etmek
    – Gerçek bir keşif gezisi mi, bir kefaletle yolculuk etmek
    ? Pa ‘qué llorar? ¿Pa ‘qué sufrir?
    – ? Neden ağlıyorsun? Neden acı çekiyorsun?
    Empieza a soñar, a soñar, a reír
    – Hayal kurmaya, hayal etmeye, gülmeye başlayın
    Voy a reír, voy a bailar
    – Güleceğim dans edeceğim
    Siente y baila y goza,
    – Hisset ve dans et ve eğlen
    que la vida es una sola
    -bu hayat birdir
    Voy a reír, voy a kefalet
    – Güleceğim kefalet’e gidiyorum
    Vive, sigue, siempre pa’lante,
    – Yaşa, devam et, daima ileri
    no mires pa ‘ atrás
    – arkana bakma
    Mi gente, la vida es una
    – Halkım, hayat birdir
    Voy a reír, voy a bailar
    – Güleceğim dans edeceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala
    Voy a reír, voy a gozar
    – Güleceğim, eğleneceğim
    vivir mi vida, la, la, la, la
    – hayatımı yaşa lalalala

  • Abraham Mateo, Yandel, Jennifer Lopez – Se Acabó el Amor Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Abraham Mateo, Yandel, Jennifer Lopez – Se Acabó el Amor Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Que yo no puedo olvidarte
    – Seni unutamam
    Eso lo sabe ella
    – Biliyor
    Que sólo quiero amarte
    – sadece seni sevmek istiyorum
    Eso lo sabe ya
    – Zaten bildiğin
    Que somos dos parte’, ah
    – Biz iki parçayız ‘, ah
    No vale la pena pedir otra oportunidad
    – Başka bir şans istemeye değmez

    A mí me parece que a ti también se te olvida (eh-eh, eh-eh)
    – Bana öyle geliyor ki sen de unutuyorsun (eh-eh, eh-eh)
    Cuantas noches me dejaste sola y arrepentida (uoh-oh-oh)
    – Kaç gece beni yalnız bıraktın ve özür dilerim (uoh-oh-oh)
    Yo también estoy sufriendo más con tu partida (yeh-eh)
    – Ayrılmanla daha çok acı çekiyorum (yeh-eh)
    Pero en este momento voy a empezar mi vida (ehh)
    – Ama şimdi hayatıma başlayacağım (ehh)

    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Se acabó el amor entre tú y yo
    – Aramızdaki aşk bitti
    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Aunque yo te ame, por eso hoy te digo adiós
    – Seni sevmeme rağmen, bu yüzden bugün hoşçakal diyorum

    Baby, se acabó, wuh
    – Bebeğim, bitti, wuh
    De llorar por ti me duele la cabeza
    – Senin için ağlamaktan başım ağrıyor
    Es hora de hacer borrón y cuenta nueva
    – Kayrakı temizleme zamanı
    Cuántas noches agonizando por ti
    – Senin için kaç gece ölüyor
    Me voy pa’ la fiesta, fiesta (eh)
    – Partiye gidiyorum, partiye (eh)
    A olvidarte mujer
    – Seni unutmak için kadın
    Por muy difícil que me parezca, lo intentaré
    – Göründüğü kadar zor, deneyeceğim

    Ya no puedo amarte
    – Seni artık sevemiyorum
    Y no fue culpa mía
    – Ve bu benim hatam değildi
    No tengo más que darte
    – Sana verecek başka bir şeyim yok
    Mi alma está vacía
    – Ruhum boş
    Estoy perdida en el tiempo, ahh
    – Ben zamanda kayboldum, ahh
    No vale la pena pedir otra oportunidad (Yandel)
    – Başka bir fırsat istemeye değmez (Yandel)

    Porque estoy cansado de andar solo en esta vida (yeh)
    – Çünkü bu hayatta yalnız yürümekten yoruldum (yeh)
    Porque a ti el cariño casi siempre se te olvida
    – Çünkü şefkat neredeyse her zaman unutursun
    Por eso tengo casi lista mi partida
    – Bu yüzden ayrılışım neredeyse hazır
    Y voy a dejarte aunque seas la mujer de mi vida
    – Ve hayatımın kadını olsan bile seni terk edeceğim

    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Se acabó el amor entre tú y yo
    – Aramızdaki aşk bitti
    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Aunque yo te ame, por eso hoy te digo adiós
    – Seni sevmeme rağmen, bu yüzden bugün hoşçakal diyorum

