Kategori: Genel

  • 883 – Come Mai İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    883 – Come Mai İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Le notti non finiscono
    – Geceler bitmiyor
    All’alba nella via
    – Sokakta şafakta
    Le porto a casa insieme a me
    – Benimle eve götürürüm
    Ne faccio melodia
    – Bunun melodisini yapıyorum
    E poi mi trovo a scrivere
    – Ve sonra kendimi yazarken buluyorum
    Chilometri di lettere
    – Harflerin kilometre
    Sperando di vederti ancora qui
    – Seni burada tekrar görmeyi umuyorum

    Inutile parlarne, sai
    – Bunun hakkında konuşmaya gerek yok, biliyorsun
    Non capiresti mai
    – Asla anlayamazsın
    Seguirti fino all’alba e poi
    – Şafağa kadar seni takip et ve sonra
    Vedere dove vai
    – Nereye gittiğine bak
    Mi sento un po’ bambino, ma
    – Biraz çocukça hissediyorum, ama
    Lo so, con te non finirà
    – Biliyorum, seninle bitmeyecek.
    Il sogno di sentirsi dentro un film
    – Bir filmin içinde hissetme hayali

    E poi all’improvviso
    – Ve sonra aniden
    Sei arrivata tu
    – Burada olduğun için.
    Non so chi l’ha deciso
    – Buna kimin karar verdiğini bilmiyorum.
    M’hai preso sempre più
    – Beni daha fazla aldın
    Una quotidiana guerra
    – Günlük bir savaş
    Con la razionalità
    – Rasyonellik ile
    Ma va bene purché serva
    – Ama gerekli olduğu sürece sorun değil
    Per farmi uscire
    – Beni çıkarmak için

    Come mai
    – Nasıl oluyor da
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per fare questo a me?
    – Bunu bana yapmak için mi?
    Notti intere ad aspettarti
    – Bütün geceler seni bekliyor
    Ad aspettare te
    – Seni bekliyorum

    Dimmi come mai
    – Bana nedenini söyle
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per farmi stare qui?
    – Burada kalmamı sağlamak için mi?
    Qui seduto in una stanza
    – Burada bir odada oturuyor
    Pregando per un sì
    – Evet için dua etmek

    Gli amici se sapessero
    – Arkadaşlar bilselerdi
    Che sono proprio io
    – Sadece ben olduğumu
    Pensare che credevano
    – İnandıklarını düşünüyor
    Che fossi quasi un Dio
    – Neredeyse bir Tanrı olduğumu
    Perché non mi fermavo mai
    – Çünkü hiç durmadım
    Nessuna storia inutile
    – İşe yaramaz bir hikaye yok
    Uccidersi d’amore
    – Kendini sevgiyle öldürmek
    Ma per chi?
    – Ama kimin için?

    Lo sai, all’improvviso
    – Bilirsin, aniden
    Sei arrivata tu
    – Burada olduğun için.
    Non so chi l’ha deciso
    – Buna kimin karar verdiğini bilmiyorum.
    M’hai preso sempre più
    – Beni daha fazla aldın
    Una quotidiana guerra
    – Günlük bir savaş
    Con la razionalità
    – Rasyonellik ile
    Ma va bene purché serva
    – Ama gerekli olduğu sürece sorun değil
    Per farmi uscire
    – Beni çıkarmak için

    Come mai
    – Nasıl oluyor da
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per fare questo a me?
    – Bunu bana yapmak için mi?
    Notti intere ad aspettarti
    – Bütün geceler seni bekliyor
    Ad aspettare te
    – Seni bekliyorum

    Dimmi come mai
    – Bana nedenini söyle
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per farmi stare qui?
    – Burada kalmamı sağlamak için mi?
    Qui seduto in una stanza
    – Burada bir odada oturuyor
    Pregando per un sì
    – Evet için dua etmek

    Dimmi come mai
    – Bana nedenini söyle
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per fare questo a me?
    – Bunu bana yapmak için mi?
    Notti intere ad aspettarti
    – Bütün geceler seni bekliyor
    Ad aspettare te
    – Seni bekliyorum

    Dimmi come mai
    – Bana nedenini söyle
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per farmi stare qui?
    – Burada kalmamı sağlamak için mi?
    Qui seduto in una stanza
    – Burada bir odada oturuyor
    Pregando per un sì
    – Evet için dua etmek

    Dimmi come mai
    – Bana nedenini söyle
    Ma chi sarai
    – Ama sen kim olacaksın
    Per farmi stare qui?
    – Burada kalmamı sağlamak için mi?
    Qui seduto in una stanza
    – Burada bir odada oturuyor
    Pregando per un sì
    – Evet için dua etmek
  • אגם בוחבוט – כל העולם İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    אגם בוחבוט – כל העולם İbranice Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    ואהבו אותך לפניי
    – Ve benden önce seni sevdim
    אולי בטירוף, אולי בשפיות
    – Belki delice, belki akıl sağlığı
    ואולי לא קרוב למה שאני בכלל מדמיין
    – Ve belki de hayal ettiğime bile yakın değil.

    והיו לך אהבות
    – Ve aşkların vardı
    אולי נשארו, אולי זמניות
    – Belki sol, belki geçici
    ואולי לא נשאר לי משהו מקורי לומר לך
    – Ve sana söyleyecek orijinal bir şeyim kalmayabilir.

    כי שמעת כבר הכל
    – Çünkü hepsini daha önce duymuştun.
    והשפתיים שלך מכירות גם טעם אחר
    – Ve dudakların da farklı bir lezzet biliyor.
    ויאללה גם הגוף
    – Ayrıca vücut
    זה שורט לי את הלב
    – Kalbimi çiziyor
    כי לפני שבאתי
    – Çünkü ben gelmeden önce
    עבר עלייך עולם שלם
    – Bütün bir dünya yaşadın.
    ואילו אני, כשפגשתי אותך
    – Oysa ben, seninle tanıştığımda
    הפכת להיות לי כל העולם
    – Bütün dünya bana dönüştün.

    וזה אני שהתרגל
    – Var kullanılan ve benim
    לייבש לבבות
    – Kuru kalpler
    להמציא קלישאות
    – Klişeleri icat etmek
    ואיך כשאת באת
    – Ve ne zaman geldin
    פתאום הראש שלי רק חושב
    – Aniden kafam sadece düşünüyor

    על מה לחשו לך בלילות
    – Geceleri sana ne fısıldadılar
    אולי נחמה, אולי גסויות
    – Belki teselli, belki müstehcenlik
    בכל פעם שאני מטייל בך כמעט ונוגע
    – Her yürüdüğümde neredeyse dokunuyorsun
    תדעי שאני מת
    – Ölü olduğumu biliyorum

    כי שמעת כבר הכל
    – Çünkü hepsini daha önce duymuştun.
    והשפתיים שלך מכירות גם טעם אחר
    – Ve dudakların da farklı bir lezzet biliyor.
    ויאללה גם הגוף
    – Ayrıca vücut
    זה שורט לי את הלב
    – Kalbimi çiziyor
    כי לפני שבאתי
    – Çünkü ben gelmeden önce
    עבר עלייך עולם שלם
    – Bütün bir dünya yaşadın.
    ואילו אני, כשפגשתי אותך
    – Oysa ben, seninle tanıştığımda
    הפכת להיות לי כל העולם
    – Bütün dünya bana dönüştün.

