Kategori: Genel

  • 남녀공학 – 삐리뽐 빼리뽐 Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    남녀공학 – 삐리뽐 빼리뽐 Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    조금만 더 가까이 다가와봐봐
    – Biraz daha yakına gel.
    조금만 더 내맘을 다 가져봐봐
    – Tüm kalbimi biraz daha uzun tut.

    다다다다다다 나를 따라와봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    더더더더더더 내게 미쳐봐 baby
    – Benden daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha, bebeğim.
    다다다다다 나를 가져봐봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    네가 날 원하는대로 삐리뽐 빼리뽐
    – Yapmamı istiyorsan, Piripo’dan çıkar.

    아아아아아아아 삐리뽐
    – Bip sesi ve biri gibi değil
    에에에에에에에 빼리뽐
    – E E E E E E E E E E-E———–E E
    아아아아아아아 삐리뽐
    – Bip sesi ve biri gibi değil
    에에에에에에에에
    – E-E-E-E-E-E-E-E

    널 처음봤을때부터 난
    – Seni ilk gördüğümden beri
    심장이 미쳐 날뛰더라
    – Kalbi delirdi.
    내 생각엔 정말 넌 다른
    – Bence sen gerçekten farklısın.
    여자와는 차원이 달라
    – Bir kadından farklı.

    Halo 인사부터 할게
    – Halo’ya merhaba demeye başlayacağım.
    별로 맘에 안들어도
    – Pek sevmesen bile.
    나로 말할것 같음 쉬운
    – Bana söylemesi kolay
    남잔 개나줘버려
    – Adamın köpeğini ver.

    몇일을 몇날을 두고 봤지만
    – Günlerdir ona bakıyorum.
    이러다가 나 혼자 병나
    – Tek başıma hastayım.
    가슴이 뭔가가 걸려 탈이 난것 같아
    – Sanırım göğsümde bir şey asılı ve ondan kurtuluyorum.
    자꾸만 심장이 뛰는게 겁나
    – Korkarım kalbim çarpıyor.
    이러다가 죽을지 몰라
    – Bu şekilde ölecek miyim bilmiyorum.
    불타는 맘을 알아 삐리뽐 빼리뽐
    – Yandığını biliyorum, Piripo, Piripo, Piripo, Piripo, Piripo, Piripo.

    다다다다다다 나를 따라와봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    더더더더더더 내게 미쳐봐 baby
    – Benden daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha, bebeğim.
    다다다다다 나를 가져봐봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    네가 날 원하는대로 삐리뽐 빼리뽐
    – Yapmamı istiyorsan, Piripo’dan çıkar.

    아아아아아아아 삐리뽐
    – Bip sesi ve biri gibi değil
    에에에에에에에 빼리뽐
    – E E E E E E E E E E-E———–E E
    아아아아아아아 삐리뽐
    – Bip sesi ve biri gibi değil
    에에에에에에에에
    – E-E-E-E-E-E-E-E

    넌 나의 유일한 탈출구
    – Tek çıkış yolum sensin.
    클럽의 여자 말구
    – Kulüp kızları striptiz konuşuyor
    나만을 위해 노랠
    – Sadece benim için söyle
    불러줄 you’re my boo
    – Sana benim boo’m diyeyim.

    이제부터 난 너의
    – Şu andan itibaren ben
    24시간 대기조
    – 24 saat bekleme
    다른 말은 필요없어
    – Başka bir kelimeye ihtiyacım yok.
    오직 이 단어 Y.O.U
    – Sadece bu kelime Y.O.U

    절대로 멋대로 생각하지마
    – Bunu hiç düşünme.
    저울질이라 여기지마
    – Bunu bir ölçek olarak görmeyin.
    난 밀고 당기는건 취미없어 in my life
    – Ben iterek ve çekerek bir hobi yok. Hayatımda
    그대로 내게로 지금 멈춰라
    – Dur artık, olduğu gibi, bana.
    내 맘속에 돌을 던져라
    – Aklıma bir taş at.
    흔들리는 내 맘은 삐리뽐 빼리뽐
    – Aklımı sallayarak piripom dışında Piripom dışında Piripom bu Piripom çıktı

    내영혼이 미쳐 너에게 빠져 정신을 못차려
    – Ruhum deli ve senden çıkamıyorum.
    나에게 와줘 너를 보여줘
    – Bana gel, göster kendini.

    다다다다다다 나를 따라와봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    더더더더더더 내게 미쳐봐 baby
    – Benden daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha daha, bebeğim.
    다다다다다 나를 가져봐봐
    – Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada Dada
    네가 날 원하는대로 삐리뽐 빼리뽐
    – Yapmamı istiyorsan, Piripo’dan çıkar.