    Bebé, cuantas veces me negaste tu querer
    – Bebeğim, bana aşkını kaç kez inkar ettin
    Yo con ganas de darte placer
    – Sana zevk vermek istiyorum
    Y tú negociándome hasta tu sostén
    – Ve beni sütyenine satıyorsun
    Yo no sé, por qué fuiste tan mala mujer
    – Neden bu kadar kötü bir kadın olduğunu bilmiyorum
    Después que yo te di mi querer
    – Sana aşkımı verdikten sonra
    Después que yo te di mi querer (ehh)
    – Sana aşkımı verdikten sonra (ehh)

    A mí me parece que a ti también se te olvida (J, J-Lo)
    – Bana öyle geliyor ki sen de unutuyorsun (J, J-Lo)
    Cuantas noches me dejaste sola y arrepentida (uohh)
    – Kaç gece beni yalnız bıraktın ve pişman oldun (uohh)
    Yo también estoy sufriendo más con tu partida
    – Ben de senin gidişinden daha çok acı çekiyorum
    Pero en este momento voy a empezar mi vida
    – Ama şimdi hayatıma başlayacağım

    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Se acabó el amor entre tú y yo
    – Aramızdaki aşk bitti
    Se acabó el amor, uoh
    – Aşk bitti, uoh
    Aunque yo te ame, por eso hoy te digo adiós
    – Seni sevmeme rağmen, bu yüzden bugün hoşçakal diyorum

    Se acabó el amor
    – Aşk bitti
    Se acabó el amor
    – Aşk bitti
    Se acabó el amor
    – Aşk bitti
    Se acabó el amor
    – Aşk bitti
    Se acabó, se acabó el amor
    – Bitti aşk bitti
    Abraham Mateo-eo
    – Abraham Mateo-eo
    Se acabó
    – Bitti
    El Capitán Yandel
    – Kaptan Yandel
    Se acabó
    – Bitti
    Jumbo El Que Produce Solo
    – Jumbo Sadece Üreten
    Se acabó
    – Bitti
    ¡Tainy!
    – Tainy!
    Se acabó el amor
    – Aşk bitti
    O’Neill
    – O’Neill
    Se acabó
    – Bitti
    Y EarCandy
    – Ve EarCandy
    Capitán Yandel
    – Kaptan Yandel
    Jennifer Lopez
    – Jennifer Lopez
    Chino
    – Çince
    Abraham Mateo-eo
    – Abraham Mateo-eo

  • Slimane – Adieu Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Slimane – Adieu Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Depuis toi je marche seul
    – Senden beri yalnız yürüyorum
    Sans savoir où je vais
    – Nereye gittiğimi bilmeden
    J’ai déposé les armes
    – Kollarımı bıraktım
    Mais je ne suis pas en paix
    – Ama huzur içinde değilim
    Je fais semblant d’aller mieux
    – Daha iyi gibi davranıyorum
    D’avoir tourné la page
    – Sayfayı çevirdiğim için
    Les hommes ça ne pleurent pas
    – Erkekler ağlamaz
    Surtout à mon âge
    – Özellikle benim yaşımda

    Je passe mes nuits à trinquer à la peine
    – Gecelerimi acıyı kızartarak geçiriyorum
    Je titube dans les rues
    – Sokaklarda sendeliyorum
    En criant que je t’aime
    – Seni sevdiğimi haykırarak
    J’envoie valser la vie
    – Valsa hayat gönderiyorum
    Et toutes ces promesses
    – Ve tüm bu sözler
    Puisque tu ne réponds plus
    – Artık cevap vermediğinden beri
    À tous mes SOS
    – Tüm SOS’lerime

    Adieu
    – Veda
    À jamais
    – Sonsuza dek
    À nos souvenirs sur le port
    – Limandaki anılarımıza
    À nous deux
    – İkimize de
    Au passé
    – Geçmişte
    À la vie si je m’en sors
    – Eğer başarırsam hayata

    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam

    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam

    Tu sais je vais guérir
    – İyileşeceğimi biliyorsun
    De tous ce que tu me laisses
    – Bana bıraktığın her şeyden
    De tous tes mensonges
    – Tüm yalanlarından
    De tes histoires de fesses
    – Popo hikayelerinizden