    ואולי לא נשאר לי משהו מקורי לומר לך
    – Ve sana söyleyecek orijinal bir şeyim kalmayabilir.
    כי שמעת כבר הכל
    – Çünkü hepsini daha önce duymuştun.
    והשפתיים שלך מכירות גם טעם אחר
    – Ve dudakların da farklı bir lezzet biliyor.
    ויאללה גם הגוף
    – Ayrıca vücut
    זה שורט לי את הלב
    – Kalbimi çiziyor
    כי לפני שבאתי
    – Çünkü ben gelmeden önce
    עבר עלייך עולם שלם
    – Bütün bir dünya yaşadın.
    ואילו אני, כשפגשתי אותך
    – Oysa ben, seninle tanıştığımda
    הפכת להיות לי כל העולם
    – Bütün dünya bana dönüştün.
  • 林俊杰 – 不潮不用花钱 İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    林俊杰 – 不潮不用花钱 İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Ah ah ah
    – Ah ah ah
    Come on
    – Haydi
    Hey Greedy don’t fret
    – Hey açgözlü endişelenme
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    You name it I have it
    – Adını Sen Koy bende var
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    左左左左偏左就用左手
    – 左左左左偏左就用左手
    生活就不用想太多
    – 生活就不用想太多
    怦怦怦怦心动
    – 怦怦怦怦心动
    张开眼睛
    – 张开眼睛
    就记得当下的 强烈
    – 就记得当下的 强烈
    有时灵光一闪而过
    – 有时灵光一闪而过
    牛顿也吃苹果
    – 牛顿也吃苹果
    我的念头不太啰唆
    – 我的念头不太啰唆
    限时间能入座
    – 限时间能入座
    请你
    – 请你
    不要到处叩叩
    – 不要到处叩叩
    潮流需要抠抠
    – 潮流需要抠抠
    不小心就没抠抠
    – 不小心就没抠抠
    用力到处扣扣
    – 用力到处扣扣
    花掉所有抠抠
    – 花掉所有抠抠
    钱买不到绝活
    – 钱买不到绝活
    你说听说听说你听谁说
    – 你说听说听说你听谁说
    跟着乱走闹哄哄
    – 跟着乱走闹哄哄
    通通通通普通普通
    – 通通通通普通普通
    如果不懂
    – 如果不懂
    不要随便拒绝
    – 不要随便拒绝
    有时灵光一闪而过
    – 有时灵光一闪而过
    牛顿也吃苹果
    – 牛顿也吃苹果
    我的念头不太啰唆
    – 我的念头不太啰唆
    限时间能入座
    – 限时间能入座
    请你
    – 请你
    不要到处叩叩
    – 不要到处叩叩
    潮流需要抠抠
    – 潮流需要抠抠
    不小心就没抠抠
    – 不小心就没抠抠
    用力到处扣扣
    – 用力到处扣扣
    花掉所有抠抠
    – 花掉所有抠抠
    钱买不到绝活
    – 钱买不到绝活
    Little chick having chips on my sofa
    – Küçük civciv sahip olan cips üzerinde benim kanepe
    Bearbricks take a shit on my sofa
    – Bearbricks almak bir bok üzerinde benim kanepe
    Smudge babies lying on my sofa
    – Kanepemde yatan bebekleri lekeleyin
    Neighborhoods and kiks singing sofa
    – Mahalleler ve kiks şarkı kanepe
    Little chick having chips on my sofa
    – Küçük civciv sahip olan cips üzerinde benim kanepe
    Bearbricks take a shit on my sofa
    – Bearbricks almak bir bok üzerinde benim kanepe
    Smudge babies lying on my sofa
    – Kanepemde yatan bebekleri lekeleyin
    Hey Greedy don’t fret
    – Hey açgözlü endişelenme
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    You name it I have it
    – Adını Sen Koy bende var
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    请你不要到处叩叩
    – 请你不要到处叩叩
    潮流需要抠抠
    – 潮流需要抠抠
    不小心就没抠抠
    – 不小心就没抠抠
    用力到处扣扣
    – 用力到处扣扣
    花掉所有抠抠
    – 花掉所有抠抠
    钱买不到绝活
    – 钱买不到绝活
    Yeah yeah yeah yeah
    – Evet Evet Evet Evet
    Hey Greedy don’t fret
    – Hey açgözlü endişelenme
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    You name it I have it
    – Adını Sen Koy bende var
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    Hey Greedy don’t fret
    – Hey açgözlü endişelenme
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    You name it I have it
    – Adını Sen Koy bende var
    What you see is what you get
    – Ne görmek ne olsun
    喔噢 扣扣 扣扣 喔噢
    – 喔噢 扣扣 扣扣 喔噢
  • УННВ – Всё будет хорошо Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    УННВ – Всё будет хорошо Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Э мужик?
    – Ah, dostum?
    Мужик, всё будет хорошо, я те говорю
    – Dostum, her şey iyi olacak, ben olanları söylüyorum
    Ща, мы сделаем кое-че, и все будет именно так как ты и хотел
    – Bir şey yapacağız ve tam istediğin gibi olacak.

    Всё будет хорошо
    – Her şey iyi olacak
    Нас поменяют местами, я от стыда не умираю
    – Yer değiştirecekler, utanmadan ölmeyeceğim.
    Знаю, делаю, хуи пинаю, уличное воспитание
    – Biliyorum, yapıyor, sik tekme, sokak eğitimi
    Ты избегай со мной свидания
    – Benimle çıkma.
    Всё будет хорошо пока ты будешь без сознания
    – Baygın olduğun sürece her şey yoluna girecek.
    Наша команда на заданиях, в здании без опоздания
    – Ekibimiz görevlerde, gecikmeden binada
    Где всем пизда, я импресарио
    – Nerede herkes amcık, ben impresario
    Вы не МСи, вы бабки на базаре, йоу
    – Sen msi değilsin, sen pazardaki büyükannesin, yo
    Всё будет хорошо, у вас у всех один заеб
    – Her şey iyi olacak, hepiniz bir zaeb var
    Для всех и каждого из долбоебов
    – Herkes ve her biri için
    Умер хип-хоп, для вас для всех будет хорошо, бонжорно
    – Hip-hop öldü, herkes için iyi olacak, bonjorno
    Всё, будет хорошо, ведь ты почетный чёрт
    – Her şey iyi olacak, çünkü sen onurlu bir lanetsin
    А я иду, и курю, и не думал ни о чём
    – Ve ben gidip sigara içiyorum ve hiçbir şey düşünmedim
    И не огорчен, лишь бы был мой, коллектив сплочен
    – Ve üzgün değil, sadece benim olsaydı, takım uyumlu
    Не торчали кто на чём, и всё будет хорошо
    – Kim ne üzerinde sopa değil, ve her şey iyi olacak
    Вот я о чём
    – İşte ben hakkında daha

