Yazar: Çevirce

  • Nina Zilli – 50 Mila Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Nina Zilli – 50 Mila Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Cinquantamila lacrime non basteranno perchè
    – Elli bin gözyaşı yetmeyecek çünkü
    musica triste sei tu dentro di me.
    – Hüzünlü müzik sensin içimde
    Cinquantamila pagine gettate al vento perchè
    – Rüzgara savrulan elli bin sayfa neden
    Eterno è il ricordo, il mio volto per te.
    – Sonsuz hatıradır, yüzüm senin için
    Non ritornare, no tu non ti voltare, non vorrei mi vedessi cadere.
    – Geri dönme, hayır, arkanı dönme, düştüğümü görmeni istemem.

    A me piace così, che se sbaglio è lo stesso, perchè questo dolore è amore per te.
    – Böyle seviyorum, yanılıyorsam aynı, çünkü bu acı sana aşk.
    Cinquantamila lacrime senza sapere perchè
    – Nedenini bilmeden elli bin gözyaşı
    Sono un ricordo lontano da te.
    – Ben senden uzak bir hatırayım.

    Cinquantamila lacrime non basteranno perchè
    – Elli bin gözyaşı yetmeyecek çünkü
    Musica triste sei tu dentro di me.
    – Hüzünlü müzik sensin içimde
    Non mi guardare, non lo senti il dolore, brucia come un taglio nel sale
    – Bana bakma, acıyı hissetmiyorsun, tuz kesilmiş gibi yanıyor.

    A me piace così, che se sbaglio è lo stesso, perchè questo dolore è amore per te.
    – Böyle seviyorum, yanılıyorsam aynı, çünkü bu acı sana aşk.
    A me piace così, e non chiedo il permesso, perchè questo dolore è amore per te.
    – Böyle hoşuma gidiyor ve izin istemiyorum çünkü bu acı senin için aşk.

  • Led Zeppelin – All My Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Led Zeppelin – All My Love Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Should I fall out of love, my fire in the light
    – Artık sevmemeli miyim, ışıktaki ateşimle
    To chase a feather in the wind
    – Rüzgarda bir tüy yakalamak için
    Within the glow that weaves a cloak of delight
    – Kızıllığın içinden örülen zevk paltosu
    There moves a thread that has no end.
    – Sonu olmayan bir akışa ilerletir

    For many hours and days that pass ever soon
    – Hiç geçmeyen çoğu zaman ve günler için
    The tides have caused the flame to dim
    – Gelgitler sönük aleve neden oldu
    At last the arm is straight, the hand to the loom
    – Sonunda kolu düzgün, eli dokuma makinesinde
    Is this to end or just begin?
    – Bu bir son mu yoksa sadece başlangıç mı?

    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love to you now. X2
    – Aşkımın tümü, senin için artık x2

    The cup is raised, the toast is made yet again
    – Kupa kaldırıldı, kadeh daha yeni yapıldı
    One voice is clear above the din
    – Gürültünün içinde bir ses anlaşılır
    Proud Aryan, one word, my will to sustain
    – Proud Aryan, bir kelime, isteğimi sürdükmek için
    For me, the cloth once more to spin
    – Benim, bez bir kez daha döndürmek için

    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love to you now.
    – Aşkımın tümü, senin için artık

    Yours is the cloth, mine is the hand that sews time
    – Seninki kumaş, benimki onu diken el
    His is the force that lies within
    – Onunki içinde yatan güç
    Ours is the fire, all the warmth we can find
    – Bizimki ateş, bulabildiğimiz tüm sıcaklıkla
    He is a feather in the wind
    – O rüzgarda bir tüy

    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love to you now.
    – Aşkımın tümü, senin için artık

    sometime, sometime, sometime, sometime .. ooh
    – Bazen…bazen…bazen…bazen
    hey hey hey.. hey hey heey
    – hey hey hey.. hey hey heey
    ooh yeah
    – ooh Evet

    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love,
    – Aşkımın tümü
    All of my love to you now.
    – Aşkımın tümü, senin için artık

    İ get a little bit lonely,
    – Birazcık yalnız kalıyorum
    just a little, just a little, just a little bit lonley, just a little bit lonley yeah..
    – Birazcık, sadece birazcık, sadece birazcık yalnız

  • Foo Fighters – All My Life Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Foo Fighters – All My Life Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    All my life I’ve been searching for something
    – Hayatımın tümünde bir şeyler için araştırıcı oldum.
    Something never comes never leads to nothing
    – Bir şeyler asla gelmedi asla hiçbir şeyi götürmedi.
    Nothing satisfies but I’m getting close
    – Hiçbir şey tatmin etmez ama ben yakınlaşıyorum.
    Closer to the prize at the end of the rope
    – İpin ucunda ödüle yakın.
    All night long I dream of the day
    – Bütün gece boyınca günlerin düşünü kurarım.
    When it comes around then it’s taken away
    – O buralara geldiğinden sonra götürdü uzağa.
    Leaves me with the feeling that I feel the most
    – Benden ayrılır en çok hissettiğim duygu ile.
    The feeling comes to life when I see your ghost
    – Hayaletini gördüğümde o duygu hayatıma girer.

