It’s been 24 hours, could’ve bought me flowers
– 24 saat oldu, bana çiçek alabilir miydi
You know I ain’t been happy (Nuh-uh)
– Mutlu olmadığımı biliyorsun (Nuh-uh)
Maybe call me in an hour
– Belki bir saat sonra ararsın
Do you wish that it was her though
– Keşke o olsaydı
Singing songs in the shower?
– Duşta şarkı söylemek?
Baby, no I can’t help it (Nuh-uh)
– Bebeğim, hayır yardım edemem (Nuh-uh)
When you’re showing me about her
– Bana onun hakkında gösterirken
Why you staring at him, I can see
– Neden ona bakıyorsun, görebiliyorum
When you know he belongs to me
– Onun bana ait olduğunu bildiğinde
You know I’m missing the sunrise
– Biliyorsun gün doğumunu özlüyorum
Behind his eyes he’s thinking of you
– Gözlerinin ardında seni düşünüyor
Oh no, there she goes
– Oh hayır, işte gidiyor
To take away my man
– Adamımı götürmek için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma
Oh no, there she goes
– Oh hayır, işte gidiyor
To take him from my hand
– Onu elimden almak için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma, yapma
Don’t, don’t, don’t, don’t
– Yapma, yapma, yapma, yapma
You saw it
– Onu gördün
Saw her walking like a model
– Bir model gibi yürürken gördüm
But I won’t let it depress me (Nuh-uh)
– Ama beni üzmesine izin vermeyeceğim (Nuh-uh)
So I bought another bottle
– Bu yüzden başka bir şişe aldım
When you bend over like that
– Böyle eğildiğin zaman
Can’t you see my sorrow
– Acımı göremiyor musun
When you bend over like that
– Böyle eğildiğin zaman
You know his eyes gonna follow, oh
– Onun gözlerinin takip edeceğini biliyorsun
Why you staring at him, I can see
– Neden ona bakıyorsun, görebiliyorum
When you know he belongs to me
– Onun bana ait olduğunu bildiğinde
You know I’m missing the sunrise
– Biliyorsun gün doğumunu özlüyorum
Behind his eyes he’s thinking of you
– Gözlerinin ardında seni düşünüyor
Oh no, there she goes
– Oh hayır, oraya gidiyor
To take away my man
– Adamımı almak için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma
Oh no, there she goes
– Oh hayır, oraya gidiyor
To take him from my hand;
– Onu elimden almak için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma, yapma
Don’t, don’t, don’t, don’t
– Yapma, yapma, yapma, yapma
I’m still awake at six in the morning
– Sabah altıda hala uyanığım
Oh, I know you calling
– Oh, aradığını biliyorum
Natalie please feel bad
– Natalie lütfen kötü hisset
Don’t text back, leave my man
– Cevap verme, adamımı bırak
Like Dolly begged Jolene
– Dolly’nin Jolene’ye yalvarması gibi
Just ’cause you can
– Sadece yapabileceğin için
Don’t take him please (Please, please, please)
– Onu alma lütfen (Lütfen, lütfen, lütfen)
Oh no, there she goes
– Oh hayır, oraya gidiyor
To take away my man
– Adamımı götürmek için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma
Oh no, there she goes
– Oh hayır, oraya gidiyor
To take him from my hand
– Onu elimden almak için
I’m begging her, not him
– Yalvarıyorum ona değil
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Don’t do it, Natalie don’t, don’t, don’t
– Yapma Natalie yapma, yapma, yapma
Don’t, don’t, don’t, don’t
– Yapma, yapma, yapma, yapma
(Do it)
– (Yap)
Don’t, don’t, don’t do it, no, no
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
(Natalie don’t)
– (Natalie yapma)
Don’t, don’t, don’t, don’t, don’t, don’t do it
– Yapma, yapma, yapma, hayır, hayır
Blog
-
RAYE , Natalie Don’t Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
-
ROSALÍA & Travis Scott – TKN Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
Family things, they don’t have to listen to them
– Aile meseleleri, onları dinlemek zorunda değiller
The bosses with the bosses and I am the mom
– Patronlarla patronlar ve ben bir anneyim
The secrets only with who you can trust
– Sırlarımı sadece güveneceğin kişilerle paylaşırım
You better not break the omerta
– Omerta’yı kırmasan iyi olur
There are levels for everything in this life
– Bu hayatta her şey için seviyeler vardır.
We don’t fuck with strangers
– Yabancılarla sevişmiyoruz
Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yoktur.Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yoktur.
TKN, TKN, TKN
– TKN, TKN, TKN
Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yoktur.
TKN, TKN
– TKN, TKN
Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yoktur.Zoom in on the face, Gaspar Noé
– Yüzünü yaklaştır, Gaspar Noe
This won’t shoot, I emptied it
– Ateş etmeyecek çünkü boşalttım
VVS, VVS, Dolce Vita
– VVS, VVS, Dolce Vita
My command is strong, dynamite
– Emrim güçlü dinamit gibi
Tattooed from the feet to the back of the neck
– Ayaklarımdan boynumun arkasına kadar dövmeli
Wearing black like Kika
– Kika gibi siyah giyiniyorum
VVS, VVS, Dolce Vita (VVS)
– VVS, VVS, Dolce Vita (VVS)
The command is strong, dynamite
– Emrim güçlü dinamit gibiMilk with sugar
– Şekerli süt
She has Brazilian measurements
– O brezilya ölçülerime sahip
This mami is a G (Yeah)
– Bu anne bir G (evet)Yeah, she got hips I gotta grip for (Yeah)
– Evet çıldırabileceğim kalçalara sahip
A lot of ass, don’t need to have more
– Bir sürü kalça, fazlasına gerek yok
I know it’s sweet, I like that
– Tatlı olduğunu biliyorum, hoşuma gitti
Mmm (Straight up)
– Mmm
I got word that it’s wet, well, let’s drown
– Islak olduğunu duydum, hadi dalalım
Toot it up, back it up, slap it down
– Kendine çek ve tokatla
Don’t say a word of what you heard from when I came around (It’s lit)
– Geldiğimde duyduğun kelimeyi söyleme (evet)
You get it first, you get this work right when you come in town (Yeah)
– Önce sen alırsın, şehre geldiğinde bu işi doğru yaparsın (evet)
Need you right here (Yeah)
– Burada sana ihtiyacım var (evet)
Know you the queen of givin’ ideas
– Fikir vermenin kraliçesi
No more new friends, don’t bring the hype here (Ooh)
– Artık yeni arkadaşlar yok
Know you got problems with this, but it’s not fair
– Bununla ilgili sorunların olduğunu biliyorum ama bu adil değilFamily things, they don’t have to listen to them
– Aile meseleleri, onları dinlemek zorunda değiller
The bosses with the bosses and I am the mom (The dad)
– Patronlarla patronlar ve ben bir anneyim (baba)
The secrets only with who you can trust
– Sırlarımı sadece güveneceğin kişilerle paylaşırım
You better not break the omerta
– Omerta’yı kırmasan iyi olurTKN, TKN, TKN
– TKN, TKN, TKN
TKN, TKN
– TKN, TKN
Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yokturLa Rosalía
– La Rosalia
Straight up!