    Всё будет хорошо, труп твой бледно-жёлтый
    – Her şey yoluna girecek, cesedin soluk sarı
    Ты затираешь мне за жизнь, да пошел ты
    – Hayatımı mahvediyorsun, siktir git.
    Всё будет хорошо, когда приедет порошок
    – Toz geldiğinde her şey iyi olacak
    Найдешь себя лежащим заглянув в чёрный мешок
    – Siyah bir çuvalın içine bakarken kendini yatarken bulursun
    Всё будет хорошо, что в этом ты нашел?
    – Her şey yoluna girecek, ne buldun?
    Что видел в зазеркалье, прячешь то под капюшон
    – Aynada ne gördüm, kaputun altında saklıyorsun
    Всё будет хорошо, куда бы ты не шел
    – Nereye gidersen git her şey yoluna girecek.
    Твои демоны устроют тебе пламенное шоу
    – Şeytanların sana ateşli bir gösteri düzenleyecek.
    Всё будет хорошо, зимой тепло в подъезде
    – Her şey iyi olacak, kışın girişte sıcak
    Где ты вмазанный хуеешь, то мозги твои в отъезде
    – Nerede siktiğimin sırılsıklamı, o zaman beynin uzakta
    Всё будет хорошо, ведь ты же знаешь
    – Her şey yoluna girecek, biliyorsun.
    Тебя кинут за дозняк все те кому ты доверяешь
    – Güvendiğin herkes seni dozajdan atacak.
    Всё будет хорошо, люди любят есть говно
    – Her şey yoluna girecek, insanlar bok yemeyi sever
    Пить говно, и жить говном, сами уж говно давно
    – Bok içmek ve bok yaşamak, uzun zaman önce bok
    Всё будет хорошо, в глазах видна еще надежда
    – Her şey iyi olacak, gözlerinde hala umut var
    Пьяная, отыняясь где-то приуныла между
    – Sarhoş, tozlaşma arasında bir yere sıkışmış

    Всё будет хорошо, тебя свои пырнут ножом
    – Her şey iyi olacak, seni kendi пырнут bıçak
    Если ты болен на голову – значит вооружен
    – Eğer hasta baş-o zaman silahlı
    Наша музыка рождаясь сразу лезет на рожон
    – Bizim müzik doğumlu ‘ de beladan uzak duruyor
    Обладающий богатством удовольствия лишен
    – Olan zenginlik, zevk yoksun
    Всё будет хорошо, тебя найдут за гаражом
    – Her şey yoluna girecek. seni garajın arkasında bulacaklar.
    Что испытывает бомж когда его зовут бомжом?
    – Bir evsiz ona evsiz dediğinde ne hisseder?
    Завтра станет лучше, но, солнце так и не взошло
    – Yarın daha iyi olacak ama güneş doğmadı.
    А я будто бы в Марселе под французов на пежо
    – Marsilya’da peugeot’ta Fransızlar gibiydim.
    Всё будет хорошо, в строгом костюме ты смешон
    – Her şey iyi olacak, sıkı bir takım elbise içinde gülünç
    Пижаму перед сном натянет на себя пижон
    – Yatmadan önce pijama dostum kendini çeker
    Вы снова перепутали тампон и боевой патрон
    – Tampon ve savaş kartuşunu tekrar karıştırdınız mı
    Используешь ли ты гандон когда ебешь закон?
    – Yasaları sikerken hıyar mı kullanıyorsun?
    Всё будет хорошо, а если нет мы подождем
    – Her şey iyi olacak, ve değilse bekleyeceğiz
    Мои стихи как жирный в белой майке под дождём
    – Yağmurda beyaz t-shirt şişman olarak benim şiirler
    Тут виноватых нет, каждый невинно осужден
    – Burada suçlu yok, herkes masum bir şekilde mahkum edildi
    И каждый раб по сути себя чувствует вождём
    – Ve her köle aslında bir lider gibi hissediyor
  • ضياء السفير – مارايد ارجع الك Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    ضياء السفير – مارايد ارجع الك Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    مابيها معنى تغيب تنساني أكبر عيب
    – Mabiha anlamı yokluk beni unut en büyük kusur
    موقتلي ماعوفك وعد لو هسه روحي تغيب …
    – Ruhumun tıslaması yoksa, zamanım senin sözün değil …
    كلش هوايه تعذبت وهوايه انت قصرت من رحت لا متوفقت مثلك منين اجيب
    – İşkence görmüş bir hobi ve hobi olarak, sizin gibi onaylanmamış bıraktıklarınızdan kısa düştünüz.
    مارايد ارجع الك مارجع الخوان
    – Maraid, sana geri dön. Juan’a geri dön.
    اي ادري مني السبب تصورتك انته انسان شيصير بيك اكثر بعد
    – Neden daha çok gagalayan biri olduğunu düşündüğümü bilmiyorum.
    ماتسمع الكلمة ابد لتفكر الحبي ترد خاف احجي فدشي عيب …
    – Aşkımı düşünecek kelimeyi asla duymazsın …
    كلش هوايه تعذبت وهوايه انته قصرت من رحت لا ماتوفقت مثلك منين اجيب
    – Eziyet ettiğin her hobi ve kısa düştüğün bir hobi.
  • Один в каное – Будь мені кимось Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Один в каное – Будь мені кимось Rusça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Будь мне кем-то, будь мне
    – Bana biri ol, ben ol
    Только не якорем или маяком
    – Sadece bir çapa veya deniz feneri değil
    Слова донесут суть
    – Kelimeler özü iletecek
    Я стану мягче
    – Daha yumuşak olacağım.
    Стань мне кем-то, стань
    – Biri ol, biri ol
    Кого мне будет достаточно
    – Kim benim için yeterli olacak
    Чтобы спокойно дожить до ста
    – Sakince yüz kadar yaşamak için
    Я-не атомная станция
    – Ben nükleer santral değilim.
    Я-квартира полупустая
    – Ben yarı boş bir daireyim.
    Люстра-Франция
    – Avize-Fransa
    И я под ней проста
    – Ve ben onun altında basit
    Блестящая, но не глянцевая
    – Parlak ama parlak değil
    Без потолка, без пола
    – Tavan yok, zemin yok
    Жду тебя на паркете
    – Seni parke üzerinde bekliyorum
    Дома, дома, дома.
    – Ev, Ev, Ev.