    Il me faudra du temps
    – Zaman alacak
    Mais j’te jure que j’irai mieux
    – Ama yemin ederim daha iyi olacağım
    Peux-tu en dire autant
    – Aynısını söyleyebilir misin
    Quand tu penses à nous deux
    – İkimizi düşündüğünde
    Je n’aimerais pas être à ta place
    – Senin yerinde olmak istemem
    Quand tu seras en pleurs devant ta glace
    – Aynanın önünde ağladığında
    En pensant à moi
    – Benim hakkımda düşünüyor
    À tout ce que je t’ai aimé
    – Seni sevdiğim her şeye
    Écœuré de tes amants
    – Aşıklarınızdan tiksinti
    Ceux qui t’ont abandonnée
    – Seni terk edenler

    Adieu
    – Veda
    À jamais
    – Sonsuza dek
    À nos souvenirs sur le port
    – Limandaki anılarımıza
    À nous deux
    – İkimize de
    Au passé
    – Geçmişte
    À la vie si je m’en sors
    – Eğer başarırsam hayata

    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam

    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam
    Si je m’en sors
    – Eğer dışarı çıkarsam

    Oh oh oh
    – Oh oh oh

    Adieu
    – Veda
    À jamais
    – Sonsuza dek
    À nos souvenirs sur le port
    – Limandaki anılarımıza
    À nous deux
    – İkimize de
    Au passé
    – Geçmişte
    À la vie si je m’en sors
    – Eğer başarırsam hayata

  • Florence And The Machine – Addicted To Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Florence And The Machine – Addicted To Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    The lights are on, but you’re not home
    – Işıklar yanıyor ama sen evde değilsin
    Your mind is not your own
    – Aklın başında değil
    Your heart sweats, your body shakes
    – Kalbin zorlanıyor, bedenin sarsılıyor
    Another kiss is what it takes
    – Başka bir öpücük ne alır

    You can’t sleep, you can’t eat
    – Uyuyamıyorsun, yiyemiyorsun
    There’s no doubt, you’re in deep
    – Hiç şüphe yok ki derindesin
    Your throat is tight, you can’t breathe
    – Boğazın kasılmış, nefes alamıyorsun
    Another kiss is all you need
    – Tüm ihtiyacın olan bir başka öpücük

    Whoa, you like to think that you’re immune to the stuff, oh Yeah
    – Madde bağımlısı olduğunu düşünüyorsun, oh, evet
    It’s closer to the truth to say you can’t get enought,
    – Gerçeğe yakın, yeterince anlayamadığını söyle
    You know you’re gonna have to face it, you’re addicated to love
    – Biliyorsun, bununla yüzleşmek zorundasın, aşk bağımlısısın

    You see the signs, but you can’t read
    – İşaretleri görüyorsun ama okuyamıyorsun
    You’re running at a different speed
    – Farklı bir hızda çalışıyorsun
    Your heart beats in double time
    – Kalp atışların iki misli
    Another kiss and you’ll be mine
    – Bir başka öpücük ve benim olacaksın

    A one-track mind, you can’t be saved]
    – Sabit fikirli, kurtarılmış olamıyorsun
    Oblivion is all you crave
    – Affedilmek tüm istediğin
    If there’s some left for you
    – Eğer senin için kalansa
    You don’t mind if you do
    – Umursamıyorsun eğer umursuyarsan

    Whoa, you like to think that you’re immune to the stuff, oh Yeah
    – Madde bağımlısı olduğunu düşünüyorsun, oh, evet
    It’s closer to the truth to say you can’t get enought,
    – Gerçeğe yakın, yeterince anlayamadığını söyle
    You know you’re gonna have to face it, you’re addicated to love
    – Biliyorsun bununla yüzleşmen gerekecek, aşka bağımlısın

    Might as well face it, you’re addicted to love [5x]
    – Yüzleşmek güç olabilir, aşk bağımlısısın [5x]

    Your lights are on, but you’re not home
    – Işığın yanıyor ama evde değilsin
    You will is not your own
    – Aklın başında olmayacak
    Your heart sweats your teeth grind
    – Kalbin zorlanıyor, dişin gıcırdıyor
    Another kiss and you’ll be mine
    – Bir başka öpücük ve benim olacaksın