    아아아아아아아 삐리뽐 (절대로 멋대로 생각하지마, 저울질이라 여기지마)
    – Bip sesi ve biri gibi değil (asla Düşünme zamanı kadar havalı değil, buradaki ölçekler, her biri olsun)
    에에에에에에에 빼리뽐 (난 밀고 당기는건 취미없어)
    – E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E
    아아아아아아아 삐리뽐 (그대로 내게로 지금 멈춰라, 내 맘속에 돌을 던져라)
    – Bip sesi ve biri gibi değil (şimdi durmam gerektiği gibi, kuyuya taş atmayı çok isterim)
    에에에에에에에에 빼리뽐 (흔들리는 내 맘은 삐리뽐 빼리뽐)
    – E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E-E
  • ماجد الرسلاني – أدعج عيون Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    ماجد الرسلاني – أدعج عيون Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    اقبل علي يالغالي
    – Öp beni canım.
    معك العمر يهنالي
    – Bu yaşta.
    يابعد راسي وحالي
    – Kafamın ötesinde ve şu anda.
    تفداك باقي سنيني
    – Geri kalan yıllarımı kaçırdın.
    اهلن هلا بكل الغلا ملح وحلا
    – Merhaba, tüm tuzlar ve tüm tuzlar.
    حطيت قلبي بقلبك ومليت عيني بحبك
    – Kalbimi senin kalbinle kırdım ve gözlerimi senin sevginle doldurdum.
    دخيل ربي وربك يحفظك من شر العين
    – Bir davetsiz misafir, lordum, lordunuz, sizi nazardan kurtarır.
    راية هواك رفت غلاك بعالي سماك
    – Huak Rıfat glak Baalı Samak’ın Sancağı
    ميل على مياسك وانثر علي احساسك
    – Suyuna bir mil koy ve hissini yay.
    الكون فدوة راسك ياحور عين الدنيا
    – Evren fudwa Rask, dünyanın gözü etrafında
    باهي ونزيه ومالك شبيه بين الوجيه
    – Bahi, adil ve benzer bir sahibi.
    سهوم عينه ذباحه والزين كله مجتاحه
    – Gözleri katledildi ve kostümün tamamı istila edildi.
    لباس تاجه ووشاحه لله ياعالم دره
    – Tacı ve atkısını Tanrı’ya tak, derh dünyası.
    غرون فتون ادعج عيون
    – Grunnfutton sopa gözler
    وقلبن حنون مابين شله حطه
    – Ve kabuğuyla kendi arasında sevgi dolu kalpler.
    الوجه ولا غلطه مياس خصره جلطه
    – Yüz, hata yok, MİAs, bel, pıhtı.
    مرسوم بريشة فنان ويحي ويحاه
    – Bir sanatçının tüyü ile ferman ve Yahya Yahya
    ويلي ويلاه
    – Willie.
    وبري برياه
    – Ve pre-Preah.
    يعزف برموش عيونه وتر الهوا والحونه
    – Kirpikleriyle, hwa’nın ve hwa’nın akoruyla oynuyor.
    هيض قلبي بشجونه ملهم بعيونن نجلا
    – Bir oğlunun gözlerinden ilham alan tutkusuyla kalbimi yendi.
    خشف الرشا حبه نشا جوف الحشا
    – Al-rashaah, aşkı, tamponun boşluğunun nişastası.
    صاب الصبايا لوعه يافاخرن من نوعه
    – SABB El-Sabaya Loh, türünün gururu
    زاهي وكلك روعه متفردن بخصالك
    – Parlak ve havalı, sana özgü.
    غنج ودلال وحسن القبال
    – Ganj, Dalal ve Hasan Kabal
    ووحي الجمال ضروف وقتك ضدي
    – Ve bu güzellik bana karşı geçirdiğin zamana ilham verdi.
    ارفق علي وهدي الشوق بيح سدي
    – Benimle ol ve benimle ol.
    لا يطول عني غيابك
    – Uzun sürmesin.
    جرح الهوا لو انكوا ماله دوا
    – Parasını unuturlarsa Hua’ya zarar ver Dua.
    العين تجرف ماها يامهجتي وامناها
    – Göz, hangi görüntünün yanıp söndüğünü deneyimliyor
    صدتك جاب اقصاها يابو عيونن خدرانه
    – Göğsün gitti, yuh! gözler uyuşmuş!
    ليه يالمليح تترك طريح قلبه جريح
    – Leigh, kalbi yaralı bir adamı terk ediyorsun.
    الحرب كره وفره والحب حره وعبره
    – Savaş, nefret ve sevgi özgürdür.
    والوقت يكفي شره
    – Ve zaman yeterli.
    لو كان ماجاب اقصاي
    – Öyle olsaydı bana,
    الله عليم والله كريم والله رحيم
    – Tanrı, cömert Tanrı, Tanrı merhametli olduğunu bilir.
    يابدر نصف الشهر فرقاك موتن حمر
    – Ayın yarısında dolunay.
    تعال يكفي هجر ماعاد صبري يقواه
    – Hadi ama, sabrımı bırakacak kadar.
    والله حرام تنسى الغرام
    – Ve Tanrı unutmanı korusun.
    وفيك الهيام طير الوله لك يخفق
    – Ve sende Gezgin, Tanrı’nın kuşu seni özlüyor.
    ليتك تحن وترفق باللي لشوفك يشفق
    – Keşke bana acıyacak kadar tatlı ve nazik olsaydın.
    يالفارق المتفرد روحي حنت
    – Ruhum ne kadar eşsiz bir fark yarattı.
    وجاشي ونت وعيني دنت
    – Ve Jashi alışkanlık ve gözlerim göçük
  • Эрика Лундмоен – Шипы Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Эрика Лундмоен – Шипы Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Неспокойным неспокойно
    – Huzursuz olanlar huzursuz
    Только тайна за спиной
    – Sadece sırların arkasındaki sır
    Да, бывает слишком больно
    – Evet, bazen çok acıyor
    И не спрячешь эту боль
    – Ve bu acıyı saklamayacaksın
    Совпадаем с тобой сложно
    – Seninle eşleşmek zor
    Можно все делить на ноль
    – Her şeyi sıfıra bölebilirsiniz
    Ты опять так осторожно
    – Yine çok dikkatlisin
    Сыпишь мне на рану соль
    – Yarama tuz döküyorsun

