giz | * Sır. |
giz | * Yelken gemilerinde mizana direği denilen kıç direkte eğik duran bayrak sereni. |
gizem | * Aklın erişemediği, açıklanmayan veya çözülemeyen şey, sır. |
gizemci | * Gizemcilik düşünceleri taşıyan (kimse), mistik. |
gizemcilik | * Aklın yetmediği alanlarda ve özellikle Tanrıkavramında, gerçeğe gönül yoluyla veya bir irade zorlayışıyla ulaşılabileceğini kabul eden felsefe ve din öğretisi, mistisizm. |
gizemli | * Gizem niteliğinde olan veya içinde gizem bulunan, esrarengiz. |
gizemsel | * Gizemle ilgili, gizeme ilişkin, mistik. |
gizil | * Gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamışolan, potansiyel. |
gizil güç | * Henüz yapılmışdeğil de güç olarak var olan, gerçekleşmeyen ama gerçekleşebilecek olan, imkân durumunda olan, saklı olan güç, potansiyel. * Bir iletkenin herhangi iki noktasıarasında bir elektrik akımının ortaya çıkmasına yol açan güç. |
gizleme | * Gizlemek işi. |
gizlemek | * Saklamak, görünmeyecek, belli olmayacak bir yere veya bir duruma koymak. * Bilerek ve isteyerek bir olguyu haber vermemek. |
gizlenilme | * Gizlenilmek işi. |
gizlenilmek | * Gizlenmek işi yapılmak, saklanmak. * Gizli tutulmak. |
gizleniş | * Gizlenmek işi veya biçimi. |
gizlenme | * Gizlenmek işi veya durumu. |
gizlenmek | * Kendi kendini gizlemek, saklanmak. * Gizlenilmek, gizli tutulmak. |
gizlenmiş | * Saklanmış. |
gizleyiş | * Gizlemek işi veya biçimi. |
gizli | * Görünmez, belli olmaz bir durumda olan. * Başkalarından saklanan, duyurulmayan, saklıkalan, mahrem, mestur. * Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen. * Saklı olarak, saklayarak. |
gizli celse | * İlgililerden başkasının katılmasına ve dinlemesine izin verilmeyen duruşma. |
gizli cemiyet | * Gizli örgüt, illegal kurulmuş cemiyet. |
gizli dernek | * Belli sayıda kişilerin illegal faaliyetleri sürdürmek amacıyla kurduklarıdernek. |
gizli dil | * Bazıkişilerin başkalarının anlamadığıve sadece kendilerinin özel anlamlarını bildiği kelimelerle konuştuğu dil. |
gizli din | * Taşınan veya inanılan din kurallarının hiç kimseye açıklanmadığı, sır gibi saklanan din. |
gizli din taşımak | * din veya inancınıkimseye bildirmemek. |
gizli duruşma | * Adliyede, sadece izinli veya görevli olanların katılabildiği, kamuya kapalıduruşma, gizli celse. |
gizli gizli | * Gizli olarak, saklayarak. |
gizli kapaklı | * Başkalarına duyurulmayan, kimseye haber verilmeyerek yapılan (iş). * Açık, anlaşılır olmayan (söz, konuşma). |
gizli oturum | * Genellikle ilgililerden başkasının katılmasına, dinlemesine izin verilmeyen toplantı. |
gizli oy | * Bir işlemin herhangi bir kurulun oyuna bağlı olmasıdurumunda oy verecek olanların oylarını gizli olarak vermeleri yöntemi. |
gizli polis | * Millî Emniyet Teşkilâtı görevlisi. * Ajan, sivil güvenlik görevlisi. |
gizli sıtma | * Kendini belli etmeyen sıtma. * Gizlice kötülük eden kimse. |
gizli şeker | * Henüz teşhisi konulmamışveya yüksek düzeyde seyretmeyen şeker hastalığı. |
gizli tutmak | * başkalarına duyurmamak, saklamak. |
gizli yama | * Gözle görülemeyecek kadar özenle yapılmışyama. |
gizlice | * Kimseye göstermeden, kimseye belli etmeksizin, gizli olarak. |
gizlicilik | * Özellikle ruhlar dünyasıyla ve evrenin bilinmeyen güçleriyle ilgili bilgi dünyasına dayalıçeşitli kuramlar, uygulamalar ve ayinler için kullanılan genel ad. |
gizliden gizliye | * Kimsenin haberi olmadan, kimseye haber vermeden, el altından, kimseye duyurmadan, gizlice. |
gizlilik | * Gizli olma durumu. |
glâdyatör | * Eski Roma’da arenada birbirleriyle veya yırtıcıhayvanlarla dövüşen kimse. |
glâse | * Yumuşak deri. * Üzerine saydam bir cilâ tabakasıçekilmişolan (eşya). |
glâsnost | * Açıklık, şeffaflık. |
glâsyolog | * Buzul bilimi uzmanı, buzul bilimci. |
glâsyoloji | * Buzul bilimi. |
glâyöl | * Kuzgunkılıcı. |
glikojen | * Karaciğer ve kaslarda bulunan, hidrolizle şeker veren karbonhidrat. |
glikol | * Çok dayanıklıfilmlerin ve bazısentetik kumaşların yapımında kullanılan, birleşiminde iki alkol grubu bulunan madde, dialkol (CH2 OH-CH2 OH). |
glikoz | * Özellikle üzüm suyunda bulunan karbon, hidrojen ve oksijenden oluşan şeker, üzüm şekeri (CH2-OH- (CHOH)4-CHO). |
glikozit | * Birçok bitkilerde bulunan glikoz birleşiklerinin genel adı. |
glikozüri | * İdrarda şekerli bir maddenin, özellikle glikozun bulunmasıdurumu. |
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.