    Whoa, you like to think that you’re immune to the stuff, oh Yeah
    – Madde bağımlısı olduğunu düşünüyorsun, oh, evet
    It’s closer to the truth to say you can’t get enought,
    – Gerçeğe yakın, yeterince anlayamadığını söyle
    You know you’re gonna have to face it, you’re addicated to love
    – Biliyorsun bununla yüzleşmen gerekecek, aşka bağımlısın

    Might as well face it, you’re addicted to love
    – Yüzleşmek güç olabilir, aşk bağımlısısın

  • Simple Plan – Perfect Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Simple Plan – Perfect Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Hey dad look at me
    – Hey baba bana bak
    Think back and talk to me
    – Geri düşün ve bana konuş
    Did I grow up according to plan?
    – Plana göre büyüttüm mü
    Do you think i’m wasting my time
    – Sen zamanımı israf ediyor olduğumu düşünür müsün?
    Doing things I wanna do?
    – Benim yapmak istediğim şeyleri yapmayı?
    ‘Cause it hurts when you disapprove all along
    – çünkü başlı başına onaylamadığında o acıtır
    And now I try hard to make it
    – Ve ben onu şimdi yapmak için sert denerim
    I just want to make you proud
    – Ben seni gurulu yapmak isterim
    I’m never gonna be good enough for you
    – Senin için asla yeteri kadar iyi olmayacağım
    I can’t pretend that I’m all right
    – Ben çok iyiyim gibi görünemem
    and you can’t change me
    – ve sen beni değiştiremezsin

    ‘Cause we lost it all
    – çünkü biz onu tamamen kaybettik
    Nothing last for ever
    – Hiçbir şey sonsuza dek devam etmez
    I’m sorry I can’t be perfect
    – Üzgünüm mükemmel biri olamam
    Now it’s just too late and we can’t go back
    – Şimdi bunun için geç ve biz geri dönemeyiz
    I’m sorry I can’t be perfect
    – Üzgünüm mükemmel biri olamam
    I try not to think
    – düşünmemeyi denedim
    About the pain I feel inside
    – İçimde hissettiğim acı hakkında
    Did you know you used to be my hero?
    – Sen benim kahramanım olduğunu bildin mi?
    All the days you spent with me
    – Senin benle harcadığın bütün günler
    Now seem so far away
    – Şimdi uzak görünür
    And it feels like you don’t care anymore
    – ve hiç ilgilenmiyorsun gibi hissettiriyor.
    And now I try hard to make it
    – Ve ben onu şimdi yapmak için sert denerim
    I just want to make you proud
    – Ben seni gurulu yapmak isterim
    I’m never gonna be good enough for you
    – Senin için asla yeteri kadar iyi olmayacağım
    I can’t stand another fight
    – Başka bir kavgaya dayanamam
    And nothing’s alright
    – Ve hiçbir şey iyi değildir

    Nothing’s gonna change the things that you said
    – hiçbir şey söylediklerini değiştirmeyecek
    Nothing’s gonna make this right again
    – Hiçbi rşey bunu tekrar gerçek yapmayacak
    Please don’t turn your back
    – Lütfen geçmişine dönme
    I can’t believe it’s hard just to talk to you
    – İnanamıyorum senle konuşmak çok zor
    ‘Cause you don’t understand
    – çünkü anlamıyorsun

  • Simple Plan – Welcome To My Life Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Simple Plan – Welcome To My Life Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Do you ever feel like breaking down?
    – Sen hiç kırılmış gibi hisseder misin?
    Do you ever feel out of place?
    – Sen hiç kendini yersiz hisseder misin?
    Like somehow you just don’t belong
    – Herhangi bir şekilde sana ait olmayan bir şey gibi

    And no one understands you
    – Ve hiçbiri seni anlamaz

    Do you ever wanna runaway?
    – Hiç uzaklara kaçmak ister misin?
    Do you lock yourself in your room?
    – Kendini odana kilitler misin?
    With the radio on turned up soloud
    – Radyonun kısık sesini arttırarak

    That no one hears you screaming
    – Hiç kimse duymaz seninn çığlıklarını
    No you don’t know what it’s like
    – Hayır, sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    When nothing feels all right
    – Hiçbirsey iyi hissettirmediği zaman

    You don’t know what it’s like
    – Sen ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    To be like me
    – Benim gibi olmanın

    To be hurt
    – Yaralanmanın

    To feel lost
    – Kayıp hissetmenin

    To be left out in the dark
    – Karanlıkta terk edilmenin

    To be kicked when you’re down
    – Aşağılık olduğunda tekmelenmenin

    To feel like you’ve been pushed around
    – İtilip kakıldığını hissetmenin

    To be on the edge of breaking down
    – Kırılganlığın kenarında olmanın

    And no one’s there to save you
    – Ve kimse seni kurtarmak için orada değildir

    No you don’t know what it’s like
    -Hayır, sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin
    Welcome to my life
    – Hayatıma hoşgeldin

    Do you wanna be somebody else?
    – Sen, başka birisi olmayı ister misin?