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Мы с тобой, мы с тобой, мы с тобой
    – Biz seninleyiz, seninleyiz, seninleyiz
    Мы с тобой, мы с тобой, мы с тобой
    – Biz seninleyiz, seninleyiz, seninleyiz

    Я бегу, голова в тумане
    – Koşuyorum, kafam sisli
    И к глазам так идет роса
    – Ve gözlere bu şekilde çiy geliyor
    Все закончилось между нами
    – Her şey aramızda sona erdi
    Просто ты не успел сказать
    – Sadece söyleyecek zamanın olmadı
    Ты так ранишь меня словами
    – Sözlerinle beni çok incitiyorsun
    Я не буду тебе мешать
    – Seni rahatsız etmeyeceğim
    Ветки, что обросли шипами
    – Dikenler ile büyümüş dallar
    В руках просто не удержать
    – Sadece elinde tutamazsın

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Расцарапали руки шипы
    – Elleri çizik dikenler
    Я бегу, к тебе падает пыль
    – Koşuyorum, sana toz düşüyor
    Раньше падали слезы другим
    – Eskiden gözyaşları başkalarına düşerdi
    Пусть будут тайны, но не чужие
    – Sırlar olsun, ama yabancılar olmasın

    Мы с тобой, мы с тобой, мы с тобой
    – Biz seninleyiz, seninleyiz, seninleyiz
    Мы с тобой, мы с тобой, мы с тобой
    – Biz seninleyiz, seninleyiz, seninleyiz
  • Жолдасбек Абдиханов – Аш-Аш Kazakça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Жолдасбек Абдиханов – Аш-Аш Kazakça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç
    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç

    Сағынып қалсын дейсіңбе,зарығып қалсын дейсіңбе?
    – Özlediğini söylüyorsun, özlediğini söylüyorsun?
    Қамығып қалсын дейсіңбе,жабығып қалсын дейсіңбе?
    – Büyük Vatanseverlik Savaşı’nda onları terk etmek, kurbağaları bırakmak mı istiyorsun?
    Әлде менің жүрегімді ауырып қалсын дейсіңбе?
    – Yoksa kalbimin incinmesini mi istiyorsun?

    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç
    Төгілмесін моншақ боп көздеріңнен жас жас
    – Boncuklarla, gözyaşlarıyla gözyaşlarıyla dökülmesin
    Артық көрем мен сені өзге гүлден рас рас
    – Seni diğer renklerden seviyorum gerçek gerçek

    Көп күттім ай күттім мен Махаббатпа күттірген
    – Aylarca bekledim, aşkı bekledim
    Білмедім ұтылдым не ұттым мен
    – Kazandığımı kaybettiğimi bilmiyordum
    Мендей қандай бар кінә,бағалай біл барды да
    – Ne tür bir hatam var, takdir edemiyorsun, takdir edemiyorsun
    Мен тағыда кеп тұрын жүрегіңнің алдына
    – Hala turpun ve kalplerin önündesin

    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç
    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç

    Шектедің-ай шеттедің көп сынайын деппедің?!
    – Kendini sınırla-ay shetta’yı daha fazla eleştirmeyecek miydin?!
    Бағалайын деп едің сен бағыма жетпедің
    – Oturmadığın için minnettar olurdun
    Мендей қандай бар кінә,бағалай біл барды да
    – Ne tür bir hatam var, takdir edemiyorsun, takdir edemiyorsun
    Мен тағыда кеп тұрын жүрегіңнің алдына
    – Hala turpun ve kalplerin önündesin