– Ciddiyim
Nor a new friend, nor an injury
– Yeni arkadaş yoksa yaralanma da yok. -
Ava Max , Who’s Laughing Now Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
Never knew the sting of a stranger
– Hiç bir yabancı tarafından canım acıtılmamıştı
Never felt the words like a razor
– Hiç sözlerin jiletmişçesine kesişini hissetmedin
But I won’t give a damn ’bout it later
– Ama ilerde bunları umursamayacağım
All the little digs doesn’t matter
– Tüm küçük iğneli sözlerin önemi yok
Writin’ down a brand new chapter
– İçinde yalnızca sevginin olduğu ve hiç nefretin olmadığı
Where there’s only love, never anger
– Yepyeni bir sayfa açıyorumSo lonely in your bed
– Yatağında çok yalnızsın
Does breakin’ me make you feel good?
– Beni kırmak seni iyi hissettiriyor mu?
Guess you don’t understand
– Sanırım anlamıyorsun
What goes around, comes around
– Ne ekersen onu biçersinDon’t ya know that I’m stronger?
– Daha güçlü olduğumu anlamıyor musun?
Don’t ya see me in all black?
– Beni siyah giysiler içinde görmüyor musun?
Don’t ya cry like a baby
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?
Know that it’s over
– Bunun bittiğini bil
Don’t ya know I won’t call back?
– Geri aramayacağımı bilmiyor musun?
Don’t ya cry like a baby
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?You’ll never see me blue, never bleedin’
– Beni asla üzgün veya kanarken görmeyeceksin
Hope you understand how I’m feelin’
– Umarım nasıl hissettiğimi anlarsın
I’m turnin’ off my phone like I’m leaving (Bye)
– Gidiyormuş gibi telefonumu kapatıyorum
Pushed me to the edge, now it’s over
– Beni kenara ittin, şimdi bu bitti
Shuttin’ off the hate, gettin’ closure
– Nefreti bırakıyorum, kapatıyorum
This will be the dust when I’m older
– Yaşlandığımda bunlar toz olacakSo lonely in your bed
– Yatağında çok yalnızsın
Does breakin’ me make you feel good?
– Beni kırmak seni iyi hissettiriyor mu?
Guess you don’t understand
– Sanırım anlamıyorsun
What goes around, comes around
– Ne ekersen onu biçersinDon’t ya know that I’m stronger?
– Daha güçlü olduğumu anlamıyor musun?
Don’t ya see me in all black?
– Beni siyah giysiler içinde görmüyor musun?
Don’t ya cry like a baby
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?
Know that it’s over
– Bunun bittiğini bil
Don’t ya know I won’t call back?
– Geri aramayacağımı bilmiyor musun?
Don’t ya cry like a baby
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?It’s comical, hysterical
– Bu komik, histerik
So ridiculous, think you messed me up
– Çok saçma, beni mahvettiğini sanmanDon’t ya know that I’m stronger?
– Daha güçlü olduğumu anlamıyor musun?
Don’t ya see me in all black?
– Beni siyah giysiler içinde görmüyor musun?
Don’t ya cry like a baby (Oh)
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor?
Know that it’s over
– Bunun bittiğini bil
Don’t ya know I won’t call back? (Call back)
– Geri aramayacağımı bilmiyor musun?
Don’t ya cry like a baby
– Bebek gibi ağlama
Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
– Ha-ha-ha-ha, ha-ha-ha
Who’s laughing now?