    Are you sick of feeling so left out?
    – Sen kendini dışarıda hasta mı hissediyorsun?

    Are you desperate to find something more?
    – Sen, bir şeyi daha çok bulmak için umutsuz musun?

    Before your life is over
    – Senin hayatın bitmeden önce

    Are you stuck inside a world you hate?
    – Sen, nefret ettiğin bir dünyanın içinde yapıştırılır mısın?

    Are you sick of everyone around?
    – Sen etraftaki herkesten bıktın mı?

    With their big fake smiles and stupid lies
    – Onların büyük sahte gülümsemeleri ve aptal yalanlarıyla

    While deep inside you’re bleeding
    – Derinliklerde senin için kanarken

    No you don’t know what it’s like
    – Hayır, sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    When nothing feels all right
    – Hiçbirşey iyi hissettirmediği zaman

    You don’t know what it’s like
    – Sen ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    To be like me
    – Benim gibi olmanın

    To be hurt
    – Yaralanmanın

    To feel lost
    – Kayıp hissetmenin

    To be left out in the dark
    – Karanlıkta terk edilmenin

    To be kicked when you’re down
    – Aşağılık olduğunda tekmelenmenin

    To feel like you’ve been pushed around
    – İtilip kakıldığını hissetmenin

    To be on the edge of breaking down
    – Kırılganlığın kenarında olmanın

    And no one’s there to save you
    – Ve kimse seni kurtarmak için orada değildir

    No you don’t know what it’s like
    – Hayır, sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    Welcome to my life
    – Hayatıma hoşgeldin

    No one ever lied straight to your face
    – Hiç kimse şimdiye kadar, senin yüzüne doğru yalan söylemedi

    No one ever stabbed you in the back
    – Hiç kimse şimdiye kadar seni arkadan bıçaklamadı

    You might think I’m happy but I’m not gonna be okay
    – Sen benim mutlu olduğumu düşünebilirsin ama ben iyi olmayacağım

    Everybody always gave you what you wanted
    – Herkes her zaman sana ne istediysen verdi

    Never had to work it was always there
    – Asla orada olduğuna çalışmak zorunda değildi

    You don’t know what it’s like, what it’s like
    – Sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin, ne gibi birsey…

    To be hurt
    – Yaralanmanın

    To feel lost
    – Kayıp hissetmenin

    To be left out in the dark
    – Karanlıkta terk edilmenin

    To be kicked when you’re down
    – Aşağılık olduğunda tekmelenmenin

    To feel like you’ve been pushed around
    – İtilip kakıldığını hissetmenin

    To be on the edge of breaking down
    – Kırılganlığın kenarında olmanın

    And no one’s there to save you
    – Ve kimse seni kurtarmak için orada değildir

    No you don’t know what it’s like, what it’s like
    – Sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin, ne gibi bir şey…

    To be hurt
    – Yaralanmanın

    To feel lost
    – Kayıp hissetmenin

    To be left out in the dark
    – Karanlıkta terk edilmenin

    To be kicked when you’re down
    – Aşağılık olduğunda tekmelenmenin

    To feel like you’ve been pushed around
    – İtilip kakıldığını hissetmenin

    To be on the edge of breaking down
    – Kırılganlığın kenarında olmanın

    And no one’s there to save you
    – Ve kimse seni kurtarmak için orada değildir

    No you don’t know what it’s like
    – Sen onun ne gibi bir şey olduğunu bilmezsin