    Тушите, пора
    – Söndürün, zamanı geldi.
    Несите торт
    – Pastayı taşı
    Кричите Ура
    – Alkış Çığlık
    Мой черный эскорт мчит меня
    – Siyah eskortum beni yarışıyor
    Из пункта Б в пункт А
    – B noktasından A noktasına
    Никаких игр
    – Oyun yok
    Я проста как молоко
    – Süt kadar basitim.
    У меня сильная правая
    – Güçlü bir sağım var
    Но слабая левая рука
    – Ama zayıf sol el
    Немного дали по голове
    – Biraz kafa verdi
    И сказали:Гори”!
    – Ve dediler ki:Gori”!
    Я и горю
    – Yanıyorum.
    Я такая
    – Ben böyleyim.

    Будь мне кем-то, будь
    – Bana biri ol, ol
    Тем, кого так быстро не заберут
    – Bu kadar çabuk alınmayanlara.
    Сильнее, чем обида, больше чем влечение
    – Kızgınlık daha güçlü, cazibe daha fazla
    Будь сейчас, а не
    – Şimdi ol, değil
    Потом, потом
    – Sonra, sonra
    Иди со мной одной дорогой
    – Benimle aynı yoldan gel
    Иди
    – Git
    Подними бунт, подними восстание
    – Ayaklanmayı Kaldır, ayaklanmayı Kaldır
    Под лозунгами – ты последняя
    – Sloganlar altında-sen sonuncusun
    Ты точно последняя
    – Kesinlikle sonuncusun.

    Тушите, пора
    – Söndürün, zamanı geldi.
    Несите торт
    – Pastayı taşı
    Кричите Ура
    – Alkış Çığlık
    Мой черный эскорт мчит меня
    – Siyah eskortum beni yarışıyor
    Из пункта Б в пункт А
    – B noktasından A noktasına
    Никаких игр
    – Oyun yok
    Я проста как молоко
    – Süt kadar basitim.
    У меня сильная правая
    – Güçlü bir sağım var
    Но слабая левая рука
    – Ama zayıf sol el
    Немного дали по голове
    – Biraz kafa verdi
    И сказали:Гори”!
    – Ve dediler ki:Gori”!
    Я и горю
    – Yanıyorum.
    Я такая
    – Ben böyleyim.
  • พุ่มพวง ดวงจันทร์ – วอนลมฝากรัก Taylandça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    พุ่มพวง ดวงจันทร์ – วอนลมฝากรัก Taylandça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    ยามลมโชยมา พาใจหน่วงหนัก
    – Guard breeze aklını almak için gel geciktirici ağır
    คิดถึงรัก ครั้งก่อนนั้นเคยรัญจวน
    – Hiç duyumsal önce aşk hakkında düşünün
    ก่อนเราอยู่เคียงกัน
    – Yan yana olmadan önce
    เคยสุขเคยสันต์ชิดเชยชวน
    – Her zaman mutlu, her zaman. hizalanmış Chuck Chuan
    ห่างไกลสุดคร่ำครวญ
    – Şimdiye kadar en iyi inilti.
    หนาวลมกลับหวนรักไกลกัน
    – Kış rüzgar geri yüzük aşk uzak ayrı
    คำรำพัน ฉันยังคงจำ
    – Kelime şap hala hatırlıyorum
    รัก รัก รัก ใครฝากคำไว้จำนรรจ์
    – Aşk aşk aşk kelimeleri bırakın. unutmayın, Kulübeye eşdeğerdir
    แต่คุณกลับลืมคำ
    – Ama kelimeleri unuttun.
    ไม่จดไม่จำ ช้ำใจพลัน
    – Listelenen değil akut zarar hatırlamıyorum
    คอยทุกข์คืนวัน
    – Sorunlu görünüyor, gece, gündüz,
    เวียนเปลี่ยนผันเหมันต์คอย
    – Viyana kış günü dönüyor
    นอนยังละเมอ เธออยู่หนใด
    – Olduğun gibi uyu.

    วอนลมจ๋า พัดพาคู่รักของข้าคืน
    – Won benim gece borne borne borne çiftler
    จำทนฝืนนอนสะอื้นหนาวทรวงใน
    – Reluctanceนน isteksizlik içinde hıçkırarak kış Bakanlığı uyku
    ลา ลา ล้า. ลา ล้า. ลา ล้า. ลา ล้า
    – La yorgunluk. La yorgunluk. La yorgunluk. La.
    อยู่แห่งไหน หรือลืมคู่ใจคนเก่าก่อน
    – Nasıl ya da daha önce güvenilir yaşlı adamı unut
    ลมยังครางครวญ พาใจป่วนปั่น
    – Rüzgar, inilti ve zihin alarak inilti mindนนนนนนน
    หนาว หนาว หนาว คราก่อนนั้นฉันเคียงนอน
    – Kış kış kış Savaşı bundan önce ben yan uyku
    อกพี่ป้องกันลม
    – Rüzgarı engelliyorum
    เคยสุขเคยสมแสนอาวรณ์ใจร้อนร้อน
    – Her zaman mutlu, her zaman. อาวรณ์ bir sabırsız, sıcak
    นอนกอดหมอนอยู่เดียวดาย
    – Tek başına yastık kaşık.
    จงเอ็นดูใจ… ใครเฝ้า… หลงคอย
    – Zhong aklını çeldi… Kimse… Çarpıcı fırsatlar