– Şimdi kim gülüyor? -
Lady Gaga & Ariana Grande – Rain on Me Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
I didn’t ask for a free ride
– Seks istemedim
I only asked you to show me a real good time
– Senden sadece benimle güzel zaman geçirmeni istedim
I never asked for the rainfall
– Asla yağış istemedim
At least I showed up, you showed me nothing at all
– En azından göründüm, sen bana hiçbir şey göstemedinIt’s coming down on me
– Üzerime geliyor
Water like misery
– Sefalet gibi su
It’s coming down on me
– Üzerime geliyor
I’m ready, rain on me
– Hazırım, üzerime yağI’d rather be dry, but at least I’m alive*
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım
Rain on me, rain, rain*
– Üzerime yağ, yağ, yağ
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
Rain on me
– Üzerime yağRain on me
– Üzerime yağ
Mmm, oh yeah, baby
– Evet bebeğim
Rain on me
– Üzerime yağLivin’ in a world where no one’s innocent
– Kimsenin masum olmadığı bir dünya yaşıyoruz
Oh, but at least we try, mmm
– Oh, ama en azından deneyebiliriz
Gotta live my truth, not keep it bottled in
– Gerçeğimi içimde tutmak yerine yaşamalıyım
So I don’t lose my mind, baby, yeah
– Böylece aklımı kaybetmemI can feel it on my skin (It’s comin’ down on me)
– Tenimde hissedebiliyorum (Üzerime geliyor)
Teardrops on my face (Water like misery)
– Yüzümdeki yaşlar (Sefalet gibi su)
Let it wash away my sins (It’s coming down on me)
– Günahlarımı arındırmasına izin ver (Üzerime geliyor)
Let it wash away, yeah
– Arındırmasına izin verI’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
Rain (Rain) on (On) me
– Üzerime yağRain on me
– Üzerime yağ
Rain on me
– Üzerime yağ
Oh yeah, yeah
– Oh, evet, evet
Rain on me, ooh yeah
– Üzerime yağ, evet
Rain on me
– Üzerime yağ
Rain on me, ooh
– Üzerime yağ, oohHands up to the sky
– Ellerini göğe kaldır
I’ll be your galaxy
– Senin galaksin olacağım
I’m about to fly
– Uçmak üzereyim
Rain on me, tsunami
– Üzerime yağ, tsunami
Hands up to the sky
– Ellerini göğe kaldır
I’ll be your galaxy
– Senin galaksin olacağım
I’m about to fly
– Uçmak üzereyim
Rain on me (Rain on me)
– Üzerime yağI’d rather be dry, but at least I’m alive (Rain on me)
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım (Üzerime yağ)
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağ, yağ, yağ
Rain on me, rain, rain (Rain on me)
– Üzerime yağ, yağ, yağ (Üzerime yağ)
I’d rather be dry, but at least I’m alive (At least I’m alive)
– Kuru olmayı tercih ederim ama en azından hayattayım (En azından hayattayım)
Rain on me, rain, rain (Rain on me, babe)
– Üzerime yağ, yağ, yağ (Üzerime yağ, babeğim)
Rain on me (Rain on me)
– Üzerime yağ (Üzerime yağ)I hear the thunder comin’ down
– Gök gürültüsünün düştüğünü duyuyorum
Won’t you rain on me?
– Üzerime yağmalayacak mısın?
Eh, eh, yeah (Rain on, woo)
– Eh, eh, evet (Üzerime yağ)
I hear the thunder comin’ down
– Gök gürültüsünün düştüğünü duyuyorum
Won’t you rain on me? (Me)
– Üzerime yağmayacak mısın?
Eh, eh, yeah
– Eh, eh, evet
Rain on me
– Üzerime yağ -
Conan Gray – Heather Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
I still remember,
– Ben hala hatırlıyorum,
3rd of December,
– 3 Aralık
Me in your sweаter,
– Ben senin terinde
You sаid it looked better,
– Daha iyi göründüğünü söyledinOn me thаn it did you,
– Benim üzerimde sen yaptın
Only if you knew,
– Sadece bilseydin
How much I liked you
– Seni ne kadar sevdim
But I wаtch your eyes аs she
– Ama senin gözlerini o kadarWаlks by,
– Wаlks tarafından,
Whаt а sight for
– Ne için görüş
Sore eyes,
– Ağrıyan gözler
Brighter thаn а
– Bundan daha parlak
Blue sky,
– Mavi gökyüzü,
She’s got you
– O sana sahip
Mesmerized
– Büyülenmiş
While I die
– Ben ölürkenWhy would you ever kiss me?
– Neden beni öptün
I’m not even hаlf аs pretty
– Ben bile güzel değilim
You gаve her your sweаter
– Sen ona terlettin
It’s just polyester, but you like her better
– Bu sadece polyester, ama onu daha çok seviyorsun
Wish I were Heаther
– Keşke daha iyi olsaydımWаtch аs she stаins
– O durur
with her holding your hаnd
– onun elini tutarken
Put your аrm round her shoulder
– Atını omzuna koy
Now I’m getting colder
– Şimdi soğuyorumBut how could I hаte her,
– Ama ona nasıl sahip olabilirim
She’s such аn аngel
– O tam bir melek
But then аgаin kindа
– Ama sonra aynı şekilde
Wish she were deаd, аs she
– Keşke sevinmiş olsaydı, oWаlks by,
– Wаlks tarafından,
Whаt а sight for
– Ne için görüş
Sore eyes,
– Ağrıyan gözler
Brighter thаn а
– Bundan daha parlak
Blue sky,
– Mavi gökyüzü,
She’s got you
– O sana sahip
Mesmerized
– Büyülenmiş
While I die
– Ben ölürkenWhy would you ever kiss me?
– Neden beni öptün
I’m not even hаlf аs pretty
– Ben bile güzel değilim
You gаve her your sweаter
– Sen ona terlettin
It’s just polyester, but you like her better
– Bu sadece polyester, ama onu daha çok seviyorsun
I wish I were Heаther
– Keşke Heаther olsaydımI wish I were Heаther
– Keşke Heаther olsaydım
Wish I were Heаther
– Keşke daha iyi olsaydımWhy would you ever kiss me?