    Welcome to my life
    – Hayatıma hoş geldin

    Welcome to my life
    – Hayatıma hoşgeldin

    Welcome to my life
    – Hayatıma hoşgeldin

  • Bridgit Mendler – Hurricane Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Bridgit Mendler – Hurricane Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Think the clouds are clogging up my brain
    – Sanırım bulutlar beynimi pıhtılaştırıyor
    Like the weather drain same as the tears on my face
    Yüzümdeki gözyaşları havanın boşlaması gibi
    And I’m stuck up in the storm
    – Fırtınaya takıldım
    I, I guess I’ll be alright
    – Sanırım iyi olacağım
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh oh (uh oh uh oh)
    Then it hits me like
    — Sonra beni vuruyor tıpkı
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh no (uh oh uh oh uh uh oh)

    And all that wind that swept me off my feet
    – Ve tüm rüzgar ayaklarımdan beni sürükledi
    Got me flying til I’m crying and I’m down on my knees
    – Beni uçuyor ağlayana ve dizlerimin üstünde olana kadar
    That’s what Dorthy was afraid of
    – Dorthy’nin korktuğu buydu
    The sneaky tornado
    – Sinsi tornado
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh oh (uh oh uh oh)
    There’s no place like home
    – Ev gibisi yok
    Home (uh oh uh oh uh uh oh)
    – Ev

    I’m boarding up the Windows
    – Pencerelerde tahta kaplandım
    Locking up my heart
    – Kalbimi kilitledim
    It’s like everytime the wind blows
    – Her seferinde rüzgarın üflemesi gibi
    I feel it tearing us apart
    – Bizi parçalıyor gibi hissediyorum
    Everytime he smiles
    – Her seferinde o gülümsediğinde
    I let him in again
    – Onun kalbime girmesine yine izin veriyorum
    Everything is fine
    – Herşey iyi
    When you’re standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda

    I’m flopping on my bed like a flying squarl
    – Yatağımda çırpınıyorum uçan bir sincap gibi
    Like a little girl hurt by the big bad World
    – Küçük bir kızın büyük kötü dünyadan incinmesi gibi
    Yeah it’s justing up my insides
    – Evet bu sadece içimdekilerden yüksekte
    Can’t hide it on the outside
    – Dışarıda saklanamaıyorum
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh oh (uh oh uh oh)
    Yeah it hits me like
    – Beni çarpıyor tıpkı
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh no (uh oh uh oh uh uh oh)

    And that’s when you hold me, you hold me
    – Ve bana tutunduğunda
    You tell me that you know me, I’ll never be lonely
    – Beni tanıdığını söylüyorsun asla yalnız olmayacağım
    Say we made it through the storm now
    – Şimdi fırtınanın üstesinden geleceğimizi söylüyorsun
    But I’m still on the look out
    – Ama hala dikkatliyim
    Oh (uh oh uh oh)
    – Oh oh (uh oh uh oh)
    The airs getting cold
    – Hava soğuyor
    Cold
    – soğuyor

    I’m boarding up the Windows
    – Pencerelerde tahta kaplandım
    Locking up my heart
    – Kalbimi kilitledim
    It’s like everytime the wind blows
    – Her seferinde rüzgarın üflemesi gibi
    I feel it tearing us apart
    – Bizi parçalıyor gibi hissediyorum
    Everytime he smiles
    – Her seferinde o gülümsediğinde
    I let him in again
    – Onun kalbime girmesine yine izin veriyorum
    Everything is fine
    – Herşey iyi
    When you’re standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda

    He picks me up like
    – Beni açıyor tıpkı
    He’s got the way of the hurricane
    – Kasırganın yolunu tuttu
    bAnd think I’m fine like I’m in the eye of the hurricane
    – Ve kasırganın gözünde gibi iyiyim
    He picks me up like
    -Beni açıyor tıpkı
    He’s got the way of the hurricane
    – Kasırganın farklı türüymüş gibi
    And think I’m fine like I’m in the eye of the hurricane
    – Ve kasırganın gözünde gibi iyiyim
    And I’m floating, floating
    – Yüzüyorum
    And I don’t know it, know it
    – Bunu bilmiyorum ama
    And I’m gonna drop
    – Damla olacağım
    He’s got the way, he’s got the way
    – Onun yolu var

    I’m boarding up the Windows
    – Pencerelerde tahta kaplandım
    Locking up my heart
    – Kalbimi kilitledim
    It’s like everytime the wind blows
    – Her seferinde rüzgarın üflemesi gibi
    I feel it tearing us apart
    – Bizi parçalıyor gibi hissediyorum
    Everytime he smiles
    – Her seferinde o gülümsediğinde
    I let him in again
    – Onun kalbime girmesine yine izin veriyorum
    Everything is fine
    – Herşey iyi
    When you’re standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda
    Here comes the sun, here comes the rain
    – Buraya güneş getiriyor,yağmur yağdırıyorsun
    Standing in the eye of the hurricane
    – Kasırganın gözünde oturduğunda