    Come down don’t you resist
    – Yıkıldım,sana karşı koyamam.
    You have such a delicate wrist
    – Sen öyle narin bileklere sahipsinki.
    And if I give it a twist
    -Ve eğer onu bükersem
    Something to hold when I lose my breath
    – Nefesim kesildiğinde birşeyler tutar.
    Will I find something in that
    – Onda bir şeyler bulacak mıyım?
    So give me just what I need
    – Bu yüzden sadece ihtiyacım olanı ver.
    Another reason to bleed
    – Başka bir neden içimi sızlatan.
    ONE BY ONE hidden up my sleeve
    – Birisi tarafından yenimde saklanmış.
    ONE BY ONE hidden up my sleeve
    – Birisi tarafından yenimde saklanmış.

    Hey don’t let it go to waste
    -İşe yaramaz olmasına izin verme.
    I love it but I hate the taste
    -Bunu seviyorum ama tadından nefret ediyorum.
    Weight keeping me down [x2]
    – Ağırlaştır,aşağıda tut beni.

    Will I find a believer
    – Bir inanan bulacak mıyım?
    Another one who believes
    -Başka inanan varsa
    Another one to deceive
    – Kim başka aldatıyorsa
    Over and over down on my knees
    – İner ve iner dizimden aşağıya
    If I get any closer
    – Yaklaşırsam
    And if you open up wide
    – Eğer sen tamamen açtıysan,
    And if you let me inside
    – Eğer sen içime bırakırsan,
    On and on I’ve got nothing to hide
    – Sakladığım hiçbir şeye sahip olmayacağım,hep ve hep
    On and on I’ve got nothing to hide
    – Sakladığım hiçbir şeye sahip olmayacağım,hep ve hep

    Hey don’t let it go to waste
    – İşe yaramaz olmasına izin verme.
    I love it but I hate the taste
    – Bunu seviyorum ama tadından nefret ediyorum.
    Weight keeping me down
    – Ağırlaştır,aşağıda tut beni.

    All my life I’ve been searching for something
    – Hayatımın tümünde bir şeyler için araştırıcı oldum.
    Something never comes never leads to nothing
    – Bir şeyler asla gelmedi asla hiçbir şeyi götürmedi.
    Nothing satisfies but I’m getting close
    – Hiçbir şey tatmin etmez ama ben yakınlaşıyorum.
    Closer to the prize at the end of the rope
    – İpin ucunda ödüle yakın.
    All night long I dream of the day
    – Bütün gece boyınca günlerin düşünü kurarım.
    When it comes around then it’s taken away
    – O buralara geldiğinden sonra götürdü uzağa.
    Leaves me with the feeling that I feel the most
    – Benden ayrılır en çok hissettiğim duygu ile.
    The feeling comes to life when I see your ghost
    – Hayaletini gördüğümde o duygu hayatıma girer.

    Hey don’t let it go to waste
    – İşe yaramaz olmasına izin verme.
    I love it but I hate the taste
    – Bunu seviyorum ama tadından nefret ediyorum.
    Weight keeping me down [x2]
    – Ağırlaştır,aşağıda tut beni.

    And I’m done, done and I’m under the next one [x8, then x4 but yelling]
    – Ve ben yapıyorum,yapıyorum ve bir sonraki insanın altındayım,sonra,ama haykırıyorum.

  • Kodaline – All My Friends Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Kodaline – All My Friends Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    So it starts
    – İşte başlıyor
    We go back to your house
    – Senin evine geri dönüyoruz
    We check the charts
    – Tabloları kontrol ediyoruz
    And start to figure it out
    – Ve anlamaya başlıyoruz

    And if it’s crowded, all the better
    – Ve eğer kalabalıksa, herşey daha iyi
    Cause we know we’re gonna be up late
    – Çünkü biliyoruz geçe kalacağımızı
    And if you’re worried about the weather
    – Ve hava hakkında endişeliysen eğer
    Then you picked the wrong place to stay
    – O zaman kalmak için yanlış yeri seçtin
    That’s how it starts
    – Bu böyle başlıyor