    Сағынып қалсын дейсіңбе,зарығып қалсын дейсіңбе?
    – Özlediğini söylüyorsun, özlediğini söylüyorsun?
    Қамығып қалсын дейсіңбе,жабығып қалсын дейсіңбе?
    – Büyük Vatanseverlik Savaşı’nda onları terk etmek, kurbağaları bırakmak mı istiyorsun?
    Әлде менің жүрегімді ауырып қалсын дейсіңбе?
    – Yoksa kalbimin incinmesini mi istiyorsun?
    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
    Бір ауыз сөз айтайын ашуыңды бас бас
    – Tek bir kelime söyleyeceğim kafanı aç
    Төгілмесін моншақ боп көздеріңнен жас жас
    – Boncuklarla, gözyaşlarıyla gözyaşlarıyla dökülmesin
    Артық көрем мен сені өзге гүлден рас рас
    – Seni diğer renklerden seviyorum gerçek gerçek
    Жүрегіңнің есігін қағып тұрмын аш аш
    – Kalbinin kapısını çalıyorum aç aç
  • 2Frères – Sous le même toit Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    2Frères – Sous le même toit Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Y a un party vendredi soir, ce n’est pas l’temps de faire des devoirs
    – Cuma gecesi bir parti var, ödev yapma zamanı değil.
    Un brake de papa et maman, juste pour respirer du bon temps
    – Bir anne ve baba freni, sadece iyi vakit geçirmek için
    Les enfants jouent sur le balcon, nous, on s’embrasse dans le salon
    – Çocuklar balkonda oynuyor, oturma odasında öpüşüyoruz
    Pour les fois où ça tourne mal, on en profite c’est ben normal
    – İşler kötü giderse, bu kez, bu avantajı iyi normal olarak mı kabul ediyoruz
    Y est jamais trop tard, pour aller jouer dehors
    – Dışarı çıkıp oynamak için asla geç değildir

    Y a des beaux jours, des fois trop de tracas
    – Güzel günler vardır, bazen çok fazla güçlük
    Y en a du brouhaha sous le même toit
    – Aynı çatı altında bir şamata var.
    Les enfants nous font vivre tout à la fois
    – Çocuklar her şeyi aynı anda yaşamamızı sağlıyor
    Y a aussi toi et moi sous le même toit
    – Sen ve ben de aynı çatı altındayız.

    Les chicanes entre frère et sœur, parfois ça chavire le cœur
    – Erkek ve kız kardeş arasındaki sahtekarlık, bazen kalbi alabora eder
    Y en arrive à toutes les saisons, c’est du travail l’éducation
    – Her mevsimde olur, bu iş eğitimi
    Dans la poursuite du bonheur, faut y mettre beaucoup de labeur
    – Mutluluğun peşinde, içine çok fazla iş koymak gerekiyor
    Pas oublier notre relation pour qu’l’amour reste à la maison
    – Sevginin evde kalması için ilişkimizi unutmamak
    Y sera jamais trop tard pour aller jouer dehors
    – Dışarı çıkıp oynamak için asla geç olmayacak

    Y a des beaux jours, des fois trop de tracas
    – Güzel günler vardır, bazen çok fazla güçlük
    Y en a du brouhaha sous le même toit
    – Aynı çatı altında bir şamata var.
    Les enfants nous font vivre tout à la fois
    – Çocuklar her şeyi aynı anda yaşamamızı sağlıyor
    Y a aussi toi et moi sous le même toit
    – Sen ve ben de aynı çatı altındayız.

    Quand tout monde est à table pour souper, le temps peut s’arrêter
    – Herkes akşam yemeği için masada olduğunda, zaman yerinde durabilir
    C’est là qu’on est capable un peu d’se parler
    – İşte burada birbirimizle biraz konuşabiliyoruz.

    Y a des beaux jours, des fois trop de tracas
    – Güzel günler vardır, bazen çok fazla güçlük
    Y en a des hauts, des bas sous le même toit
    – Aynı çatı altında inişler ve çıkışlar var
    Les enfants nous font vivre tout à la fois
    – Çocuklar her şeyi aynı anda yaşamamızı sağlıyor
    Y a aussi toi et moi
    – Sen ve ben de varız.
    Y a des beaux jours, des fois trop de tracas
    – Güzel günler vardır, bazen çok fazla güçlük
    Y en a du brouhaha sous le même toit
    – Aynı çatı altında bir şamata var.
    Les enfants nous font vivre tout à la fois
    – Çocuklar her şeyi aynı anda yaşamamızı sağlıyor
    Y a aussi toi et moi sous le même toit
    – Sen ve ben de aynı çatı altındayız.

    Sous le même toit
    – Aynı çatı altında
  • 3amorrri Feat. 3enba and Abyusif – أبطال اللعبة Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    3amorrri Feat. 3enba and Abyusif – أبطال اللعبة Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    جيت لقيت كلو مكمبر جاي أسيطر ع الخريطة
    – Jett Chloe mcumber’la tanıştı, Jay haritanın kontrolünü ele geçirdi.
    جنبي اليونق أسيطر ع اللعبة حاجة بسيطة
    – Genç tarafım Oyunu basit bir ihtiyaçla kontrol ediyorum
    عادي لو متنا في الدنيا لكن نحيا في الموسيقى
    – Dünyada ölürsek normal ama müzikle yaşarsak.
    أمسك الطاسة أطبعها في وجهك تشوف الحقيقة
    – Kaseyi al, yüzüne yazdır, gerçeği göster.
    وبوشنكي تحت السيطرة اللي في راسي يمشي
    – Ve pushniki kontrol altında, kafamda kim yürüyor.
    ما تفنشني لابس خوذة وفي يدي Energy
    – Üzerinde elimde Enerji olan bir kask var.
    راسك عندي مافي ملاذ حتى لو هتجري
    – Gitsen bile kafan bir sığınakta.
    برضو أنتصر لو جوني جماعة وأنا نازل فردي
    – Eğer Johnny bir grupsa ve ben yalnız bir soydan geliyorsam,