    He picks me up like
    – Beni açıyor tıpkı
    He’s got the way of the hurricane
    – Kasırganın farklı türüymüş gibi
    And think I’m fine like I’m in the eye of the hurricane
    – Ve kasırganın gözünde gibi iyiyim
    He picks me up like
    – Beni açıyor tıpkı
    He’s got the way of the hurricane
    – Kasırganın farklı türüymüş gibi
    And think I’m fine like I’m in the eye of the hurricane
    – Ve kasırganın gözünde gibi iyiyim

    Oooh ooh ooh
    – Oooh ooh ooh

  • Simple Plan – Addicted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Simple Plan – Addicted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I heard you’re doing ok
    – İyi olduğunu duydum
    But i want you to know
    – Ama bilmeni isterim
    I’m addict
    – Ben bağımlıyım
    I’m addicted to you
    – Ben sana bağımlıyım
    I can’t pretend i don’t care
    – Umursamıyormuş gibi davranamam
    When you don’t think about me
    – Sen beni düşünmediğin zaman,
    Do you think i deserve this?
    – Sence bunu hak ediyor muyum?
    I tried to make you happy
    – Seni mutlu etmeyi denedim
    But you left anyway
    – Ama sen yine de terkettin

    I’m trying to forget that
    – Bunu unutmayı deniyorum
    I’m addicted to you
    – Sana bağımlıyım
    I’m addicted to you
    – Sana bağımlıyım
    But i want it
    – Ama bunu istiyorum
    And i need it
    – Ve buna ihtiyacım var
    I’m addicted to you
    – Sana bağımlıyım
    Now it’s over
    – Şimdi bitti
    Can’t forget what you said
    – Ne söylediğini unutamıyorum
    And i never wanna do this again
    – Ve bunu tekrar yapmayı asla istemiyorum
    Heartbreaker
    – Kalp kırıcı
    Since the day i met you
    – Seni tanıdığım günden beri
    And after all we’ve been through
    – Ve bütün yaşadıklarımızdan sonra
    Still addict
    – Hala bağımlıyım
    I’m addicted to you
    – Sana bağımlıyım
    I think you know that it’s true
    – Bunun doğru olduğunu bildiğini sanıyorum
    I’d run a thousand miles to get you
    – Sana ulaşmak için binlerce mil koştum
    Do you think i deserve this?
    – Sence bunu hak ediyor muyum?

    I tried to make you happy
    – Seni mutlu etmeyi denedim
    I did all that i could
    – Yapabildiğim herşeyi yaptım
    Just to keep you
    – Sadece seni tutmak için
    But you left anyway
    – Ama sen yine de gittin

    How long will i be waiting?
    – Daha ne kadar bekliyor olacağım?
    Until the end of times
    – Zamanın sonuna kadar mı?
    I don’t know why i’m still waiting
    – Neden hala beklediğimi bilmiyorum
    I can’t make you mine
    – Seni benim yapamam

    Heartbreaker
    – Kalp kırıcı
    I’m addicted to you
    – Sana bağımlıyım

  • Enrigue Iglesias – Addicted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Enrigue Iglesias – Addicted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Have I told you how good it feels to be me
    – Sana ben olmanın ne kadar güzel olduğunu söyledim mi?
    when I’m in you?
    – senin içinde olduğum zaman
    I can only stay clean when you are around
    – Ancak sen etrafımdayken temiz kalabiliyorum
    Don’t let me fall
    – Düşmeme izin verme
    If I close my eyes forever,
    – Eğer gözlerimi sonsuza dek kapatırsam
    would it ease the pain?;
    – acıyı dindirir mi?
    bCould I breathe again?
    – Yeniden nefes alabilir miyim?

    [ Maybe I’m addicted,
    – Belki bağımlıyım
    I’m out of control,
    – Kontrolden çıktım
    But you’re the drug that keeps me from dying.
    – Ama ölmemi engelleyen ilaç sensin
    Maybe I’m a liar
    – Belki ben bir yalancıyım
    But all I really know is
    – Ama gerçekten bildiğim tek şey şu
    You’re the only reason I’m trying
    – Çabalıyor olmamın tek nedeni sensin ]
    I am wasted away
    – Yok yere harcandım
    I made a million mistakes.
    – Milyon tane hata yaptım
    Am I too late?
    – Çok mu geç kaldım?