    วอนลมจ๋า พัดพาคู่รักของข้าคืน
    – Won benim gece borne borne borne çiftler
    จำทนฝืนนอนสะอื้นหนาวทรวงใน
    – Reluctanceนน isteksizlik içinde hıçkırarak kış Bakanlığı uyku
    ลา ลา ล้า. ลา ล้า. ลา ล้า. ลา ล้า
    – La yorgunluk. La yorgunluk. La yorgunluk. La.
    อยู่แห่งไหน หรือลืมคู่ใจคนเก่าก่อน
    – Nasıl ya da daha önce güvenilir yaşlı adamı unut
    ลมยังครางครวญ พาใจป่วนปั่น
    – Rüzgar, inilti ve zihin alarak inilti mindนนนนนนน
    หนาว หนาว หนาว คราก่อนนั้นฉันเคียงนอน
    – Kış kış kış Savaşı bundan önce ben yan uyku
    อกพี่ป้องกันลม
    – Rüzgarı engelliyorum
    เคยสุขเคยสมแสนอาวรณ์ใจร้อนร้อน
    – Her zaman mutlu, her zaman. อาวรณ์ bir sabırsız, sıcak
    นอนกอดหมอนอยู่เดียวดาย
    – Tek başına yastık kaşık.
    จงเอ็นดูใจ… ใครเฝ้า… หลงคอย
    – Zhong aklını çeldi… Kimse… Çarpıcı fırsatlar
  • มิณทร์ – รักแล้วไปไหน Taylandça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    มิณทร์ – รักแล้วไปไหน Taylandça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    ฉันเพิ่งรู้ยังมีที่ที่หนึ่ง ซึ่งตัวฉันไม่เคยได้ไป
    – Sadece asla gidemeyeceğim bir yer olduğunu biliyorum.
    และเป็นโลกที่ฉันไม่เข้าใจ มันเป็นโลกของคนรักกัน
    – Ve anlamadığım bir dünya olarak, bu bir aşk dünyası
    ไม่รู้เลยว่าตรงนั้น มันหน้าตายังไง
    – Nasıl göründüğünü bilmiyordum.
    ถ้าไม่รักใครเลยสักคนหนึ่ง เมื่อไหร่ฉันจึงจะได้ไป
    – Eğer kimseyi sevmiyorsan. oraya vardığımda
    และไม่รู้มันใกล้หรือมันไกล อยู่ที่ไหนลองไปสักที
    – Ve gittiğimiz yere yakın ya da uzak değil.
    อยากรู้ในคำตอบนี้ แล้วไม่รู้ว่าเธอเธออยากรู้มะ
    – Buna cevap olarak bilmek istiyorum, ve ben onu bilmiyordum, o anne bilmek istedim
    ฉันไม่รู้ว่ารัก รักแล้วต้องไปที่ไหนกัน
    – Bilmiyorum, aşk, aşk ve sonra gitmek zorunda mısın?
    รักครั้งแรกอย่างฉันยังมองทางไปไม่เห็นเจอ
    – İlk aşk, ben de görmek için bakmak
    เที่ยวล่องลอยแอบเหงาใจ อยู่ใกล้เธอช่วยรู้ตัวสักที
    – Drift’i gizlice yalnız, yardımının yanında, bilinçli olarak al.
    โลกของคนมีรัก จะจบด้วยสุขหรือทุกข์ใจ
    – Aşk dünyası mutlu ya da mutsuz bir şekilde sona erer.
    ทฤษฎีเล่มไหน จะมายืนยันไม่เห็นมี
    – Orada onaylamak için gelecek bir teori kitabı
    ถ้าปลายทางคือหัวใจ เธอคนนี้ ฉันคงขึ้นสวรรค์
    – Hedef onun kalbi olsaydı, bu kişi cennette olurdum
    ที่วันนี้ยังคงค้นหาอยู่ แต่ก็รู้เธอเป็นเหมือนกัน
    – Bugün hala arıyorum, ama onun da öyle olduğunu biliyorum.
    ถ้าเห็นฉันแล้วใจของเธอสั่น แบบที่มันแทบหยุดหายใจ
    – Eğer beni görürsen ve sonra zihni titrerse, neredeyse nefes almayı bıraktı.
    ถ้าฉันคิดที่จะไปแล้วเธอเองจะไปไปกับฉันมะ
    – Eğer gidecek olsaydım, o zaman benimle gidebilirdi anne
    ฉันไม่รู้ว่ารัก รักแล้วต้องไปที่ไหนกัน
    – Bilmiyorum, aşk, aşk ve sonra gitmek zorunda mısın?
    รักครั้งแรกอย่างฉันยังมองทางไปไม่เห็นเจอ
    – İlk aşk, ben de görmek için bakmak
    เที่ยวล่องลอยแอบเหงาใจ อยู่ใกล้เธอช่วยรู้ตัวสักที
    – Drift’i gizlice yalnız, yardımının yanında, bilinçli olarak al.
    โลกของคนมีรัก จะจบด้วยสุขหรือทุกข์ใจ
    – Aşk dünyası mutlu ya da mutsuz bir şekilde sona erer.
    ทฤษฎีเล่มไหน จะมายืนยันไม่เห็นมี
    – Orada onaylamak için gelecek bir teori kitabı
    ถ้าปลายทางคือหัวใจ เธอคนนี้ ฉันคงขึ้นสวรรค์
    – Hedef onun kalbi olsaydı, bu kişi cennette olurdum
    ฉันไม่รู้ว่ารัก รักแล้วต้องไปที่ไหนกัน
    – Bilmiyorum, aşk, aşk ve sonra gitmek zorunda mısın?
    รักครั้งแรกอย่างฉันยังมองทางไปไม่เห็นเจอ
    – İlk aşk, ben de görmek için bakmak
    เที่ยวล่องลอยแอบเหงาใจ อยู่ใกล้เธอช่วยรู้ตัวสักที
    – Drift’i gizlice yalnız, yardımının yanında, bilinçli olarak al.
    โลกของคนมีรัก จะจบด้วยสุขหรือทุกข์ใจ
    – Aşk dünyası mutlu ya da mutsuz bir şekilde sona erer.
    ทฤษฎีเล่มไหน จะมายืนยันไม่เห็นมี
    – Orada onaylamak için gelecek bir teori kitabı
    ถ้าปลายทางคือหัวใจ เธอคนนี้ ฉันคงขึ้นสวรรค์
    – Hedef onun kalbi olsaydı, bu kişi cennette olurdum
  • معاذ موزه & عبده مزيكا – مهرجان انا محتاج غيبوبه Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    معاذ موزه & عبده مزيكا – مهرجان انا محتاج غيبوبه Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    زهقان من غدرك يا زمان
    – İki günlük ihanetin, Zaman.
    الناس فيه غدارة
    – İnsanlar haindir.
    صاحبك خانك ما هو غدار
    – Arkadaşın sana ihanet etti hain olan nedir
    داين تدان دنيتنا دي ثار
    – Dayne dinitna de Thar kınadı
    زي محطك يوم في النار
    – Kostüm senin istasyonu gün içinde the fire
    كيمو الديب
    – Kimo derin

    خفوا شوية النفسنة
    – Kendini Sakla.
    يا اللي جيتوا عليّ أنا
    – Hey, beni yakaladın.
    ده مش ضعف مننا
    – Bu bizim zayıflığımız değil.
    بس خوف عليكم
    – Sadece senin için korkuyorum.
    لابسين طقم الجدعنة
    – JİD’AH kitini giyiyor.
    بايخ فيكوا وربنا
    – Baekh vicua ve Efendimiz
    ده إنتوا خلق منتنا
    – Biz de bunu yaratıyoruz.
    وسهل إني أنا أرازيكوا
    – Çok kolay. Ben arazikwa.