– Neden beni öptün
I’m not even hаlf аs pretty
– Ben bile güzel değilim
You gаve her а sweаter
– Onu terlettin
It’s just polyester, but you like her better
– Bu sadece polyester, ama onu daha çok seviyorsun
wish I wаs
– keşke olsaydım -
Travis Scott – THE PLAN Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
You don’t know where we stand
– Nerede durduğumuzu bilmiyorsun
It’s true
– Bu gerçek
Know the plan
– Planı bilLast time I wrecked it, last time I whipped around
– Son seferde kaza yaptım, son seferde çabucak gittim
Last time I did the whippets (Yeah), last time I live reverse (Yeah, yeah, ooh)
– Son seferde bi tazıydım (Evet), son seferde tersten yaşarım (Evet, evet, ooh)
Pour the brown, hit the reverend (Yeah), last time I hit your crib (Yeah)
– Kahverengiyi dök, saygıdeğere vur (Evet), son seferde senin kulübene vururum
Last time there was no tenants (Ooh, ooh)
– Son seferde burada hiç sahip yoktu (Ooh, ooh)
I done went back in myself, felt like Hell
– Kendimde geri gitmeyi bıraktım, cehennem gibi hissettirdi
Fuck, I risked it, patience sеll (Yeah)
– Sikeyim, riske attım, hasta aldatmacası (Evet)
Found you livin’, know you thrillin’, not for sinnin’ (Yeah)
– Seni hayatta buldum, biliyorum korkuyorsun, günah işlemekten değil (Evet)
How I got my stripes and pеndants, backin’ out in the street (Yeah)
– Nasıl şeritlerimi ve kolyelerimi aldım, sözümden vazgeçiyorum sokakta (Evet)
What is wild, let it be, ragers out, gotta eat (Yeah)
– Vahşi olan ne, gerçekleşmesine izin ver, öfkeliler dışarı, yemeli (Evet)
Not a vibe (Yeah) but a wave, with the sound by the way
– Hava değil (Evet) ama bi’ dalga, sesiyle birlikte bu arada
Count it down, by the days (Ooh)
– Geriye say, günleri (Ooh)
To myself, know they wicked, with the moves (Ooh, ooh)
– Kendime, bil onlar aşağılık, hareketleriyle beraber (Ooh, ooh)
I’m drinkin’, off the juice, know I’m drinkin’
– İçeceği dikiyorum, biliyorum, içiyorum
I be smooth, then I lose it, yeah, yeah now
– Yumuşaktım, kaybettim, evet, evet şimdiYou don’t know where we stand (Yeah, yeah, yeah, yeah)
– Nerede durduğumuzu bilmiyorsun (Evet, evet, evet, evet)
It’s true (Yeah, yeah)
– Bu doğru (Evet, evet)
Know the plan
– Planı bilClose the opera
– Operayı kapat
Hear the red and blue outside, I think our option’s up
– Dışarıdaki kırmızıyı ve maviyi duy, bence, bizim için uygun ortam
I recrossed it ’round the map, I had to line it up
– Haritanın çevresinden tekrar karşıya geçtim, kurmak zorundaydım
I be swervin’ on the waves, it’s like a line of us (Yeah, yeah)
– Dalgaların üzerinde yoldan çıkıyorum, bizden bi’ çizgi gibi (Evet, evet)
Move in ‘verse on my turf, I’m outta line, I put in work
– Tersine doğru hareket et kürkümün üzerinde, çizginin dışındayım, araya giriyorum
I draw the line and cross it first
– Ben çizgiyi çizer ve ilk geçerim
I need the time, I need to search
– Zamana ihtiyacım var, aramaya ihtiyacım var
It’s just like wine, it make it worse
– Sadece şarap gibi, daha kötü yapıyor
Skrrt, skrrt in the ‘Vert, skrrt, skrrt
– Skrrt, skrrt dikeyde, skrrt, skrrt
Ride on land, Boeing jet, make it land
– Karada kullan, boeing jet, karaya indir
In slow motion when I dance
– Yavaş çekimde, ben dans ettiğimde
In your eyes I see your trance
– Transa geçtiğini gözlerinde görüyorum
I run away and then you prance (Yeah)
– Ben kaçarım ve kasıla kasıla yürürsün (Evet)
If I show the hideaway would you hide out and let it blam? (Yeah, yeah)
– Saklanacağın yeri göstersem oraya geçer ve patlamasına izin verir misin? (Evet, evet)
Ain’t no time, I’m facin’ scams, nah, nah (Yeah)
– Zaman kalmadı, sahtekarlarla yüzleşiyorum, hayır, hayır (Evet)You don’t know where we stand (Yeah, yeah, yeah, yeah)
– Nerede durduğumuzu bilmiyorsun (Evet, evet, evet, evet)
It’s true (Yeah, yeah, ooh-ooh, ooh)
– Bu doğru (Evet, evet, ooh-ooh, ooh)
Ooh
– Oohhhh -
Lady Gaga – Hair Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
Ooh, ooh, ooh, ooh, oh
– Ooh, ooh, ooh, ooh, oh
Ooh, ooh, ooh, ooh, ooh, woah
– Ooh, ooh, ooh, ooh, ooh, woahWhenever Im dressed cool,
– Ne zaman harika giyinsem
My parents put up a fight.
– Ailem kavga çıkarır
(Uh huh, uh huh)
– (Uh huh, uh huh)
And if Im hot shot,
– Ve eğer ben çekiciysem
Mom will cut my hair at night.
– Annem gece saçlarımı keser
(Uh huh, uh huh)
– (Uh huh, uh huh)
And in the morning,
– Ve sabah
Im short of my identity.
– Ben yetersiz kişiliğimleyim
I scream MomDad,
– Anneme ve babama bağrıyorum
Why cant I be who I want to be?
– Neden kim olmak istersem olamıyorum
(Uh huh, uh huh) to be.
– (Uh huh, uh huh) olmak.I just wanna be myself,
– Ben sadece kendim olmak istiyorumAnd I want you to love me for who I am.
– Ve ben kimsem beni öyle sevmeni istiyorum
I just wanna be myself,
– Ben sadece kendim olmak istiyorum
And I want you to know, I am my hair.
– Ve bunu bilmeni istiyorum ben saçımım
Ive had enough, this is my prayer,
– Bu kadarı yeter bu benim duam
That Ill die living just as free as my hair.
– Saçım gibi özgür yaşıyıp öleceğim
Ive had enough, this is my prayer,
– Bu kadarı yeter bu beni duam
That Ill die living just as free as my hair.
– Saçım kadar özgür yaşıyıp öleceğim
Ive had enough, Im not a freak
– bu kadarı yeter ben acayip değilim
I just keep fightin to stay cool on these streets
– Ben sadece bu havalı sokaklarda kalmak için savaşıyorum
Ive had enough, enough, enough,
– Bu kadar yeter yeter yeter
And this is my prayer, I swear,
– Ve bu benim duam yemin ediyorum
Im as free as my hair.