    أبطال نازلين من الجو ع الأرض
    – Havadan inen kahramanlar.
    أنا والتيم قافشين Shotgun
    – Ben ve Tim gavshin Av Tüfeği
    بنعشق اللي معاه Flare gun
    – Alev tabancası
    أنا وإخواتى كاسحين الحرب
    – Ben ve kardeşlerim savaş temizleyicisiyiz.
    مغربلين الـMap بالنيد
    – Ned ile harita elekleri
    كل البوتات هربانة بعيد
    – Tüm botlar uzakta.
    على الدروب رايحين نبُش
    – Yollarda raihin nabesh
    كينج اللعبة أخدت الجيم
    – King, maç spor salonunu aldı.

    خدلك تذكار من الـ Scar L بتيجي فيك وفي خوذتك
    – Yanakların, pettigieg’inde ve kaskında bir yara izi hatırası.
    بيو عشان داخ العشا الفراخ الإمضاء شيك بفلوسنا
    – Biu Ashan Dach Asha civciv şık bflosna imzalama
    نتشت المفتاح ومش ناوي إني أمشيك بنسخة
    – Anahtarı kap ve bilmiyorsun. Sana bir kopyayla yürüyeceğim.
    مش هاوي أوريك الرخصة
    – Howie Orrick’in lisansı değil.
    بلاوي وبديلهم فرصة
    – Blawi ve onların yerine birinin şansı var.

    أدوسو؟ ولا Too Soon؟ مش Too Soon هدوسو
    – Aduso? Çok Yakında? Çok Erken Değil haduso
    أنزل بالبراشوت تترمي برا الشوت زي جودو
    – Bu brushshot ile yat. çubuğu at.
    هيقولوا رقم واحد الـUno
    – Bir numara diyorlar, Birleşmiş Milletler.
    من على ودني انزل بلوتوث
    – Kapat ve kapat, Bluetooth.
    بعيد عليكو بلوتو بيلوتوا
    – Pluto’nun aşağısında, ama

    توتو على الهادي كلو نشوتو
    – Hadi Klu nachoto üzerinde Toto
    في يدي الآلي Auto
    – Ellerimde otomatik Otomatik
    حيموتوا يا حيموتوا
    – James Hey James, onlar
    ناكل حقو ناخد لوتو
    – Hak yeriz, Loto alırız.
    مجروح يلتزم سكوته
    – Yaralı ve sessiz.
    سكينة بتشق في بوزو
    – Pozo’da bıçak
    نقفش فرخة نحمر كوكو
    – Nakfaş Hatun yok Coco

    أبطال نازلين من الجو ع الأرض
    – Havadan inen kahramanlar.
    أنا والتيم قافشين Shotgun
    – Ben ve Tim gavshin Av Tüfeği
    بنعشق اللي معاه Flare gun
    – Alev tabancası
    أنا وإخواتى كاسحين الحرب
    – Ben ve kardeşlerim savaş temizleyicisiyiz.
    مغربلين الـMap بالنيد
    – Ned ile harita elekleri
    كل البوتات هربانة بعيد
    – Tüm botlar uzakta.
    على الدروب رايحين نبوش
    – Yollarda raihin nabush
    كينج اللعبة أخدت الجيم
    – King, maç spor salonunu aldı.

    آجي شاقح نازل باراشوت
    – Aji shageh nazl paraşütü
    عارف دربي وعمري ما تهت
    – Aref Darbi ve Amri Ma’tah
    ما يصيدوني رغم إنه عليا Spot
    – Yine de beni yakaladıkları şey en üst Nokta
    على خط الزون قابلني إذا فزت
    – Hat ağırlığında, kazanırsam buluşalım.

    بقوم نايم ع الStage وأقوم نايم على البيت
    – Sahnede Naim halkı ve Evde ben Naim tarafından
    Specifically أنا Epic
    – Özellikle Ben Epik
    أنا هايل على الBeat
    – Ben Hale’im.
    ما بقتش حتى أخد بالي أنا دايس على مين
    – Aklımı almak istemiyorum. Ben başsavcıyım.
    هو أنا دايس على مين؟ هو أنا دايس على مين؟
    – Mein üzerine kürsüye bana mı öyle geliyor? Mein üzerine kürsüye bana mı öyle geliyor?

    طلع ماب شكلك تهت
    – Kaybolmuş gibisin.
    نزّل Drop على الدوت
    – Drop on the dot’u indirin
    على دماغه بيو بيو Headshot تمشي تكوت
    – Beyninde Bio Bio Headshot yürüyüşü Cote
    عشان يفهموا في العدو سكينة تفوت بالـAmmo
    – Düşmanda mammo’yu özleyen bir bıçağı anlıyorlar.
    كملو احلمو تفهمو مين فينا النوب
    – Kamlu beni hayal et ve anla.