    يا اللي عيشتوا في يوم تضروا
    – Hasarlı bir günde yaşayan sen
    بكرة يلف زماني يدور
    – Makara sarar Zamani spin
    مش بتدوم في إيد مغرور
    – Ukala bir Ed oyalanmak yok
    يا بني الدنيا ساعة
    – Oğlum, dünya bir saattir.
    ده إنتوا عايزين حد كيوت
    – İstediğin şey bu.
    تاكلوا فيه زي البسكوت
    – Kurabiye üniforması yediler.
    بس نصيبكم أنا الجبروت
    – Sadece senin payın. Çünkü güçlü olan benim.
    عيشت العمر شجاعة
    – Cesur bir yaş yaşadım

    هاتوا معاكم حد كبير
    – Neredeyse birlikteler.
    علشان ليكم حساب كثير
    – Çünkü çok paran var.
    إنتوا ما تعرفوش التقدير
    – Neyi takdir edeceğini bilmiyorsun.
    ناس في الغدر شاطرة
    – İhanetteki insanlar paylaşıyor
    إنتوا تمامكم ما تتشافوش
    – Sen tam olarak olduğun şeysin.
    دغري وسكة ما تشرفوش
    – Kazıcı ve biraz demiryolu chervoush.
    في سوق الجدعان ما تساووش
    – Al-Jadaan pazarında sorun ne?
    ثمن سجارة كيلوباترا
    – Kilopatra’nın sigarasının fiyatı.

    فكروني بمرة واحدة كنتوا فيها تمام
    – İyi olduğun zaman beni düşün.
    أو في مرة وقفتوا جنبي
    – Ya da bir keresinde yanımda durmuştun.
    بلاقيكم بس كلام
    – Sadece konuşuyordum.
    لما ربحت وياكم وعيشتكم جات قدام
    – Ben kazanamazdım, ve siz, ve hayatınız gitti.
    إحنا كنا ليكوا إنتوا من ضمن الأخصام
    – Düşmanlardan olurduk.

    العدل فيكم هلهولة
    – Adalet senin içinde.
    الرجولية فيكم مقتولة
    – İçindeki erkeklik öldü.
    محتاجين علاج رجولة
    – Muhtaç erkeklik tedavisi
    هاتوا من الصيدلية
    – Eczaneden geldiler.
    أنا في طريقي مبقتش أشوف
    – Gidiyorum.
    اللي في نظري صبح خروف
    – Gözlerimde bir koyun oldu.
    على دمه مبقاش مكسوف
    – Kanında bir balgam söktürücü var.
    أصله ناقص رجولية
    – Kökeni eksi potens

    حبك عندي شيئ خيال
    – Aşk. Evet, bir hayalim var.
    إنت العشق اللي في بال
    – Sen aşk beni içinde PAL
    لو تبقي لي أنا أم عيالي
    – Eğer beni ya da beni bırakırsan.
    مش هلاغي ثاني
    – Hayır, hayır, hayır, hayır.
    عينيك خطفت نظرة عيني
    – Gözlerin gözlerimi kaçırdı.
    نفسي أعرف إيه بينك وبيني
    – Aramızda ne olduğunu biliyorum.
    عاوز أكمل نص ديني
    – Dini bir metni tamamlamak ister misiniz
    أصل إنت عجباني
    – Seni seviyorum

    قلبي دق ثلاث دقات
    – Kalbim üç kez atıyor.
    لما افتكر الذكريات
    – Anılar aklıma gelmezdi.
    إنت يا بنت ست البنات
    – Sen, kız altı kız
    منجاية سكراية
    – Minjaya sakraya. kgm
    ع الواتساب بتقولي قلبي
    – WhatsApp kalbimi söyleyerek
    خليك هنا بقى قاعد جنبي
    – Burada kal. yanımda kal.
    قلت بحبك ما هو مش ذنبي
    – Seni sevdiğimi söyledim, bu benim hatam değil.
    أصل إنت جوايا
    – Inte Guaya’nın kökeni

    شوفت صاحبي اللي صاحبته
    – Arkadaşımı gösterdim.
    وشدني في حكايات
    – Beni masallara çek.
    كل مرة يبيعني
    – Beni her sattığında
    أقول مني وبقول إخوات
    – Bana ve kız kardeşlere söyle.
    جيه شيطاني وقال لي مالك قلت له مكبوت
    – J. demonic bana şöyle dedi: “Malek, ona bastırılmasını söyledim.”
    قال لي لو فضلت ساكت
    – Susmayı tercih edip etmediğimi söyledi.
    هتبقى ماضي وفات
    – Hala ölüsün.

    أنا محتاج غيبوبة تعبان
    – Yorgun bir komaya ihtiyacım var.
    مالك يا أخويا ليه قرفان
    – Malek, kardeşlerim.
    زهقان من غدرك يا زمان
    – İki günlük ihanetin, Zaman.
    الناس فيه غدارة
    – İnsanlar haindir.
    صاحبك خانك ما هو غدار
    – Arkadaşın sana ihanet etti hain olan şey
    داين تدان دنيتنا دي ثار
    – Dayne dinitna de Thar kınadı
    زي محطك يوم في النار تنهي حياته بإشارة
    – İstasyon üniformanız, Yangında bir gün, hayatını bir işaretle bitirir.

    بالسلامة غوروا من هنا
    – Güvenlik! Git Buradan!
    خذتوا كثير من وقتنا
    – Çok zaman aldı.
    مالكوش بخت في حظنا
    – Malkush bizim şansımızda.
    إنتوا طريقكم شمال
    – Kuzeye git.

    يوم وتعالوا في خروجة بليل
    – Gündüz ve gece dışarı çık
    وأنا هعزمكوا في بحر الويل
    – Yazıklar Denizi’nde de kararlılığınız var.
    أشرح لكم اتقال في دليل
    – Size el kitabındaki hareketi açıklıyorum
    إنكم أنذال
    – Siz piçsiniz.