– Saçım gibi özgürüm
Im as free as my hair.
– Saçım gibi özgürüm
I am my hair.
– Ben saçımım
I am my hair.
– Ben saçımımAs free as my hair, hair, hair,
– Saçım gibi özgür saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair,
– Saç, saç, ha-ha-ha-saç,
Hair, hair, hair,
– Saç-saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair.
– Saç saç sa-sa-sa-saç
As free as my hair, hair, hair,
– Saçım gibi özgür saç saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair
– Saç saç sa-sa-sa-saç
Hair, hair, hair,
– Saç saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair.
– Saç saç sa-sa-sa-saçSometimes I want some raccoon
– Bazen sadece biraz rakun istiyorum
Or red highlights.
– Yada kırmızı röfleler
(Uh huh, uh huh)
– (Uh huh, uh huh)
Just because I want my friends,
– Çünkü sadece arkaşlarımınTo think Im dynamite.
– Çarpıcı olduğumu düşünmelerini istiyorum
(Uh huh, uh huh)
– (Uh huh, uh huh)
And on Friday rock city,
– Ve Cuma sarsılan şehirde
High school dance.
– Lise dansı
(Uh huh, uh huh)
– (Uh huh, uh huh)
Ive got my bangs to hide,
– Kaküllerimi saklamak istiyorumThat I dont stand a chance.
– Direnmek için şansım yok(Uh huh, uh huh) a chance.
– (Uh huh, uh huh) bir şans.I just wanna be myself,
– Sadece kendim olmak istiyorum
And I want you to love me for who I am.
– Ben kimsem beni öyle sevmeni
I just wanna be myself,
– Sadece kendim olmak istiyorum
And I want you to know, I am my hair.
– Ve bilmeni istyorum ben saçımımIve had enough, this is my prayer,
– Bu kadar yeter bu benim duamThat Ill die living just as free as my hair.
– Saçım kadar özgür yaşıyıp öleceğim
Ive had enough, this is my prayer,
– Bu kadar yeter bu benim duam
That Ill die living just as free as my hair.
– Saçım kadar özgür yaşıyıp öleceğim
Ive had enough, Im not a freak,
– Bu kadar yeter ben tuhaf değilim
Im just here trying to play cool on the streets
– Ben sadece bu havalı sokaklarda oynamayı deniyorumIve had enough, enough, enough,
– Bu kadarı yeter yeter yeter
And this is my prayer, I swear,
– Ve bu benim duam yemin ediyorum
Im as free as my hair.
– Saçlarım gibi özgürüm
Im as free as my hair.
– Saçlarım gibi özgürüm
I am my hair.
– Ben saçımım
I am my hair.
– Ben saçımımAs free as my hair, hair, hair,
– Saçım gibi saç saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair,
– Saç saç sa sa sa saç
Hair, hair, hair,
– Saç saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair.
– Saç saç sa sa sa saç
As free as my hair, hair, hair,
– Saçlarım gibi saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair
– Saç saç sa sa sa saç
Hair, hair, hair,
– Saç saç saç
Hair, hair, ha-ha-ha-hair.
– Saç saç sa sa sa saç
Ha-ha-ha-hair.
– Sa sa sa saçI just want to be free, I just want to be me
– Sadece özgür olmak istiyoru sadece kendim olmak istiyorum
And I want lots of friends that invite me to their parties.
– Ve arkdaşlarımın beni partilerine davet etmelerini istiyorum
I dont want to change,I dont want to be ashamed.
– Değişmek istemiyorum ve utanç duyan olmak istemiyorum
Im the spirit of my Hair, its all the glory that I bare.
– Ben saçımın ruhuyum büyün ihtişamıyla çıplağım
Im my hair, I am my hair
– Ben saçımım ben saçımım
Im my hair, I am my hair
– Ben saçımım ben saçımım
I am my hair, I am my hair
– Ben saçımım ben saçımım
I am my hair, I am my hair
– Ben saçımım
(Its all the glory that I bare)
– Bütün ihtişamıyla ben çıplağımI am my hair, I am my hair
– ben saçımım ben saçımım
Its all the glory that I bare
– Bütün ihtişamıyla çığlağım
I am my hair, I am my hair
– Ben saçımım ben saçımım
Im my hair, yeah, yeah
– Ben saçımım evet evet
(All the glory that I bare)
– Bütün ihtişamıyla çıplağım
Im my hair, yeah, yeah
– Ben saçımım evet evet
(All the glory that I bare)
– Bütün ihtişamıyla çıplağım
Im my hair, yeah, yeah
– Ben saçımım evet evet
(All the glory that I bare)
– Bütün ihtişamıyla çıplağım
Im my hair, yeah, yeah, yeah
– Ben saçımım evet evet evetIve had enough, this is my prayer,
– Bu kadar yeter bu benim duam
That Ill die living just as free as my hair.
– Saçım gibi özgür yaşayıp öleceğim
Ive had enough, this is my prayer,
– Bu kadar yeter bu benim duam
That Ill die living just as free as my hair.
– Saım gibi özgür yaşayıp öleceğim
Ive had enough, Im not a freak,
– Bu kadar yeter ben garip değilim
Im just here trying to play cool on the streets
– Ben sadece bu havalı sokaklarda oynamayı deniyorumIve had enough, enough, enough,
– Bu kadar yeter yater yater
And this is my prayer, I swear,
– Ve bu benim duam yemin ediyorum
Im as free as my hair.
– Saçım gibi özgür olacağım
Im as free as my hair.
– Saçım gibi özgür
I am my hair.
– Ben saçımım
I am my hair.
– Ben saçımımOoh, my hair, my hair.