    And so it starts
    – Ve böyle başlıyor
    You turn the engine on
    – Motoru açıyorsun
    We set controls for the heart of the sun
    – Güneşin kalbini kontrol ediyoruz
    One of the ways that we show our age
    – Yollardan biri yaşımızı gösteriyor

    And if the sun comes up, if the sun comes up, if the sun comes up
    – Ve eğer güneş doğarsa
    Then I still don’t wanna stagger home
    – O zaman hala sersem evi istemiyorum
    Then it’s the memory of our betters
    – O zaman daha iyilerimizin anısı
    That are keeping us on our feet
    – Ayaklarımızın üstüde bizi tutuyor

    You spent the first five years trying to get with the plan
    – Planı uygulamayı denemek için ilk beş yılını harcadın
    And the next five years trying to be with your friends again
    – Ve diğer beş yılını yeniden arkadaşlarınla olmak için deniyorsun
    You’re talking 45 turns just as fast as you can
    – Yapabildiğin kadar hızlı şekilde 45 dönüşten bahsediyorsun
    Yeah, I know it gets tired, but it’s better when we pretend
    – Evet bunun yorucu olduğunu biliyorum ama rol yaptığımızda bu daha iyi

    To tell the truth
    – Gerçeği söylemek için
    Oh, this could be the last time
    – Bu son sefer olabilir
    So here we go
    – İşte başlıyoruz
    Like a sale force into the night
    – Gecenin içindeki satılık bir güç gibi

    You drop the first ten years just as fast as you can
    – İlk 10 yılını olbildiğince hızlı atladın
    And the next ten people who are trying to be polite
    – Ve sıradaki 10 insan, kibar olmaya çalıştıkların
    You’re blowing eighty-five days in the middle of France
    – Fransa’nın ortasında 85 günü uçuruyorsun
    Yeah, I know it gets tired only where are your friends tonight?
    – Evet yorucu olduğunu biliyorum, bu gece arkadaşların nerede
    Where are your friends, where are your friends tonight?
    – Arkadaşların bu gece nerede

    If you could see all your friends tonight
    – Eğer bu gece bütün arkadaşlarını görebilseydin
    If you could see all your friends tonight
    – Eğer bu gece bütün arkadaşlarını görebilseydin
    You know you’d be with your friends for life
    – Biliyorum hayatın boyunca arkadaşlarınla olurdun
    If you could see all your friends tonight
    – Eğer bu gece bütün arkadaşlarını görebilseydin

  • Jessica Mauboy – Never Be the Same Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Jessica Mauboy – Never Be the Same Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Let me tell you about a girl that I used to be,
    – Eskiden olduğum kızı anlatmama izin ver
    Same name same face but a different me,
    – Aynı isim aynı yüz ama farklı bir ben
    She didn’t know what she was thinking,
    – Ne düşündüğünü bilmiyordu
    Didn’t know her world was sinking,
    – Dünyasının batıyor olduğunu bilmiyordu
    Had her dreams written on a paper in her hand,
    – Elindeki bir kağıda yazdığı hayalleri vardı
    Held on tight but she didn’t understand,
    – Sıkıca tuttu ama anlayamadı
    The love and hurt that she’s replacing,
    – Değiştirdiği aşk ve acıyı
    All the past that she’s erasing,
    – Sildiği tüm geçmişi
    We all get lost sometimes and we forget who we are and we forget who we are
    – Hepimiz bazen kayboluruz ve kim olduğumuzu unuturuz ve kim olduğumuzu unuturuz

    Somewhere along the way, we’re all running in the crazy race,
    – Bir yerlerde yol boyunca, çılgın yarışta hepimiz yarışıyoruz
    Never thinking about the hearts we break,
    – Kırdığımız kalpleri asla düşünmüyorum
    And as our hope starts fading away things are never gonna be the same,
    – Ve umudumuz solmaya başlarken, kişiler asla aynı olmayacak
    Cause when you’re standing there all alone,
    – Çünkü orada yapayalnız dikildiğinde
    Losing everything you’ve ever known,
    — Hiç bilmediğin herşeyi kaybediyorsun
    You’re staring at a different face things are never gonna be the same,
    – Farklı bir yüze bakıyorsun, bu şeyler asla aynı olmayacak