    كيمو الذيب توزيع قتال
    – Kimo Dheeb dağıtım mücadele
    عبدو مزيكا صوت الخيال
    – Abdo mazika ses Kurgu
    عندكوا كل عامل زلزال
    – Her deprem faktörüne sahipsiniz.
    معاذ موزه سيطرة
    – Moaz muz kontrolü
    ياسر الشيخ ده قدر عالمية
    – Yaser El Sheikh küresel bir kaderdir
    يوسف الشيخ يعني الرجولية
    – Yusuf Şeyh erkeklik anlamına gelir
    والكلمات من الطلقة الحية
    – Canlı enerjinin sözleri
  • $uicideboy$ – …And To Those I Love, Thanks For Sticking Around İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    $uicideboy$ – …And To Those I Love, Thanks For Sticking Around İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Take me home
    – Beni eve götür
    Take me home
    – Beni eve götür
    It’s the one place I can rest in peace
    – Huzur içinde yatabileceğim tek yer burası.
    Turn off my phone
    – Telefonumu kapat
    So many messages I wish I could just delete
    – Keşke silebilseydim çok fazla mesaj

    Questioning my existence (‘istence)
    – Varlığımı sorgulamak (‘istence)
    Questioning my decisions (‘cisions)
    – Kararlarımı sorgulama (‘cisions)
    Burning down all the bridges (Bridges)
    – Tüm köprüleri yakmak (köprüler)
    Dig a moat, now I’m finished
    – Bir hendek kazın, şimdi bitirdim
    Sorry, don’t want you to visit, no
    – Üzgünüm, seni ziyaret etmek istemiyorum, hayır
    No
    – Hayır

    One last pic and I’ll be gone
    – Son bir fotoğraf ve ben gitmiş olacağım
    Make it count, put the flash on
    – Saymasını sağla, flaşı aç
    Never really felt like I belonged
    – Hiç bir his aittim
    So I’ll be on my way
    – Bu yüzden yolda olacağım
    And I won’t be long (Be long, be long)
    – Ve ben uzun olmayacağım (uzun Ol, uzun ol)

    I’ll be dead by dawn
    – Şafağa kadar ölmüş olacağım.
    I’ll be dead by dawn
    – Şafağa kadar ölmüş olacağım.
    I’ll be dead by dawn
    – Şafağa kadar ölmüş olacağım.
    I’ll be dead by dawn (By dawn, by dawn, by dawn…)
    – Şafak vakti (dawn Tarafından, şafakta, şafakta ölmüş olacağım…)

    Scrolling through my texts
    – Metinlerim arasında kaydırma
    Shit I left unread
    – Okunmamış bıraktığım bok
    Never trying to deal with it
    – Asla bununla başa çıkmaya çalışmıyorum
    There’s bliss up in my ignorance
    – Cehaletimde mutluluk var
    Ten dope dealers (Dealers)
    – On uyuşturucu Satıcısı (Bayi)
    Ex want me to see her (See her)
    – Eski onu görmemi istiyor (onu gör)
    Can’t trust her, don’t believe her
    – Ona güvenemem, ona inanma
    Reply turn into a needle, yeah
    – Cevap bir iğneye dönüş, Evet

    Don’t wanna do it again (Do it again)
    – Tekrar yapmak istemiyorum (tekrar yap)
    Got shit I’m not trying to relive (To relive)
    – Yeniden yaşamaya çalışmadığım bir bok var (yeniden yaşamak için)
    Head fucked up and I’m sick
    – Kafa berbat ve ben hastayım
    These old habits will kill me quick
    – Bu eski alışkanlıklar beni çabucak öldürecek
    Quicker than I can blink (Blink, blink, blink…)
    – Yanıp sönebileceğimden daha hızlı (yanıp sönme, yanıp sönme, yanıp sönme…)
    Quicker than I can think (Think, think, think…)
    – Düşündüğümden daha hızlı (düşün, düşün, düşün…)
    Lift me up, don’t want to sink
    – Kaldır beni, batmak istemiyorum
    Pour me up, I need a drink
    – Doldur beni, bir içkiye ihtiyacım var

    What the fuck do I do when sabotage is all I know? Oh
    – Tek bildiğim sabotaj olduğunda ne yapacağım? Ey
    I done dug myself my own grave in this hole, wo-oh
    – Bu delikte kendi mezarımı kendim kazdım, wo-oh
    Kill me slow, slow
    – Öldür beni yavaş, yavaş
    Curtains close low
    – Perdeler düşük kapanır
    Fuck, I don’t see what’s the point of going on
    – Lanet olsun, neler olduğunu anlamıyorum.
    No (No, no, no, no, no, no…)
    – (Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır, hayır…)
  • 1PLIKÉ140 – ONGBAK 2 Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    1PLIKÉ140 – ONGBAK 2 Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Insolent depuis minot
    – Minot arsız
    Insolent depuis minot
    – Minot arsız
    Poh, poh, poh
    – Poh, poh, poh
    9-2-1-4-0 sur le pocheton
    – 9-2-1-4-0 kese üzerinde
    9-2-1-4-0 sur le pocheton
    – 9-2-1-4-0 kese üzerinde
    Poh, poh, poh
    – Poh, poh, poh

