Kategoriler
H SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük H Sayfa 12

hamaset * Yiğitlik, kahramanlık, cesaret.
hamasî * Yiğitlerden ve yiğitliklerden söz eden (destan, şiir).
hamaylı * Bkz. hamail.
Hambelî * 343 Hanbelî.
hamburger * Bir tür köfteli ve yuvarlak ekmekli sandviç.
hamburgerci * Hamburger yapan veya satan kimse.
hamdetme * Hamdetmek işi veya biçimi.
hamdetmek * Tanrı’ya şükretmek.
hamdüsena * Tanrı’ya olan şükran duygularını bildirme.
Hamel * Koç burcu.
hamhalat * Kaba saba, görgüsüz.
* Verimsiz, çorak, kuru.
hamız * Asit.
hami * Gözeten, koruyan, koruyucu (kimse).
* Kayıran, kayırıcı(kimse).
hamil * Elinde bulunduran, üzerinde taşıyan.
* Destek, bindi.
hamil olmak * üzerinde bulundurmak, taşımak.
hamile * Gebe, yüklü, aylı.
hamilelik * Gebelik.
* Hamile elbisesi.
hamilen * Üzerinde taşıyarak.
hamilikart * Tavsiye edildiği yazılıkartı, pusulayıtaşıyan kimse.
haminne * Yaşlıve saygıduyulan kadınlara verilen unvan.
hamisiz * Koruyucusu, kayıranı olmayan.
hamiş * Mektup kâğıdının boş bir yerine yazılan ek düşünce, çıkma, not (post scriptum).
hamiyet * Bir insanın yurdunu, ulusunu ve ailesini koruma çabası.
hamiyetli * Hamiyeti olan.
hamiyetperver * Hamiyetli, hamiyet sahibi.
hamiyetperverlik * Hamiyet sahibi olma.
hamiyetsiz * Hamiyeti olmayan.
hamiyetsizlik * Hamiyetsiz olma durumu.
hamla * Küreklerin bir kez suya daldırılıp çıkarılması.
* Bu biçimde sandalın aldığıyol.
* Kıçtan birinci oturak.
hamlacı * Büyük sandal ve kayıklarda kıçtan birinci oturakta kürek çeken kimse.
hamlaç * Üfleç.
hamlama * Hamlamak.
* Çini toprağından yapılmışnesnelerin ilk pişirilişi.
* Bu pişirmenin yapıldığıfırın bölümü.
hamlamak * Uzun zaman idman yapmamak, hareket etmemek yüzünden gücünü veya çevikliğini yitirmek.
hamlaşma * Hamlaşmak durumu.
hamlaşmak * Hamlamak durumu.
hamle * İleri atılma, atılım.
* Saldırış, savlet.
* Satrançta ve damada taşsürme işi.
* Atak (II).
hamle etmek (veya yapmak) * atılmak, saldırmak.
* önemli bir işe girişmek, bir işte başarı sağlamak için çaba harcamak.
hamleci * Atılımcı.
hamletme * Hamletmek işi.
hamletmek * Bir sebebe yüklemek, yormak.
hamlık * Ham olma durumu.
* İdmansızlık.
hamse * Divan edebiyatında beşmesnevînin bir araya gelmesinden oluşan eser.
hamsi * Hamsigillerden, Akdeniz, Karadeniz ve BatıAvrupa kıyılarında avlanan, 10-12 cm boyunda, ince uzun bir
balık (Engraulis encrasicholus).
hamsi buğulama * Hamsinin fırında pişirilen yemeği.
hamsi çorbası * Hamsi ile yapılan çorba.
hamsigiller * Kemikli balıkların hamsi, ringa, sardalye, tirsi balıklarını içine alan bir familyası.
hamsikuşu * Baharat, un ve yumurtaya bulanarak yapılan hamsi tavası.
hamsili pilâv * Hazırlanan iç pilâvın üzerine ayıklanıp temizlenmişhamsilerin konulmasıve fırında pişirilmesiyle yapılan
bir tür pilâv.
hamsin * Erbainden sonra gelen, 31 ocakta başlayan elli günlük kışdönemi.
hamt * Tanrı’ya şükretme.

Bir yanıt yazın