    بشلة في إيد مش هتشيل
    – Ed’de kile. hechel değil.
    اصارحك فَ ماتسلكليش
    – Dürüst olmak gerekirse matsilkish.
    غصب عنك المكسيك
    – Meksika tarafından tecavüze uğradın.
    الطقس عندك مش نزيه
    – Havanın hiç adil değil.
    فغصب عن الهلافيت
    – Halavilere kızdı.
    شايل البواقي في كيس
    – Bir torbada kalan Shayl
    غصب عنك مرة تانية
    – Yine sana tecavüz etti.
    ليل بابا على الBeat
    – Lil baba dövüldü

    أبطال نازلين من الجو ع الأرض
    – Havadan inen kahramanlar.
    أنا والتيم قافشين Shotgun
    – Ben ve Tim gavshin Av Tüfeği
    بنعشق اللي معاه Flare gun
    – Alev tabancası
    أنا وإخواتى كاسحين الحرب
    – Ben ve kardeşlerim savaş temizleyicisiyiz.
    مغربلين الـMap بالنيد
    – Ned ile harita elekleri
    كل البوتات هربانة بعيد
    – Tüm botlar uzakta.
    على الدروب رايحين نبوش
    – Yollarda raihin nabush
    كينج اللعبة أخدت الجيم
    – King, maç spor salonunu aldı.

    أبطال الشرق الأوسط هيسطروا على الخريطه
    – Orta Doğu şampiyonları haritaya hükmediyor.
    شجعهم
    – Onları cesaretlendir
  • Николай Басков – Зараза Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Николай Басков – Зараза Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Ты всегда кайфуешь с ней
    – Her zaman onunla uçuyorsun
    Она – мечта царей
    – O kralların hayalidir
    И ласковей морей, и сладости вкусней
    – Ve denizlerden daha sevecen ve tatlılar daha lezzetlidir
    А как она смешна, когда обижена
    – Ve incindiğinde ne kadar komik
    И как она нежна, когда обнажена
    – Ve çıplakken ne kadar nazik davranıyor

    И чтобы никогда не потерять тебя
    – Ve seni asla kaybetmemek için
    Она носит всё лучшее сразу:
    – En iyisini bir kerede giyiyor:
    Туфли, платья, шёлка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!
    Она носит всё лучшее сразу:
    – En iyisini bir kerede giyiyor:
    Туфли, платья, шёлка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!

    Да, ты будешь с ней всегда, в любые города
    – Evet, her zaman onunla birlikte olacaksın, her şehre
    На все вопросы “Да”
    – Tüm sorulara Evet
    Нежнее, чем вода
    – Sudan daha nazik
    Она – твой талисман, а ты – её капкан
    – O senin tılsımın, sen de onun tuzağısın
    Как будто ваш роман заколдовал шаман
    – Sanki romanınız bir şaman tarafından büyülenmiş gibi

    И чтобы никогда не потерять тебя
    – Ve seni asla kaybetmemek için
    Она носит всё лучшее сразу:
    – En iyisini bir kerede giyiyor:
    Туфли, платья, шёлка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!
    Она носит всё лучшее сразу:
    – En iyisini bir kerede giyiyor:
    Туфли, платья, шёлка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!

    И чтобы никогда не потерять тебя не потерять тебя
    – Ve seni asla kaybetmemek için seni kaybetmemek için
    Она носит всё лучше сразу:
    – Her şeyi aynı anda daha iyi giyiyor:
    Туфли, платья, шелка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!
    Она носит всё лучше сразу:
    – Her şeyi aynı anda daha iyi giyiyor:
    Туфли, платья, шелка и стразы
    – Ayakkabılar, elbiseler, ipek ve rhinestones
    Чтобы шаловливый твой разум
    – Aklını karıştırmak için
    Не влюбился в другую заразу!
    – Başka bir hastalığa aşık olmadım!
  • זוהר ארגוב – בדד İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    זוהר ארגוב – בדד İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    בדד, במשעול אל האין
    – Yalnız, hiçliğe giden yolda
    בדד, בנתיב ללא כלום
    – Yalnız, hiçbir şeyin yolunda
    בדד, עם הזמן הבורח
    – Yalnız, zaman kaçarken
    והזמן לא שוכח להציב את הגבול
    – Ve zaman çizgiyi çizmeyi asla unutmaz

    בדד, בלי כף יד מלטפת
    – Yalnız, okşayarak avuç içi olmadan
    בדד, ללא שכם ידיד
    – Yalnız, arkadaşsız
    בדד, כמה טוב לא לדעת
    – Yalnız, bilmemek ne kadar güzel
    שידך כבר נוגעת
    – Maçınız zaten dokunaklı
    בידו של אחר
    – Bir başkasının elinde

    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan
    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan

    בדד, כמו השמש אנדודה
    – Yatakta, güneş endodu gibi
    בדד, במדבר הלוהט
    – Yalnız, yanan çölde
    בדד, גם דמעות הן רק הבל
    – Tecritte, gözyaşları bile sadece kibirdir
    שיר מזמור אין לסבל
    – Acı çekmeyen İlahi Şarkısı
    שיר מזמור של אילמים
    – Dilsiz ilahisi

    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan
    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan

    בדד, בלי כף יד מלטפת
    – Yalnız, okşayarak avuç içi olmadan
    בדד, ללא שכם ידיד
    – Yalnız, arkadaşsız
    בדד, כמה טוב לא לדעת
    – Yalnız, bilmemek ne kadar güzel
    שידך כבר נוגעת
    – Maçınız zaten dokunaklı
    בידו של אחר
    – Bir başkasının elinde

    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan
    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan

    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan
    בדד אלך גם תפילה אין לי
    – Gideceğim. Benim de duam yok.
    בדד בלי עתיד בלי תקווה בלי חלום
    – Yalnız, umutsuz bir geleceği olmayan bir rüya olmadan

    בדד
    – yalnız
  • יוני רכטר – שוב היא כאן İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    יוני רכטר – שוב היא כאן İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    שוב היא כאן ושוב הכל מאבד צורה
    – Yine burada ve yine her şey şekil kaybediyor.
    מבולבלת ויפה היא לא השתנתה
    – Şaşkın ve güzel O değişmedi
    יום בהיר אחד עזבה והנה חזרה
    – Parlak bir gün kaldı ve işte geri döndü
    מרעידה בי בהלה מניסה שלווה
    – Panik beni sakinleştiriyor

    כי איתה כמו תמיד אין עבר ואין עתיד
    – Çünkü onunla, her zaman olduğu gibi, ne geçmiş ne de gelecek vardır.
    רק הרגע החולף לא חוזר, יפה, כואב
    – Sadece kısacık an geri gelmiyor, güzel, acı verici
    והכל פתאום אחר, מסוער יותר
    – Ve her şey aniden farklı, daha çalkantılı
    מהיר יותר יפה יותר אחר
    – Daha hızlı ve daha güzel Diğer

    שוב היא כאן ושוב הכל כמו מהתחלה
    – Tekrar tekrar burada, tekrar tekrar.
    שוב אני עומד מולה בלי לומר מילה
    – Tek kelime etmeden yine onun önünde duruyorum.
    מול חיוך בהיר שלה מול אותו הצחוק
    – Parlak gülüşünün önünde aynı gülüşün önünde
    הפרידה נראית פתאום כמו חלום רחוק
    – Ayrılık aniden uzak bir rüya gibi görünüyor

    כי איתה כמו תמיד אין עבר ואין עתיד
    – Çünkü onunla, her zaman olduğu gibi, ne geçmiş ne de gelecek vardır.
    רק הרגע החולף לא חוזר, יפה, כואב
    – Sadece kısacık an geri gelmiyor, güzel, acı verici
    והכל פתאום אחר, מסוער יותר
    – Ve her şey aniden farklı, daha çalkantılı
    מהיר יותר יפה יותר אחר
    – Daha hızlı ve daha güzel Diğer

    ואיתה כמו תמיד אין עבר ואין עתיד
    – Ve onunla, her zaman olduğu gibi, ne geçmiş ne de gelecek var.
    רק הרגע החולף לא חוזר, יפה, כואב
    – Sadece kısacık an geri gelmiyor, güzel, acı verici
    והכל פתאום אחר, מסוער יותר
    – Ve her şey aniden farklı, daha çalkantılı
    מהיר יותר יפה יותר אחר
    – Daha hızlı ve daha güzel Diğer

    שוב היא כאן ושוב הכל מאבד צורה
    – Yine burada ve yine her şey şekil kaybediyor.
  • רוי סופר – לא רואה İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    רוי סופר – לא רואה İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    אנ’לא רואה
    – Göremiyorum.
    עוצם את העיניים והולך
    – Gözlerini kapat ve uzaklaş
    לא מתעסק בלמה ובאי אי איך
    – Neden ve nasıl uğraşma
    כל העולם שלי הוא בשבילך
    – Tüm dünyam senin için
    אנ’לא יכול להיות רחוק ממך
    – Senden uzakta olamam.

    את
    – Sen
    נותנת לי להיות
    – Olmama izin ver
    כל מה שבא לי יה
    – Tek istediğim sensin
    איתך
    – Seninle beraber
    אני רוצה להיות
    – Olmak istiyorum…

    אנ’לא מוצא
    – Bulamıyorum
    שום פגם אחד קטן ולא רוצה
    – Küçük bir leke değil ve istemiyorum
    לחשוב יותר על מה יקרה
    – Ne olacağı hakkında daha fazla düşün
    אם מישהו אחר יחזיק לך את היד
    – Elini başkası tutarsa
    חייב אותך כאן ליד
    – Gelecek buraya
    את לא מבינה כמה ש
    – Ne kadar olduğunu anlamıyorsun.

    את
    – Sen
    נותנת לי להיות
    – Olmama izin ver
    כל מה שבא לי יה
    – Tek istediğim sensin
    איתך אני רוצה להיות
    – Seninle olmak istiyorum

    אנ’לא רואה
    – Göremiyorum.
    עוצם את העיניים והולך
    – Gözlerini kapat ve uzaklaş
    לא מתעסק בלמה ובאי אי איך
    – Neden ve nasıl uğraşma
    כל העולם שלי הוא בשבילך
    – Tüm dünyam senin için

    שומר אותך קרוב אליי
    – Seni bana yakın tutmak
    איתך בטוח אין אולי
    – Seninle tabii. Belki falan yok.

