Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 93

börek açmak * börek yapmak için hamurdan ince yufkalar hazırlamak.
börekçi * Börek yapan veya satan kimse.
börekçilik * Börek yapma veya satma işi.
böreklik * Börek yapmaya elverişli olan, börek için ayrılmışolan.
börk * Genellikle hayvan postundan yapılan başlık.
börkenek * Gevişgetiren hayvanların midelerinin ikinci bölümü.
* Yağmurdan veya soğuktan korunmak için giyilen ucu sivri boşluk, külâh.
börtme * Börtmek işi.
börtmek * Az pişirmek, haşlamak.
börttürme * Börttürme işi.
börttürmek * Börtmek işi yaptırılmak.
börtü böcek * Çeşitli böcekler.
börtük * Haşlanarak veya ateşte biraz kızartılarak pişmişolan (şey).
börtülme * Börtülmek işi.
börtülmek * Börtmek işine konu olmak.
börülce * Fasulyeye benzer bir bitki ve bunun göbeği koyu benekli tohumu (Vigna sinensis).
* Bu bitkinin sebze olarak yararlanılan yeşil ürünü.
bösme * Bösmek işi.
bösmek * Bir madde birdenbire gaz durumuna gelerek patlamak, infilâk etmek.
böyle * Bunun gibi, buna benzer.
* Bu yolda, bu biçimde.
* Bu derece.
* İçinde “ne”, “nasıl” gibi sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde, o cümlede anlatılan şeyin hoş
karşılanmadığınıveya ona şaşıldığınıanlatır.
böyle başa, böyle tıraş * kişilere yaraşan işlemler uygulanır.
böyle böyle * Böylelikle.
böyle gelmiş böyle gider * her zaman böyle olmuş, gene de böyle olacak.
böylece * Tam böyle, bu biçimde.
* Sonunda, böylelikle.
böylecene * Böylece, böylelikle.
böylelikle * Bu yolda yürüyerek, sonunda.
böylemesine * Bu biçimde, bu yolda.
böylesi * Bunun gibisi, bu biçimde olanı.
böylesine * Aşırı bir biçimde.
Br * Brom elementinin kısaltması.
brahma * İri yapılı, bacaklarıtüylü, paçalı bir tavuk ırkı.
Brahman * Hint kastlarında ilk kast.
* Bu kasttan olan kimse.
Brahmanizm * Brahmanlık.
Brahmanlık * Kalıtım yoluyla geçen bir kast bölünmesine dayalıtoplumsal bir kuruluşu içeren Hint dini, Brahmanizm.
braket * Dikişten çıkan kitapların sırtına makine ile bez geçirme.
brakisefal * Kafatasının ön alt eksenine göre kısa olan (kimse), kısa kafalı.
branda * Gemilerde tayfa ve erlerin yattığıdikdörtgen biçiminde, astarlanmış bezden yapılan, halatlarla bir yere
tutturulan asılıyatak.
branda bezi * Keten ve pamuk ipliğinden sık ve sağlam dokunmuş bez.
branş * (bilim için) Dal, kol.
bravo * Aferin, yaşa!.
bre * “Ey, hey” anlamında kullanılır.
* “Be” yerine kullanılır.
* “Vay” gibi şaşma anlatır.
* Tekrarlanan iki emir kipi arasına getirilerek işin sürekliliğini anlatır.
* Şaşkınlık, coşku anlatır.
Brehmen * Bkz. Brahman.
breş * Doğal çimento ile lâvlı, kavkılı, kabuklu, kemikli kırıntıların kaynaşmasıyla oluşmuşkütle.
* Bir tür yapay mermer.
brezil * Baklagillerden bazıağaçların kırmızı boya çıkarılan odunu.
brıçka * Üstü kapalı, kışın kızak olarak kullanılan tek atlı, yaylıhafif araba.
briç * Dört kişi arasında oynanan bir iskambil oyunu.
brifing * Bir konuda özet olarak verilen bilgi veya açıklama.
brik * İki direkli, seren yelkenli, birkaç top taşıyan gemi.
brik * Önde çok yüksek bir oturma yeri, arkada da boylamasına yerleştirilmişoturacak yerleri bulunan dört
tekerlekli, yaylıat arabası.
briket * Linyit ve kömür tozundan basınçla elde edilen yakıt.
* Linyit, kömür tozu ve katran tortusundan basınçla elde edilen, tuğla biçimli yapımalzemesi.
briketçi * Briket yapan veya satan kimse.
briketçilik * Briketçinin işi veya mesleği.

Bir yanıt yazın