    I wish that I could share a different point of view,
    – Keşke bu görüntünün farklı anlamını paylaşabilseydim
    But the words coming out wouldn’t speak the truth,
    – Ama çıkan kelimeler gerçeği söylemiyor
    You wouldn’t know what I was really thinking,
    – Gerçekten düşündüğüm şeyi bilemezsin
    And I’d return to the girl, who’s sinking,
    – Ve batan kıza dönüştüm
    Sinking down to the world that waits below,
    – Aşağıda bekleyen dünya dibe batıyor
    And I don’t want to be there anymore,
    – Artık orada olmak istemiyorum
    Don’t wanna be there anymore,
    – Orada olmak istemiyorum
    We all get lost sometimes and we forget who we are and we forget who we are
    – Hepimiz bazen kayboluruz ve kim olduğumuzu unuturuz ve kim olduğumuzu unuturuz

    Somewhere along the way, we’re all running in the crazy race,
    – Bir yerlerde yol boyunca, çılgın yarışta hepimiz yarışıyoruz
    Never thinking about the hearts we break,
    – Kırdığımız kalpleri asla düşünmüyorum
    And as our hope starts fading away things are never gonna be the same,
    – Ve umudumuz solmaya başlarken, kişiler asla aynı olmayacak
    Cause when you’re standing there all alone,
    – Çünkü orada yapayalnız dikildiğinde
    Losing everything you’ve ever known,
    – Hiç bilmediğin herşeyi kaybediyorsun
    You’re staring at a different face things are never gonna be the same,
    – Farklı bir yüze bakıyorsun, bu şeyler asla aynı olmayacak

    The more you win, the more you want,
    – Daha çok kazanırsın, daha çok istersin
    It never ends, it never stops,
    – Asla bitmez, asla durmaz
    Oh it’s never enough,
    – Asla yeterli değildir
    The more you win, the more you want,
    – Daha çok kazanırsın, daha çok istersin
    It never ends, it never stops,
    – Asla bitmez, asla durmaz
    Oh it’s never enough,
    – Asla yeterli değildir

    Somewhere along the way, we’re all running in the crazy race,
    – Bir yerlerde yol boyunca, çılgın yarışta hepimiz yarışıyoruz
    Never thinking about the hearts we break,
    — Kırdığımız kalpleri asla düşünmüyorum
    And as our hope starts fading away things are never gonna be the same,
    – Ve umudumuz solmaya başlarken, kişiler asla aynı olmayacak
    Cause when you’re standing there all alone,
    – Çünkü orada yapayalnız dikildiğinde
    Losing everything you’ve ever known,
    – Hiç bilmediğin herşeyi kaybediyorsun
    You’re staring at a different face things are never gonna be the same,
    – Farklı bir yüze bakıyorsun, bu şeyler asla aynı olmayacak,
    Never gonna be the same.
    – Asla eskisi gibi olmayacak.

  • Paramore – All I Wanted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Paramore – All I Wanted Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Think of me when youre out, when youre out there
    – Beni düşün oradayken, oradayken
    Ill beg you nice from my knees
    – Sana diz çöküp yalvarıyorum
    And when the world treats you way too fairly
    – Ve dünya sana fazla adil davranırken
    Well, its a shame Im in a dream
    – Şey, yazık ki ben hayal görüyorum

    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin
    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin

    I think Ill pace in my apartment a few times
    – Sanırım dairemde biraz volta atacağım
    And fall asleep on the couch
    – Ve kanepede uyuya kalacağım
    And wake up early to blackwhite reruns
    – Ve uyanacağım erkenden tv de oynayan siyah beyaz filmlerin tekrarlarıyla
    That escaped from the mouth, oh, oh
    – Bu ağzımdan kaçtı, oh oh

    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin
    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin
    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin
    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin

    I could follow you to the beginning
    – Seni başlangıça kadar takip edebilirdim
    Just to relive the start
    – Sadece başlangıcı kurtarmak için
    And maybe then well remember to slow down
    – Ve belki sonra hatırlayacağız biraz yavaşlamayı
    And all of our favorite parts
    – Ve bütün en sevdiğimiz bölümleri

    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin
    All I wanted was you
    – Tek istediğim sendin

  • Tori Kelly – All In My Head Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Tori Kelly – All In My Head Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I see you with her and it crushes me inside
    – Seninle onu gördüm ve beni içten parçaladı bu
    Guess I should stop thinking about you all the time
    – Sanırım bütün zaman boyunca seni düşünmeyi bırakmalıyım
    Maybe this is what I needed maybe this is a sign
    – Belki ihtyacım olan şey budur belki de bu bir işarettir
    Maybe I’ve been blind to reality baby tell me
    – Belki gerçeği görmek için kördüm bebeğim söyle bana

    Every little glance my way
    – Yolumdaki Her küçük bakış
    Every time you wanted to hang
    – Takılmayı istediğin her sefer
    You seemed so interested
    – Çok ilgili görünüyordun
    Could you tell me was it real or was it all in my head
    – Söyler misin bana bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi
    Was it real or was it all in my head
    – Bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi


    She’s so pretty you two look so great
    – O kız çok tatl, birlikte çok mükemmel görünüyorsunuz
    Time for me to move on now it was probably just a silly crush anyway
    – Şimdi benim için devam etme zamanı, bu muhtemelen aptal bir hoşlantıydı
    But I just cant help but think that we, we could’ve had something
    – Ama bizşeylere sahip olacağımızı düşünmek elimde değil
    Have I really been blind to reality baby tell me
    – Belki gerçeği görmek için kördüm bebeğim söyle bana

    Every little glance my way
    – Yolumdaki Her küçük bakış
    Every time you wanted to hang
    – Takılmayı istediğin her sefer
    You seemed so interested
    – Çok ilgili görünüyordun
    Could you tell me was it real or was it all in my head
    – Söyler misin bana bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi
    Was it real or was it all in my head
    – Bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi


    Was it real or was it fake?
    – Bu gerçek miydi sahte miydi
    Was it all a mistake?
    – Hepsi bir hata mıydı
    Boy, I just gotta know was it all in my head, all in my head?
    – Oğlum hepsi kafamın içinde miydi bilmem gerek
    Did you ever feel the same?
    – Hiç aynı hissettin mi
    Was my mind just playing games?
    – Sadece aklım oyun mu oynuyor
    Boy, I just gotta know was it all in my head, all in my head?
    – Oğlum hepsi kafamın içinde miydi bilmem gerek


    Every little glance my way
    – Yolumdaki Her küçük bakış
    Every time you wanted to hang
    – Takılmayı istediğin her sefer
    You seemed so interested
    – Çok ilgili görünüyordun
    Could you tell me was it real or was it all in my head
    – Söyler misin bana bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi
    Was it real or was it all in my head
    – Bunların hepsi gerçek miydi yoksa benim kafamın içinde miydi

  • James Blunt – Halfway Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    James Blunt – Halfway Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Nobody drives to the middle of nowhere
    – Kimse hiçliğin ortasına sürmez
    Just to turn around, to turn around (Hey)
    – Sırf geri dönmek için geri dönmek için
    Nobody sleeps in the middle of the bed
    – Kimse yatağın ortasında uyumaz
    When they got someone else, someone else (Hey)
    – Bir başkası varken bir başkası
    And nobody walks up the stairway to heaven
    – Ve kimse cennetin merdivenlerine tırmanmaz
    Just to walk back down
    – Sırf aşağı inebilmek için

    ‘Cause it’s there or it’s not, it’s heartbreak or it’s love
    – Çünkü o oradadır ya da değildir. Bu ya kalp kırıklığıdır ya da aşktır
    There’s no such thing as halfway
    – Yarım diye bir şey yoktur
    You’re in or outta luck, we made it or we lost
    – Ya şansın vardır ya da yoktur, ya başarmışızdır ya da kaybetmişizdir
    There’s no such thing as halfway (Hey)
    – Yarım diye bir şey yoktur

    Nobody’s searching for the middle of the rainbow
    – Kimse gökkuşağının ortasını aramaz
    To find the gold, to find the gold (Hey)
    – Altını bulmak için altını bulmak için
    Nobody sails to the middle of the ocean and calls it home
    – Kimse okyanusun ortasına açılmaz ve oraya evi demez
    And calls it home (Hey)
    – Ve evi demez
    And nobody stands in the middle of the dance floor
    – Ve kimse dans pistinin ortasında durmaz
    To dance alone
    – Yalnız dans etmek için

    ‘Cause it’s there or it’s not, it’s heartbreak or it’s love
    – Çünkü o oradadır ya da değildir. Bu ya kalp kırıklığıdır ya da aşktır
    There’s no such thing as halfway
    – Yarım diye bir şey yoktur
    You’re in or outta luck, we made it or we lost
    – Ya şansın vardır ya da yoktur, ya başarmışızdır ya da kaybetmişizdir
    There’s no such thing as halfway (Hey)
    – Yarım diye bir şey yoktur

    Hey, yeah
    – Hey, yeah
    Hey, yeah
    – Hey, yeah
    Hey, yeah
    – Hey, yeah

    So here we are in this halfway house
    – İşte şimdi biz bu yarım evdeyiz
    There’s no way in and there’s no way out
    – Girmek için bir yol yok ve çıkışı yok
    If you stay or if you go
    – Eğer kalırsan ya da eğer gidersen
    I don’t care, just let me know
    – Umrumda değil sadece beni haberdar et
    If you feel it, do you feel it?
    – Eğer hissedersen, hissettin mi?