    זה לא נורמלי כמה את דומה לי
    – Bana ne kadar benzediğin normal değil.
    זה לא נורמלי כמה את דומה לי
    – Bana ne kadar benzediğin normal değil.
  • נרקיס – הולכת איתך İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    נרקיס – הולכת איתך İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    סוף לתהיות
    – Merak etmenin sonu
    לחיפושי משמעויות
    – Anlamları ara
    אני יודעת שמצאתי אותך
    – Seni bulduğumu biliyorum.

    כל הנהרות
    – Tüm nehirler
    עוד ישטפו את הדמעות
    – Daha fazlası gözyaşlarını yıkayacak
    אני יודעת שמצאתי אותך
    – Seni bulduğumu biliyorum.

    שמע, קולי קורע
    – Dinle, sesim çok komik.
    את הדממה בשיר אהבה
    – Bir aşk şarkısında sessizlik

    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.
    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.

    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.
    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.

    סוף לתהיות
    – Merak etmenin sonu
    לחיפושי משמעויות
    – Anlamları ara
    אני יודעת שמצאתי אותך
    – Seni bulduğumu biliyorum.

    כל הנהרות
    – Tüm nehirler
    מזמן שטפו את הדמעות
    – Uzun zaman önce gözyaşları yıkandı
    אני יודעת שמצאתי אותך
    – Seni bulduğumu biliyorum.

    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.
    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.

    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.
    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.

    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.
    וגם עד סוף העולם
    – Ve dünyanın sonuna kadar
    אני הייתי הולכת איתך הולכת איתך
    – Seninle gitmek istiyorum. Seninle.

    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.
    ליבי כמו ספר פתוח
    – Kalbim açık bir kitap gibi
    תראה אותי
    – Bana bak.
  • 柳爽 – 漠河舞厅 Çince Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    柳爽 – 漠河舞厅 Çince Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    我从没有见过极光出现的村落
    – Aurora’nın göründüğü bir köyü hiç görmedim.
    也没有见过有人 在深夜放烟火
    – Gecenin bir yarısı havai fişek patlatan birini görmedim.
    晚星就像你的眼睛杀人又放火
    – Akşam yıldızı senin gözlerin gibidir, insanları öldürür ve ateşe verir
    你什么都没有说 野风惊扰我
    – Vahşi rüzgarın beni rahatsız ettiğine dair hiçbir şey söylemedin.


    三千里 偶然见过你
    – Seni üç bin mil ötede tesadüfen gördüm.
    花园里 有裙翩舞起
    – Etekler bahçede dans ediyor
    灯光底 抖落了晨曦
    – Şafağın dibinde ışık titriyordu.
    在1980的漠河舞厅
    – 1980 Yılında Mohe Balo Salonunda


    如果有时间 你会来看一看我吧
    – Vaktin varsa gelip beni göreceksin.
    看大雪如何衰老的 我的眼睛如何融化
    – Karın nasıl yaşlandığını, gözlerimin nasıl eridiğini görmek
    如果你看见我的话 请转过身去再惊讶
    – Beni görürsen, lütfen arkanı dön ve tekrar şaşırt.
    我怕我的眼泪 我的白发像羞耻的笑话
    – Gözyaşlarımdan korkuyorum, gri saçlarım utanç şakası gibi


    我从没有见过极光出现的村落
    – Aurora’nın göründüğü bir köyü hiç görmedim.
    也没有见过有人 在深夜放烟火
    – Gecenin bir yarısı havai fişek patlatan birini görmedim.
    晚星就像你的眼睛杀人又放火
    – Akşam yıldızı senin gözlerin gibidir, insanları öldürür ve ateşe verir
    你什么都不必说 野风惊扰我
    – Hiçbir şey söylemene gerek yok, vahşi rüzgar beni rahatsız ediyor.


    可是你 惹怒了神明
    – Ama tanrıları kızdırdın.
    让你去 还那么年轻
    – Çok genç gitmene izin verdim.
    都怪你 远山冷冰冰
    – Uzak dağlarda üşüdüğün için seni suçla
    在一个人的漠河舞厅
    – Tek kişilik Mohe balo salonunda


    如果有时间 你会来看一看我吧
    – Vaktin varsa gelip beni göreceksin.
    看大雪如何衰老的 我的眼睛如何融化
    – Karın nasıl yaşlandığını, gözlerimin nasıl eridiğini görmek
    如果你看见我的话 请转过身去再惊讶
    – Beni görürsen, lütfen arkanı dön ve tekrar şaşırt.
    我怕我的眼泪 我的白发像羞耻的笑话
    – Gözyaşlarımdan korkuyorum, gri saçlarım utanç şakası gibi


    如果有一天 我的信念忽然倒塌
    – Eğer bir gün inancım aniden çökerse
    城市的花园没有花 广播里的声音嘶哑
    – Şehrin bahçesinde çiçek yok, radyodaki kısık ses
    如果真有这天的话 你会不会奔向我啊
    – Eğer böyle bir gün olursa, bana koşar mısın?
    尘封入海吧
    – Denize toz


    尘封入海吧
    – Denize toz