    There is a storm in my head;
    – Kafamın içinde bir fırtına var

    It rains on my bed
    – Yatağıma yağmur yağıyor

    when you are not here
    – sen burda olmadığın zaman

    I’m not afraid of dying,
    – Ölmekten korkmuyorum,

    but I am afraid of losing you.
    – ama seni kaybetmekten korkuyorum

    When you’re lying next to me
    – Sen yanımda yattığın zaman
    love is going through to me.
    – aşk bana doğru geliyor
    Oh it’s beautiful.
    – Oh bu güzel
    Everything is clear to me
    – Her şey net gözüküyor
    ’till I hit reality
    – ta ki gerçeğe dönene kadar
    and I lose it all…
    – ve her şeyi kaybediyorum

    I lose it all…
    – Her şeyi kaybediyorum

    Nah nah nah
    – nah nah nah….
    Nah nah nah nah nah nah…..
    – nah nah nah nah nah nah….
    You’re the only reason
    – Tek neden sensin
    Yeah, you’re the only reason I’m trying,
    – Evet, çabalıyor olmamın tek nedeni sensin,
    Oh, I’m trying, I’m trying, I’m trying,
    – Oh, çabalıyorum, çabalıyorum, çabalıyorum,

    Don’t want to lose it all, x2
    – Her şeyi kaybetmek istemiyorum,
    I’m trying, I’m trying..I’m trying …
    – Çabalıyorum, çabalıyorum, çabalıyorum…
    Yeah, you know I’m addicted,
    – Evet biliyorsun ben bağımlıyım
    You know I’m addicted,
    – Biliyorsun bağımlıyım
    Yeah, you know I’m addicted….
    – Evet biliyorsun bağımlıyım

  • Lara Fabian – Adagio Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Lara Fabian – Adagio Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I don’t know where to find you
    – Seni nerede bulurum bilmiyorum
    I don’t know how to reach you
    – Sana nasıl ulaşırım bilmiyorum
    I hear your voice in the wind
    – Rüzgarda sesini duyuyorum
    I feel you under my skin
    – Seni tenimde hissediyorum
    Whithin my heart and my soul
    – Kalbimde ve ruhumda
    I wait for you
    – Senin için bekliyorum

    All of these nights without you
    – Sensiz geçirdiğim gecelerde
    All of my dreams surround you
    – Tüm rüyalarım seni sarar
    I see and I touch your face
    – Yüzünü görür ve dokunurum
    I fall into your embrace
    – Kucaklamana yenilirim
    When the time is right, I know
    – Doğru zaman geldiğinde biliyorum
    You’ll be in my arms
    – Kollarımda olacaksın

    I close my eyes and I find a way
    – Gözlerimi kapar ve bir yol bulurum
    No need for me to pray
    – Benim için duaya gerek yok
    I’ve walked so far
    – Çok uzaklara yürüdüm
    I’ve fought so hard
    – Zor mücadeleler verdim
    Nothing more to explain
    – Daha fazla açıklamaya gerek yok
    I know all that remains is a piano that plays
    – Biliyorum ki tüm kalan piyanonun çalışı..

    If you know where to find me
    – Eğer beni nasıl bulacağını bilseydin
    If you know how to reach me
    – Bana nasıl ulaşacağını bilseydin
    Before this light fades away
    – Bu ışık sönmeden önce
    Before I run out of my faith
    – Sadakatim kırılmadan önce
    Be the only man to say
    – Adamın söylediği ;
    That you’ll hear my heart
    – Kalbimi duyacaksın
    That you’ll give your life
    – Hayatını vereceksin
    Forever you’ll stay
    – Daima kalacaksın..

    Don’t let this light fade away
    – Işığın sönmesine izin verme
    No No No No No
    – Hayır,hayır..
    Don’t let me run out of faith
    – Sadakatimin kırılmasına izin verme
    Be the only man to say
    – Adamın söylediği;
    That you believe,
    – Sen inan
    Make me believe
    – Beni inandır
    You won’t let go
    – Gitmeye izin vermeyeceksin