– Ooh saçım saçım -
Katy Perry – California Gurls Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
I know a place
– Bir yer biliyorum
the grass is really greener
– Çimenin gerçekten yeşil olduğu
Warm, wet wild
– Sıcak, ıslak ve çılgın
There must be something in the water
– Suyunda bir şey olmalı
Sippin gin juice
– Yudum yudum cin meyve suyu
Laying underneath the palm trees
– Palmiye ağaçlarının altında uzanırlar
The boys
– Erkekler
Break their necks
– Boyunlarını bükerek
Tryna to creep a little sneak peek
– Bizi gizlice gözetlemek için süründürmeye çalışıyorlarYou could travel the world
– Dünyayı gezebilirsin
But nothing comes close
– Ama hiçbir şey
To the golden coast
– Golden coast’a benzemez
Once you party with us
– Bir kere bizlimle parti yapsan
You’ll be falling in love
– Aşık olursunCalifornia girls
– Kaliforniya kızları
We’re unforgettable
– Biz unutulmazız
Daisy Dukes
– Bikiniler üstümüzde
Sun-kissed skin
– Güneşin öptüğü tenler
So hot
– Çok çekici
Will melt your popsicle
– Buzlu şekerini eritecekCalifornia girls
– Kaliforniya kızları
We’re undeniable
– İnkar edilmez
Fine, fresh, fierce
– İyi, canlı, ateşli
We got it on lock
– Batı yakası sunar
Now put your hands up
– Şimdi ellerinizi yukarı kaldırın
Ooooh oh ooooh
– Ooooh oh oooohSex on the beach
– Sahilde s..s
Sex on the beach
– Sahilde s..s
We get sand in our stilletos
– Stiletlerimiz kumlanır
We freak
– Heyecanlanırız
In my jeep
– Cipimde
Snoop doggy dog on the stereo
– Snoop dog çalarYou could travel the world
– Dünyayı gezebilirsin
But nothing comes close
– Ama hiçbir şey
To the golden coast
– Golden coast’a benzemez
Once you party with us
– Bir kere bizlimle parti yapsan
You’ll be falling in love
– Aşık olursun
Ooooh oh ooooh
– Ooooh oh oooohCalifornia girls
– Kaliforniya kızları
We’re unforgettable
– Biz unutulmazız
Daisy Dukes
– Bikiniler üstümüzde
Sun-kissed skin
– Güneşin öptüğü tenler
So hot
– Çok çekici
Will melt your popsicle
– Buzlu şekerini eritecek
Ooooh oh ooooh
– Ooooh oh ooooh
California girls
– Kaliforniya kızları
We’re undeniable
– İnkar edilmez
Fine, fresh, fierce
– İyi, canlı, ateşli
We got it on lock
– Kilitledik
West coast represent
– Batı yakası sunar
Now put your hands up
– Şimdi ellerinizi yukarı kaldırın
Ooooh oh ooooh
– Ooooh oh oooohTone Tan
– Ton Tan
Fitready
– Fitready
Turn it up cause its gettin’ heavy
– Sesini aç çünkü şiddetleniyor
Wild wild west coast
– Vahşi vahşi batı yakası
These ara the girls I love the most
– Bunlar en çok sevdiğim kızlar
I mean the ones
– Her birini kastediyorum
I mean she’s the one
– O biricik gibi diyorum
Kiss her
– Öp onu
Touch her
– Dokun ona
Squeeze her
– Sıkıştır onuThe girls a freak
– Kızlar bir kaçık
She drives a jeep
– Bir cip sürüyor
The men one the beach
– Adamlar sahilde
Im okey
– Ben iyiyim
I wont play
– Oynamayacağım
I love the bay
– Körfezi seviyorum
Just i love LA
– Los Angeles’ı sevdiğim gibi
Venice beach
– Venice plajı
And Palm Springs
– Ve Palm Springs
Summer time is everthing
– Yaz zamanı her şeydirCome on boys
– Hadi beyler
Hanging out
– Beraber takılalım
All that a-s
– Tüm a-s’ler
Hanging out
– Takılıyor
Bikinis, tankinis, martinis
– Bikiniler, tankiniler, martiniler
No weenies
– Sosis yok
Just to get
– Sadece almak için
In betweeny
– Arasında
Katy my lady
– Katy leydim
(yeah)
– evet
You looking here baby
– Buraya bakıyotsun bebeğim
(uh huh)
– (uh huh)
Im all up on you
– Senden haberim var
Cause you representing California
– Çünkü Kaliforniya’yı temsil ediyorsun
(ohh yeah)
– (ohh evet)California girls
– Kaliforniya kızları
We’re unforgettable
– Biz unutulmazız
Daisy Dukes
– Papatya Dükleri
Bikinis on top
– Bikiniler üstümüzde
Sun-kissed skin
– Güneşin öptüğü tenler
So hot
– Çok çekici
Will melt your popsicle
– Buzlu şekerini eritecek
Ooooh oh ooooh
– Ooooh oh ooooh
California girls
– Kaliforniya kızları
We’re undeniable
– İnkar edilmez
Fine, fresh, fierce
– İyi, canlı, ateşli
We got it on lock
– Kilitledik
West coast represent
– Batı yakası sunar
Now put your hands up
– Şimdi ellerinizi yukarı kaldırı -
Sia – California Dreamin Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
All the leaves are brown, and the sky is gray
– Tüm yapraklar kahverengi, ve gökyüzü gri
I’ve been for a walk on a winter’s day
– Bir kış gününde yürüyüşe çıktım
I’d be safe and warm if I was in L.A.
– Eğer Los Angeles’ta olsaydım güvenli ve sıcak olabilirdim
California dreamin’, on such a winter’s day
– Kaliforniya rüyası, böyle bir kış günü
All the leaves are brown and the sky is gray
– Tüm yapraklar kahverengi, ve gökyüzü gri
I’ve been for a walk on a winter’s day
– Bir kış gününde yürüyorum
I’d be safe and warm if I was in L.A.