    ‘Cause it’s there or it’s not, it’s heartbreak or it’s love
    – Çünkü o oradadır ya da değildir. Bu ya kalp kırıklığıdır ya da aşktır
    There’s no such thing as halfway
    – Yarım diye bir şey yoktur
    You’re in or outta luck, we made it or we lost
    – Ya şansın vardır ya da yoktur, ya başarmışızdır ya da kaybetmişizdir
    There’s no such thing as halfway (Hey)
    – Yarım diye bir şey yoktur
    (Hey, yeah)
    – (Hey, evet)
    There’s no such thing as halfway
    – Yarım diye bir şey yoktur
    (Hey, yeah)
    – (Hey, evet)
    There’s no such thing as halfway
    – Yarım diye bir şey yoktur

  • James Blunt – Goodbye My Lover Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    James Blunt – Goodbye My Lover Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Did I disappoint you or let you down?
    – Seni Hayal Kırıklığınamı uğrattım Veya inmenemi Sebep Oldum
    Should I be feeling guilty or let the judges frown?
    – Kendimi Suçlumu Hissedeyim Yoksa Kaşlarını Çatmana İzinmi Vereyim
    ‘Cause I saw the end before we’d begun,
    – Çünkü Biz Başlamadan Sonunu Gördüm
    Yes I saw you were blinded and I knew I had won.
    – Evet Gördüm Sarhoş Olmuştun , Biliyordum Kazanacaktım
    So I took what’s mine by eternal right.
    – Sonsuz Hakkımı Aldım
    Took your soul out into the night.
    – Ruhunu Geceden Dışarı Çıkardım
    It may be over but it won’t stop there,
    – Bitmiş Olabilir Ama öyle kalmayacak
    I am here for you if you’d only care.
    – Umursarsan Sadece Senin İçin Burdayım

    You touched my heart you touched my soul.
    – Kalbime Dokundun , Ruhuma Dokundun
    You changed my life and all my goals.
    – Hayatımı Değiştirdin Ve Bütün hedeflerimi
    And love is blind and that I knew when, My heart was blinded by you.
    – Aşk kördü ve ben bunu kalbim senin tarafından kör edildiğinde anladım
    I’ve kissed your lips and held your head.
    – Dudaklarından Öptüm ve Ellerini Tuttum
    Shared your dreams and shared your bed.
    – Yatağını ve Rüyalarını paylaştım
    I know you well, I know your smell.
    – Seni İyi Biliyorum kokunu İyi Biliyorum
    I’ve been addicted to you.
    – Sana bağlandım
    Goodbye my lover.
    – Güle Güle Aşığım
    Goodbye my friend.
    – Güle Güle Arkadaşım

    You have been the one.
    – Sen Tek Oldun
    You have been the one for me.
    – Sen Benim için Tek Oldun
    I am a dreamer but when I wake,
    – Ben bir hayal perestim ama uyandığımda
    You can’t break my spirit – it’s my dreams you take.
    – Canımı Alamazsın , Aldığın Hayallerimdir
    And as you move on, remember me,
    – Taşınırken Beni Hatırla
    Remember us and all we used to be
    – Bizi hatırla , Yaptıklarımızı
    I’ve seen you cry, I’ve seen you smile.
    – Seni Ağlarken Gördüm , Seni Gülerken Gördüm
    I’ve watched you sleeping for a while.
    – Seni Kısa Bir Süre Uyurken Gördüm
    I’d be the father of your child.
    – Çocuğunun babası olabilirdim
    I’d spend a lifetime with you.
    – Hayatımı Seninle Harcayabilirdim
    I know your fears and you know mine.
    – Bütün KorkulArını Biliyorum Ve Sende benimKileri
    We’ve had our doubts but now we’re fine,
    – Şüphelerimiz vardı Ama şimDi İyiyiz
    And I love you, I swear that’s true.
    – Ve Seni Seviyorum ,Yemin Ederim Doğru

    I cannot live without you.
    – Sensiz Yaşayamam
    Goodbye my lover.
    – Güle Güle Aşığım
    Goodbye my friend.
    – Güle Güle Arkadaşım
    You have been the one.
    – Sen Tek Oldun
    You have been the one for me.
    – Sen Benim için Tek Oldun
    And I still hold your hand in mine.
    – Ve Ellerini Hala bende tutuyorum
    In mine when I’m asleep.
    – UyuduğumZaman Bende
    And I will wear my soul in time,
    – Ve Zamanında Ruhumu Alacağım
    When I’m kneeling at your feet.
    – Ayaklarına Kapandığımda
    Goodbye my lover.
    – Güle Güle Aşığım
    Goodbye my friend.
    – Güle Güle Arkadaşım
    You have been the one.
    – Sen Tek Oldun
    You have been the one for me.
    – Sen Benim için Tek Oldun
    I’m so hollow, baby, I’m so hollow.
    – Çok Kötüyüm bebeğim Çok Kötü
    I’m so, I’m so, I’m so hollow.
    – Ben Ben Ben Çok Kötüyüm

