Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 58

ithalâtçılık * İthalatla uğraşma, dışülkelerden mal satın alma veya getirme işi. itham * Suçlama, suçlu görme. itham etmek (veya ithamda bulunmak) * suçlamak, suçlu görmek. ithamname * Suçlama yazısı. iti * İtici güç, ilham verici. iti öldürene sürükletirler * çığırından çıkmışolan bir işin düzeltilmesi, bu işe yol açan kimseye düşer. itibar * Saygı görme, değerli, […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 51

iş birliği yapmak * amaç ve çıkarları bir olanlarca çalışma ortaklığıkurulmak. iş birlikçi * Herhangi bir alanda çıkar sağlama amacını güden kimse veya kuruluşlarla ilişki kuran (kimse, kuruluşvb.). iş birlikli * İş birliği ile, ortaklaşa yapılan. iş bitirmek * bir işi iyi bir sonuca ulaştırmak. iş bölümü * Bir işi, iki veya daha çok kişi […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 46

istavroz * Haç.* Sıhhî tesisatta kullanılan dört girişli bağlantı borusu. istavroz çıkarmak * Bkz. haç çıkarmak. istediği gibi at koşturmak (düz oynatmak) * keyfince, istediği gibi davranmak. istek * Bir şeye duyulan eğilim, arzu.* Yerine getirilmesi (başkasından) istenilen şey, talep.* İstek ve niyet kavramıveren isteme kipi.Türkçede bu kip fiil kök veya gövdesine -a/-e eki getirilerekkurulur.* […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 47

isteyiş * İstemek işi veya biçimi. istiane * Yardım isteme. istiane etmek * yardım istemek. istiap * (içine) Alma, (içine) sığdırma. istiap etmek * içine almak, sığdırmak. istiap haddi * Deniz, kara ve hava taşıtlarının yük ve yolcu miktarlarını belirleyen sınır. istiare * Ödünç, borç veya eğreti alma, ödünçleme, metafor.* Bir şeyi anlatmak için ona […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 48

istihare * Bir inanışa göre, girişilecek bir işin hayırlı olup olmadığınırüyadan anlamak için abdest alıp dua okuyarakuyuma. istihareye yatmak * girişilecek bir işin hayırlı olup olmadığınırüyadan anlamak için abdest alıp dua okuyarak uyumak. istihbar * Haber ve bilgi alma. istihbar etmek * haber almak, duymak, öğrenmek. istihbarat * Yeni öğrenilen bilgiler, haberler.* Bilgi toplama, haber […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 49

istilâcılık * İstilâcı olma durumu. istilzam * Gerektirme, gerekme. istilzam etmek * gerekli bulmak. istim * İslim. istim arkadan gelsin * önce istenilen işyapılsın, gereken şartlar sonradan yerine getirilsin. istim üstünde olmak * (buharla işleyen araçlar için) kalkmaya hazır duruma gelmek. istimal * Kullanma. istimal etmek * kullanmak. istimara * Ölçme, değerlendirme.* Bir kabın hacmini […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 50

istisna * Bir kimse veya bir şeyi benzerlerinden ayrıtutma.* Genelden ayrı, kural dışı olma, ayrıklık.* Ayrıtutulan kimse veya şey. istisna etmek * ayırmak. istisnaî * Benzerlerine uymayan, kural dışı olan, ayrıklı. istisnasız * İstisnası olmadan, ayrıksız, ayrıcasız, bilâistisna. istişare * Danışma. istişare etmek * danışmak. istişare heyeti * Danışma kurulu. istitrat * Söz arasında, sırası […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 41

irdeleme * İrdelemek işi. irdelemek * Bir konunun incelenmesi ve eleştirilmesi gereken bütün yönlerini birer birer incelemek, araştırmak, tetkikve tetebbu etmek, mütalâa etmek. irfan * Bilme, anlama, sezme, kültür.* Gerçeğe ulaştırıcı güçlü seziş, varış, varışlılık. iri * Olağandan daha hacimli, olağanıaşan büyüklüğü olan. iri iri * büyük, çok iri. iri kıyım * İri kıyılmış.* İri […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 42

irtica * Gericilik. irticaî * Gericilikle ilgili gerici (davranış, tutum). irtical * Bir manzumeyi veya sözü birdenbire düşünmeden, içine doğduğu gibi söyleme, doğaç. irticalen * İçine doğduğu gibi söyleyerek, doğaçtan. irtifa * Yükseklik.* Yükselti. irtifak * Dayanma. irtifak hakkı * Başkasının arsa, yol, bahçe gibi taşınmaz bir malından belirli bir yolda yararlanma hakkı. irtihal * […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 43

isimden türeme isim * İsim kökünden yapım ekleriyle türetilen isim gövdesi: Ev-cil, göz-cü-lük vb. isimlendirme * İsimlendirmek işi. isimlendirmek * Adlandırmak, ad koymak. isimli * Adı olan, ad almış. isimlik * İsmin yazıldığıplâketin konulduğu yer. isimsiz * Adı olmayan, ad almamış.* Yaptığı iş bilinmesine karşılık kendi bilinmeyen, adsız. iskalârya * Çarmıhların halat basamakları. iskambil * […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 44

İslâmî * İslâm diniyle ilgili olan. İslâmiyet * Hz. Muhammed’in yaydığıdin, Müslümanlık. İslâmlaşma * İslâmlaşmak işi. İslâmlaşmak * Müslüman olmak. İslâmlaştırma * Müslüman olmasını sağlama. İslâmlaştırmak * Müslüman yapmak. İslâmlık * Müslümanlık. İslâv * Slav. İslâvca * Slavca. İslâvcılık * Slavcılık. İslâvist * Slavist. İslâvistik * Slavistik. İslâvlaştırmak * Slavlaştırmak. isleme * İslemek işi. islemek […]

Kategoriler
İ SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük İ Sayfa 45

ispatlamak * Kanıtlamak.* Tanıtlamak. ispatlanış * İspatlanmak işi veya biçimi. ispatlanma * İspatlanmak işi. ispatlanmak * Tanıtlamak işi yapılmak, tanıtlanmak. ispatlayış * İspatlamak işi veya biçimi. ispatlı * Tanıtlanmış. ispatlışahitli * Gerçek yönü gösterilen, tanıtlıve kanıtlı. ispazmoz * Bkz. spazm. ispenç * Bodur bir cins horoz veya tavuk.* Tarımla uğraşan Hristiyan uyruktan alınan bir tür […]