– Eğer Los Angeles’ta olsaydım güvenli ve sıcak olabilirdim
California dreamin’, on such a winter’s day
– Kaliforniya rüyası, böyle bir kış günüI stopped into a church I passed along the way
– Yol boyunca geçtiğim bir kilisede durdum
Well, I got down on my knees
– Peki, diz çöktüm
And I pretended to pray
– Ve dua eder gibi davrandım
You know the preacher liked the cold
– Biliyorsun vaiz soğuktan hoşlandı
He knows I’m gonna stay
– Kalacağımı bilir
California dreamin’, on such a winter’s day
– Kaliforniya rüyası, böylesine bir gündeI’d be safe and warm
– Güvende ve sıcak olacağım
I’d be safe and warm
– Güvende ve sıcak olacağım
I’d be safe and warm
– Güvende ve sıcak olacağım
I’d be safe and warm
– Güvende ve sıcak olacağımAll the leaves are brown, and the sky is gray
– Tüm yapraklar kahverengi, ve gökyüzü gri
I’ve been for a walk on a winter’s day
– Kış gününde yürüyüşe çıktım
If I didn’t go, I could leave today
– Eğer gitmeseydim bugün ayrılabilirdim
California dreamin’, on such a winter’s day
– Kaliforniya rüyası, böylesine bir gündeOh, on such a winter’s day
– Böylesine bir kış günü
On such a winter’s day
– Böylesine bir kış günü -
Lana Del Rey – C U L8r Alligator Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
Don’t say I’ll see you later alligator, so cute
– Sonra görüşürüz deme bana, çok tatlısın
When you know it’s not true
– Gerçek olmadığını bildiğinde
I know you’re seeing her
– Onunla görüştüğünü biliyorum
But you can still see me, too
– Ama hala benimle de görüşebilirsin
If you wanted to, baby
– İstersen bebeğimI know they say I’m cheap
– Ucuz biri olduğumu söylüyorlar biliyorum
And you’re two-timing me
– İkili oynadığını biliyorum
That’s what you get
– Eline bu geçer anca
We’re in the 21st century
– 21.yüzyıldayız
So much for chivalry
– Şövalyelik fazla bize
I know you’ll come to me
– Bana döneceksin biliyorum
I have a way with men like you, baby
– Senin gibi adamlarla olayım var bebeğimYou’re all I wanted, boy, I never needed anybody else
– Tek istediğim sensin oğlum, başkasına ihtiyaç duymadım hiç
Your logic’s flawed and you’ve been telling lies to yourself
– Mantığın sorunlu ve kendine yalanlar söylüyordun
When you gonna let your little baby come, oh, come to you
– Minik bebeğinin sana ne zaman gelmesine izin vereceksin
When you gonna let me drive you crazy like nobody do
– Kimsenin yapamadığı gibi seni çıldırtmama ne zaman izin vereceksin
You’re all I needed boy, I never needed anybody else
– Tek istediğim sensin oğlum, başkasına ihtiyaç duymadım hiç
I know you’re scared to see me only and nobody else
– Sadece beni görmekten korkuyorsun biliyorsun
When you gonna love your baby?
– Bebeğini ne zaman seveceksin?I did the Playboy dip that made us famous
– Bizi ünlü eden Playboy işini yaptım
And you was watching there with your crew
– Ekibinle izliyordun
I should have known just by the circumstances and who
– Durumlardan da anlamalıydım
I was meeting you through
– Seninle tanışırken
That you were bad news
– Kötü haber olduğunuI know that’s not the way
– Böyle tanışmaz insanlar
Most people meet but, hey
– Biliyorum ama hey
We’re living in the fast lane
– Hızlı şeritle yol alıyoruz
Post-modern day
– Post modern günlerde
You’re not sure you can change
– Değişebileceğinden emin değilsin
Or get out of the game
– Ya da oyundan çıkacağından
You’re not the only one
– Tek sen değilsin
I’ve heard say, ‘Maybe”
– “Belki” diyenlerdenYou’re all I wanted, boy, I never needed anybody else
– Tek istediğim sensin oğlum, başkasına ihtiyaç duymadım hiç
Your logic’s flawed and you’ve been telling lies to yourself
– Mantığın sorunlu ve kendine yalanlar söylüyordun
When you gonna let your little baby come, oh, come to you
– Minik bebeğinin sana ne zaman gelmesine izin vereceksin
When you gonna let me drive you crazy like nobody do
– Kimsenin yapamadığı gibi seni çıldırtmama ne zaman izin vereceksin
You’re all I needed boy, I never needed anybody else
– Tek istediğim sensin oğlum, başkasına ihtiyaç duymadım hiç
I know you’re scared to see me only and nobody else
– Sadece beni görmekten korkuyorsun biliyorsun
When you gonna love your baby?