  • Mariah Carey – All I Want For Christmas Is You Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Mariah Carey – All I Want For Christmas Is You Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I don’t want a lot for Christmas
    – Noel için çok birşey istemiyorum
    There is just one thing I need
    – İhtiyacım olan yalnızca birşey var
    I don’t care about the presents
    – Hediyeler umrumda değil
    Underneath the Christmas tree
    – O noel ağacının altında duran

    I just want you for my own
    – Yalnızca seni istiyorum kendim için
    More than you could ever know
    – Bilebileceğinden daha da öte
    Make my wish come true
    – Hayallerimi gerçeğe dönüştür
    All I want for Christmas
    – Noel için istediğim tek şey
    Is you
    – Sensin

    I don’t want a lot for Christmas
    – Noel için çok birşey istemiyorum
    There is just one thing I need
    – İhtiyacım olan yalnızca birşey var
    I don’t care about the presents
    – Hediyeler umrumda değil
    Underneath the Christmas tree
    – O noel ağacının altında duran

    I don’t need to hang my stocking
    – İç çamaşırlarımı şöminenin üstüne
    There upon the fireplace
    – Asmak zorunda değilim
    Santa Claus won’t make me happy
    – Noel baba beni mutlu yapmayacak
    With a toy on Christmas Day
    – Noel günündeki bir hediye ile

    I just want you for my own
    – Yalnızca seni istiyorum kendim için
    More than you could ever know
    – Bilebileceğinden daha da öte
    Make my wish come true
    – Hayallerimi gerçeğe dönüştür
    All I want for Christmas
    – Noel için istediğim tek şey
    Is you
    – Sensin

    Oh I won’t ask for much this Christmas
    – Bu Noelde çok birşey istemeyeceğim
    I won’t even wish for snow
    – Kar için bile dilek tutmayacağım
    And I’m just gonna keep on waiting
    – Yalnızca beklemeye devam edeceğim
    Underneath the mistletoe
    – Mistletoe altında

    I won’t make a list and send it
    – Bir liste yapıp göndermeyeceğim
    To the North Pole for Saint Nick
    – Saint Nick’in Kuzey Kutbu
    I won’t even stay awake to
    – Uyanık bile kalmayacağım
    Hear those magic reindeer click
    – O sihirli geyik tıkırtılarını duymak için

  • Christina Aguilera – All I Want Is You Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Christina Aguilera – All I Want Is You Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    C’mon over, c’mon over, baby. (x4)
    – Hadi buraya gel, Hadi buraya gel, bebeğim.

    Hey, boy, don’t you know
    – Hey, oğlan, bilmiyor musun

    I’ve got something going on (yes, I do)
    – Ben de oluşmaktan olan bir şeyler var.(evet,oluyor)

    All my friends are gonna come gonna party all night long
    – Benim bütün arkadaşlarım gece boyunca eğlenmeye gelecekler.

    I know, you know, I just want us to go
    – Ben bilirsin ,sen bilirsin ,ben sadece bizimde gitmemizi istiyorum

    The fun we’ll have fun you’ll never be alone
    – Eğlence biz eğleneceğiz sen asla yalnız olmayacaksın

    So boy, won’t you come?
    – O yüzden oğlan, gelmeyecek misin?

    We will party till the dawn.listen to me…
    – Biz eğleneceğiz gün ağarana kadar, dinle beni…

    All I want is you (come over here baby)
    – Bütün istediğim sensin( hadi gel buraya oğlan)

    All I want is you (you make me go crazy)
    – Bütün istediğim sensin(sen beni çılgın ediyorsun)

    All I want is you
    – Bütün istediğim sensin

    Now baby don’t be shy
    – Şimdi bebeğim utanma

    You better cross the line
    – Çizgiyi geçsen iyi olur

    I’m gonna love you right (all I want is you!)
    – Ben seni seveceğim tamam mı(bütün istediğim sensin!)