    9-2-1-4-0 sur le pocheton
    – 9-2-1-4-0 kese üzerinde
    Si l’argent rend beau, on t’enlève ta beauté
    – Para seni güzelleştirirse, güzelliğini alırız
    T’es un chaud quand tu bois la pisse du Diable
    – Şeytanın sidiğini içtiğinde ateşlisin.
    Qu’est-ce que tu fais si on t’enlève ta bouteille?
    – Şişeni alırsak ne yaparsın?
    Cagoulé à chaque fois qu’j’tenais l’sac
    – Çantayı her tuttuğumda kapüşonlu
    Pour pas glisser sur l’terrain comme Boateng (ah bon?)
    – Boateng gibi sahada kaymamak için (ah iyi mi?)
    On s’promène chez eux avec des béquilles
    – Koltuk değnekleriyle evlerinin etrafında dolaşıyoruz
    Ce soir, tous les ennemis vont boîter (ah bon?)
    – Bu gece, tüm Düşmanlar boks yapacak (ah iyi mi?)
    Fin d’GAV, on m’dit “fais pas d’bêtise”
    – GAV’IN sonu, bana “aptal olma” söylendi”
    Nique ta grand-mère, j’ressors et j’fais d’la D
    – Büyükanneni siktir et, dışarı çıkıyorum ve D yapıyorum
    Pour un 100 meuj de beuh, il faut qu’tu cotises (poh, poh)
    – 100 meuj de beuh için, kotise gerekir (poh, poh)
    On a toujours la ppe-fra qui t’fait bader
    – Hala seni kötü yapan EPP-fra’mız var
    Gros, ça vise pas les bes-j, ça vise ton cochi
    – Büyük, bes-j’ye yönelik değil, cochi’nize yönelik
    Si on t’hagar, on hagar ton pote aussi
    – Eğer seni hagar edersek, arkadaşını da hagar ederiz
    Que des liasses dans mon assiette, j’ai bien grossi
    – Tabağımda sadece tomarlar, iyi büyüdüm
    Le temps noirci, le mal nous amochi
    – Kararmış zaman, kötü amochi bize
    C’est une kakala devant toi, elle fait la timide
    – O senin önünde bir kakala, utangaç
    Fais sortir la kichta pour la faire gémir
    – Onu inilti yapmak için kichta çıkar
    Bâtard, j’veux pas quitter l’trône comme Vladimir
    – Piç kurusu, tahttan Vladimir gibi ayrılmak istemiyorum.
    Tu vas cracher les tales, j’te l’ai d’jà dit, mec
    – Sana anlattığım masalları tüküreceksin, dostum.
    Opinel 13, j’cours même pas devant dix mecs
    – Opinel 13, on adamın önünde bile koşmuyorum
    Byakugan, j’rodave les 22 à 10 mètres, scalape
    – Byakugan, j’rodave 22 için 10 metre, scalape
    En moins d’une heure, me fait changer d’humeur
    – Bir saatten az bir sürede, ruh halimi değiştirmemi sağlıyor
    Mmh, faut qu’ça pète comme les tours jumelles
    – İkiz kuleler gibi osurmalı.
    J’repense au passé, j’avais zéro pitié
    – Geçmişe geri döndüğümü düşünüyorum, hiç acımadım
    Est-ce que j’vais rembourser les cœurs que j’ai cassé?
    – Kırdığım kalplerin bedelini ödeyecek miyim?
    La haine, j’ai attisé
    – Nefret, ben stoked
    Tout va bien quand la puce est activée
    – Çip etkinleştirildiğinde her şey yolunda
    Sur ma mère que j’vais jamais pactiser
    – Annemle asla anlaşma yapmayacağım.
    Négro, bois pas si tu sais pas tiser, la ‘teille, j’la bois cul sec
    – Zenci, tise nasıl bilmiyorsanız değil içki, ‘ teille, ben eşek kuru içki
    Que des têtes cramées sur le banc des accusés
    – Rıhtımda yanan kafalar
    C’est pas en tenant l’sac que t’auras un Q7
    – Çantayı tutarak bir Q7 elde edemezsiniz
    Bâtard, la brigade canine, elle veut péter mon shit
    – Piç, köpek takımı, bokumu osurmak istiyor
    Belek, ta frangine veut péter mon chibre
    – Belek, kardeşin benim horoz osurmak istiyor
    J’vide la Cristalline et je remplis mon ‘she
    – Kristali boşaltıyorum ve dolduruyorum ‘ o
    Les porcs, ils veulent péter mon chiffre
    – Domuzlar, figürümü osurmak istiyorlar
    Zéro démocratie, c’est la voyoucratie (salope)
    – Sıfır demokrasi haydut (sürtük)
    Si j’mélange vodka-cassis (salope)
    – Votka-siyah frenk üzümü karıştırırsam (sürtük)
    C’est toi qui vas payer les pots cassés
    – Kırık tencere ödeyecek olan sensin
    Charbon, argent sale, j’suis bon qu’à ça
    – Kömür, kirli para, bu konuda iyiyim
    Ceux qui descendent ne veulent plus repasser
    – Aşağı inenler geri dönmek istemiyor
    J’traîne avec des harbis, que des gueules cassées
    – Harbis’le takılıyorum, sadece kırık ağızlar
    Mali, Côte d’Ivoire, Congo, Kinshasa
    – Mali, Fildişi Sahili, Kongo, Kinşasa
    Tous mes Comoriens, j’viens dédicacer
    – Tüm Komoryalılarım, az önce imzaladım
    On va te gonfler si t’es trop kassa
    – Eğer çok kassa seni havaya uçuracağız
    J’fais gonfler ma liasse, j’v-esqui la casa
    – J’faisez benim tomar şişirmek, j’v-esqui la casa
    J’aime trop l’argent donc j’esquive le cazin’
    – Parayı çok seviyorum, bu yüzden cazin’den kaçıyorum.
    J’aime pas trop les jeux d’hasard
    – Kumar oynamayı çok sevmiyorum.

    Insolent depuis minot, fuck l’amour, fuck Juliette et Roméo
    – Minot beri küstah, siktir aşk, siktir Juliet ve Romeo
    Fuck Zemmour et toutes ses idéaux
    – Zemmour ve tüm ideallerini siktir et
    Le regard est froid, viens t’per-ta si t’es chaud
    – Görünüm soğuk, sıcak olup olmadığını t’per-ta gel
    Hendek, ça peut t’quer-cho
    – Hendek, bu t’quer-cho olabilir
    J’suis pas seul dans la bine-ca, mon cerveau, il chauffe
    – Çöp kutusunda yalnız değilim-bu, beynim, ısınıyor
    Comme d’habitude, le guetteur, il chouffe
    – Her zamanki gibi, bekçi, o chouffe
    On fait la guerre, protège bien tes abdominaux
    – Savaş yapıyoruz, absinizi iyi koruyoruz
    Rafale, poh, impossible qu’on échoue
    – Patlama, poh, başarısız olamayız

    Ils savent pas s’per-ta mais ils s’croient dans Ong-bak 2
    – S’per-ta’yı bilmiyorlar ama Ong-bak 2’ye inanıyorlar
    Ong-bak 2
    – Ong-bak 2
    J’ai rêvé qu’j’me faisais courser par 11 bacqueux
    – 11 bacqueux tarafından yönetildiğimi hayal ettim
    11 bacqueux
    – 11 bacqueux
    Nique la juge, elle joue avec ma queue (salope)
    – Yargıcın canı cehenneme, o benim horoz ile oynuyor (sürtük)
    Elle joue avec ma queue (salope)
    – Benim horoz ile oynuyor (sürtük)
    J’représente le 92, ma gueule
    – 92’yi temsil ediyorum, ağzım
    Le 92, ma gueule
    – 92, ağzım
  • مسلم – انا غلط وانت صح Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    مسلم – انا غلط وانت صح Arapça Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    سبتها
    – Ceuta.
    كرهتها
    – Nefret ettim.
    دا كان غرور العظمة راكب مخها
    – Beynine binen büyüklüğün egosuydu.
    سبتها
    – Ceuta.
    كرهتها
    – Nefret ettim.
    دا كان غرور العظمة راكب مخها
    – Beynine binen büyüklüğün egosuydu.
    رفعالي حالة
    – Kaldırma çantası
    قال ايه ندمانة
    – Dedi ki: “ne büyük bir pişmanlık.”
    مفكراني هخش ارد دا عندها
    – Düşüncelerim titriyor.
    سبتها
    – Ceuta.
    كرهتها
    – Nefret ettim.
    دا كان غرور العظمة راكب مخها
    – Beynine binen büyüklüğün egosuydu.
    رفعالي حالة
    – Kaldırma çantası
    قال ايه ندمانة
    – Dedi ki: “ne büyük bir pişmanlık.”
    مفكراني هخش ارد دا عندها
    – Düşüncelerim titriyor.
    مبجتش ناويلك خير و افتكري كلامي في الشات
    – Mbjech nawilk iyi ve sohbet sözlerimi düşün
    بكرا تجيلي تعيطي بس معاد طيارتك فات
    – Sadece bana şişman bir geri ödeme yap.
    انا حبيتك في الله سبتك طلعت زكاة
    – Ben senin Aşkınım Tanrı Şabat Talaat Zekat