– Bebeğini ne zaman seveceksin? -
Maroon 5 – Nobody’s Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
You could make a grown man cry
– Yetişkin bir adamı ağlatabilirsin
If you ever said “Goodbye”
– Eğer ona ”hoşça kal” dediysen
Never let you go, oh, I (Never let you go, oh, I)
– Gitmene asla izin vermem
You could make a grown man cry
– Yetişkin bir adamı ağlatabilirsin
If you ever left my side
– Eğer yanımdan ayrıldıysan
Never let you go, oh, I (Never let you go, oh, I)
– Gitmene asla izin vermemYou’re the only hand in my back pocket
– Arka cebimdeki tek el senin elin
If you ever left, I’d go pyschotic
– Eğer gitseydin, psikotiğe bağlardım
Heaven, hear me cryin’, cryin’ (Ooh, ooh, ooh)
– Cennet, ağladığımı duy, ağladığımı
Baby, you’re the key to my heart, lock it
– Bebeğim, sen kalbimin anahtarısın, kilitle onu
If you ever left, never unlock it
– Eğer gideceksen açma kilidini hiç
Lonely like an island, island (Ooh, ooh, ooh)
– Ada gibi yalnızım, ada gibiIf my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
I’m never gonna need nobody’s love but yours (But yours)
– Senin sevginden başka kimsenin aşkına ihtiyacım olmayacak
If my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
Never gonna need nobody’s touch but yours (But yours)
– Senin sevginden başka kimsenin dokunuşuna ihtiyacım olmayacakYou could make a grown man cry
– Yetişkin bir adamı ağlatabilirsin
If you ever said “Goodbye”
– Eğer ona ”hoşça kal” dediysen
Never let you go, oh, I (Never let you go, oh, I)
– Gitmene asla izin vermem
You could make a grown man cry
– Yetişkin bir adamı ağlatabilirsin
If you ever left my side
– Eğer yanımdan ayrıldıysan
Never let you go, oh, I (Never let you go, oh, I)
– Gitmene asla izin vermemYou’re the only hand in my back pocket
– Arka cebimdeki tek el senin elin
If you ever left, I’d go pyschotic
– Eğer gitseydin, psikotiğe bağlardım
Heaven hear me cryin’, cryin’ (Ooh, ooh, ooh)
– Cennet, ağladığımı duy, ağladığımı
Hit me like a drug and I can’t stop it
– Bana bir uyuşturucu gibi vuruyorsun ve bunu durduramıyorum
Fit me like a glove and I can’t knock it
– Bana bir eldiven gibi uyum sağlıyorsun ve onu asla bozamam
I ain’t even lyin’, lyin’ (Ooh, ooh, ooh)
– Yalan bile söylemeyemeyeceğim, yalan bileIf my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
I’m never gonna need nobody’s love but yours (Nobody’s, but yours)
– Senin sevginden başka kimsenin aşkına ihtiyacım olmayacak
If my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
Never gonna need nobody’s touch but yours (But yours)
– Senin sevginden başka kimsenin dokunuşuna ihtiyacım olmayacakIf my love ain’t your love, then it’s nobody’s
– Eğer aşkım senin aşkın değilse, o zaman kimsenin değil
Only yours, only yours, not just anybody’s
– Sadece senin, sadece senin, başka herhangi birinin değil
And if you ever leave, then I’m never gon’ want
– Eğer bir gün gideceksen, o zaman hiç istemeyeceğim
Nobody, nobody’s love
– Başkasının, başkasının aşkını
If my love ain’t your love, then it’s nobody’s
– Eğer aşkım senin aşkın değilse, o zaman kimsenin değil
Only yours, only yours, not just anybody’s
– Sadece senin, sadece senin, başka herhangi birinin değil
And if you ever leave, then I’m never gon’ want
– Eğer bir gün gideceksen, o zaman hiç istemeyeceğim
Nobody, nobody’s love
– Başkasının, başkasının aşkını
Nobody’s love
– Başkasının aşkını
Oh, yeah
– Ah, evetIf my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
I’m never gonna need nobody’s love but yours (No, no, but yours)
– Senin sevginden başka kimsenin aşkına ihtiyacım olmayacak
If my love ain’t your love
– Eğer aşkım senin aşkın değilse
It’s never gonna be nobody’s love
– Asla kimsenin aşkı olmayacak
Never gonna need nobody’s touch but yours (No, no, no, no, but yours)
– Senin sevginden başka kimsenin dokunuşuna ihtiyacım olmayacakIf my love ain’t your love, then it’s nobody’s
– Eğer aşkım senin aşkın değilse, o zaman kimsenin değil
Only yours, only yours, not just anybody’s
– Sadece senin, sadece senin, başka herhangi birinin değil
And if you ever leave, then I’m never gon’ want
– Eğer bir gün gideceksen, o zaman hiç istemeyeceğim
Nobody, nobody’s love
– Başkasının, başkasının aşkını
If my love ain’t your love, then it’s nobody’s
– Eğer aşkım senin aşkın değilse, o zaman kimsenin değil
Only yours, only yours, not just anybody’s
– Sadece senin, sadece senin, başka herhangi birinin değil
And if you ever leave, then I’m never gon’ want
– Eğer bir gün gideceksen, o zaman hiç istemeyeceğim
Nobody, nobody’s love
– Başkasının, başkasının aşkını -
Cecilia Krull , My Life Is Going On Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları
If I stay with you, if I’m choosing wrong
Eğer seninle kalıyorsam, eğer yanlışı seçiyorsam
I don’t care at all
Bu umrumda bile değil
If I’m losing now, but I’m winning late
Eğer şimdi kaybediyorsam ama sonra kazanacaksam
That’s all I want
Tek istediğim buNow we need some space, ’cause I feel for you
Şimdi biraz yere ihtiyacımız var çünkü senin acını paylaşıyorum
And I wanna change
Ve değişmek istiyorum
Growing up alone, it seems so short
Yalnız başına büyümek çok kısa gibi geliyor
I can’t explain
Açıklayamıyorum
Whatever happens in the future, trust in destiny
Gelecekte ne olursa olsun kadere güven
Don’t try to make anything else even when you feel
Hissettiğin zaman bile başka bir şey yapmayı deneme
I don’t care at all
Umrumda bile değil
I am lost
KayboldumI don’t care at all
Umrumda bile değil
Lost my time, my life is going on
Zamanımı harcadım, hayatım devam ediyor
I will be so strong, looking for a new version of myself
Çok güçlü olacağım, yeni sürümümü arıyorum
Cause now all I want is to be a part of my new world
Çünkü şimdi tek istediğim yeni dünyamın bir parçası olmak
Whatever happens in the future, trust in destiny
Gelecekte ne olursa olsun kadere güven
Don’t try to make anything else even when you feel
Hissetsen de başka bir şey yapmaya çalışma
I don’t care at all
Umrumda bile değil
I am lost
KayboldumI don’t care at all
Umrumda bile değil
Why not have it all
Neden hepsine sahip olmayayım
I am lone
Kimsesizim
I don’t care at all
Umrumda bile değil
Lost my time, my life is going on
Zamanımı harcadım, hayatım devam ediyor