    C’mon over, c’mon over, baby. (x4)
    – Hadi buraya gel,hadi buraya gel, bebeğim

    I want you to know you could be the one for me (yes, you could)
    – Senin bilmeni isterim sen benim için tek olabilirsin(evet,
    Olabilirsin)

    You’ve got all I’m looking for
    – Sen benim aradığım her şeye sahipsin

    You’ve got personality
    – Sen kişiliğe sahipsin

    I know, you know, I’m gonna give more
    – Ben bilirim, sen bilirsin, sana daha fazla vereceğim

    But boy you know, I never felt this way before
    – Ama oğlan biliyorsun, önceden ben hiç böyle hissetmemiştim

    So, boy won’t you come?
    – Bu yüzden oğlan, gelmeyecek misin?

    So, boy won’t you come
    – Bu yüzden oğlan, gelmeyecek misin?

    And open the door
    – Ve kapıyı aç

    All I want is you (come over here baby)
    – Bütün istediğim sensin (hadi gel buraya bebeğim)

    All I want is you (you make me go crazy)
    – Bütün istediğim sensin (Sen beni çılgın ediyorsun)

    All I want is you
    – Bütün istediğim sensin

    Now baby don’t be shy
    – Şimdi bebeğim utanma

    You better cross the line
    – Çizgiyi geçsen iyi olur

    I’m gonna love you right (all I want is you!)
    – Seni seveceğim tamam mı(bütün istediğim sensin!)

    I want you, I need you
    – Seni istiyorum,sana ihtiyacım var

    You know that I believe you
    – Şunu biliyorsun ben sana inanıyorum

    We got it, you know it
    – Biz onu anladık, sen onu bilirsin

    So, if it’s real, just show it
    – Bu yüzden eğer o gerçekse, sadece göster onu

    All I want is you (come over here baby)
    – Bütün istediğim sensin( hadi buraya gel bebeğim)

    All I want is you (you make me go crazy)
    – Bütün istediğim sensin( Sen beni çılgın ediyorsun)

    All I want is you
    – Bütün istediğim sensin

    Now baby don’t be shy
    – Şimdi bebeğim utanma

    You better cross the line
    – Çizgiyi geçsen iyi olur

    I’m gonna love you right (all I want is you)
    – Ben seni seveceğim tamam mı (bütün isteğim sensin)

  • James Blunt – Cry Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    James Blunt – Cry Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Ihve seen peace. I have seen pain,
    – Huzuru gördüm Ben acıyı gördüm,
    Resting on the shoulders of your name.
    – Adımın omuzlarına dayanmak
    Do you see the truth through all their lies?
    – Onların yalanlarında doğru görebiliyor musun?
    Do you see the world through troubled eyes?
    – Dünyayı üzgün gözlerde görebiliyor musun?
    And if you want to talk about it anymore,
    – Ve eğer artık onun hakkında konuşmak istiyorsan
    Lie here on the floor and cry on my shoulder,
    – Yere uzan ve omuzlarımda ağla
    I’m a friend.
    – Ben bir arkadaşım

    I have seen birth. I have seen death.
    – Doğumu gördüm, ölümu gördüm
    Lived to see a lover’s final breath.
    – Sevenin son nefesini görmek için yaşadım
    Do you see my guilt? Should I feel fright?
    – Suçluluğumu görmüyor musun? Korkuyu hissetmeli miyim?
    Is the fire of hesitation burning bright?
    – Kuşkunun ateşi parlak yanıyor mu?
    And if you want to talk about it once again,
    – Ve eğer onunla bir kez daha konuşmak istersen,
    On you I depend. I’ll cry on your shoulder.
    – Sana ihtiyacım var. Omuzlarında ağlayacağım.
    You’re a friend.
    – Sen bir arkadaşsın

    You and I have been through many things.
    – Sen ve ben birçok şeyi atlatacağız
    I’ll hold on to your heart.
    – Kalbinde kalacağım
    I wouldn’t cry for anything,
    – Artık ağlamayacağım
    But don’t go tearing your life apart.
    – Ama yaşamını parçalara ayırma

    I have seen fear. I have seen faith.
    – Korkular gördüm. Güven gördüm
    Seen the look of anger on your face.
    – Yüzünde kızgınlığı gördüm
    And if you want to talk about what will be,
    – Ve eğer ne olacağı hakkında konuşmak istersen
    Come and sit with me, and cry on my shoulder,
    – Gel ve benimle otur, ve omuzlarımda ağla
    I’m a friend.
    – Ben bir arkadaşım
    And if you want to talk about it anymore,
    – Ve eğer artık onun hakkında konuşmak istiyorsan
    Lie here on the floor and cry on my shoulder,
    – Yere uzan ve omuzlarımda ağla
    I’m a friend.
    – Ben bir arkadaşım