Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 172

külâhıma anlat! * söylediklerine hiç inanamıyorum, beni kandıramazsın. külâhımsı * Külâha benzer, külâhıandıran. külâhınıhavaya atmak * pek çok sevinmek. külâhınıters giydirmek * çok kurnaz olmak. külâhlarıdeğiştirmek (veya değişmek) * “bozuşmak” anlamıyla ve tehdit olarak kullanılır. külâhlı * Külâhı olan.* Koni biçiminde tavanı olan. külâhsız * Külâhı olmayan. külbastı * Izgarada pişirilen kemiksiz et. külbastılık * […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 173

kültivatör * Toprağıyüzeyden işlemeye yarayan dişli alet. kültür * Tarihî, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddî ve manevî değerler ile bunlarıyaratmada,sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçlarınbütünü, hars, ekin.* Bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü.* Muhakeme, zevk ve eleştirme yeteneklerinin öğrenim ve yaşantılar […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 174

kündelemek * Künde oyununu yapmak. kündeye gelmek * aldanmak, tuzağa düşmek. kündeye getirilmek * aldatılmak, tuzağa düşürülmek. kündeye getirmek * künde de durumuna girmesini sağlamak.* oyuna getirmek, tuzağa düşürmek. künefe * Sıcak yenilen bir çeşit peynirli tel kadayıf. küney * Güneşe bakan yan, güney, kuzey karşıtı. küngüldeme * Küngüldemek işi. küngüldemek * Uyuklamak.* Elden ayaktan […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 175

kürek kürek * Kürekler dolusu, pek çok. kürekçi * Kürek yapan veya satan kimse.* Sandal vb. de kürek çeken kimse.* Fırın, tren, vapur gibi yerlerde ocağa kürekle kömür atan kimse. kürekçilik * Kürek yapma veya satma işi.* Sandal vb. de kürek çekme işi.* Fırın, tren, vapur gibi yerlerde kürekle ocağa kömür atma işi. küreleme * […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 169

kuzu kapama * Kemikli kuzu etinin, arpacık soğanı, yeşil soğan, havuç, dereotu ile birlikte ağır ateşte pişirilmesiyle yapılanbir yemek türü. kuzu kapısı * Büyük bir kapının içinde veya yanında bulunan küçük kapı, kuzuluk. kuzu kesilmek * uysallaşmak, sessizleşmek,sakin bir durum almak. kuzu kestanesi * Yabanî ağaçlardan elde edilen, küçük, lezzetli bir kestane türü. kuzu kuzu […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 165

kuşatma * Kuşatmak işi, çevirme, çevreleme, sarma, abluka, ihata. kuşatmak * Çevresini sarmak, çevrelemek, çevirmek, ablukaya almak, ihata etmek, muhasara etmek.* Çevrelemek, çokça bulunmak.* Kaplamak.* Bele sarılıp bağlanan şeyleri başkasının beline bağlamak. kuş başı * Küçük bir kuşun başı büyüklüğünde olan (parça). kuş başılı * İçinde kuş başı olan. kuş baz * Süs kuşlarıyetiştiren kuşmeraklısı.* […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 166

kutlanmak * Kutlamak işi yapılmak, tebrik edilmek. kutlayış * Kutlamak işi veya biçimi. kutlu * Uğur getirdiğine inanılan, uğurlu, ongun, mübarek. kutlu olsun * “uğurlu olsun, bolluk ve iyilik getirsin” anlamında bir kutlama sözü. kutlulamak * Kutlamak. kutluluk * Kutlu olma durumu. kutnu * Pamuk veya ipekle karışık pamuktan dokunmuşkalın, ensiz kumaşçeşidi. kutsal * Güçlü […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 167

kuvvet * Fiziksel güç, takat.* Güç.* Şiddet, zor, cebir.* Yetke, erk, nüfuz.* Dayanıklı olma durumu, tahammül, mukavemet.* Bir niceliğin kendisi ile çarpılarak yükseltildiği derecelerden her biri: 2x2x2=23 denkleminde, 3 sayısı2’ninkuvvetini gösterir.* Bir ülkenin savaşçısilâhlıkuruluşlarıveya gücü.* Durgunluğu harekete veya hareketi durgun bir duruma çeviren etken, direnci kıran veya direnç doğuranözellik. kuvvet almak * herhangi bir yardımla […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 168

kuyruklu yıldız saçı * kuyruklu yıldız çekirdeğini saran ışıklı gaz yuvarı. kuyruklular * Omurgalıhayvanlardan, amfibyumlar sınıfının, vücut ve kuyruklarıuzun, bacaklarızayıf, birçok semendertürlerini içine alan bir alt takımı, urodel. kuyruksallayan * Kuyruksallayangillerden, kanatlarıve vücudunun üst bölümü kül rengi, alt bölümü değişik sarı olan, uzunkuyruklu, küçük, ötücü kuş, yont kuşu (Motacilla). kuyruksallayangiller * Kuyruksallayan, incir kuşu gibi […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 161

kurtluk * Kurt olma durumu. kurtpençesi * Kara buğdaygillerden 20-50 cm yükseklikte, pembe çiçekleri salkım biçiminde, sap ve kökünde bol tanenbulunan çok yıllık otsu bir bitki (Polygonum bistorta). kurtsuz * Kurdu olmayan. kurttırnağı * 343 kurtpençesi. kurtulma * Kurtulmak işi. kurtulmak * Tehlikeli veya kötü bir durumu atlatmak.* İstenmeyen, sıkıntıveren, hoşlanılmayan bir kimseden, bir yerden, […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 162

kuru yemiş * Fındık, fıstık, leblebi gibi yemek dışında yenilen yiyecekler. kuru yemişçi * Kuru yemişsatan kimse veya kuru yemişsatılan yer. kuru yük * Kara ve deniz taşıtlarıyla nakledilen katımadde, ticarî eşya. kuru yük gemisi * Deniz taşımacılığında katımaddeleri taşıma özelliğine göre ima edilen gemi. kuru ziraat * Kuru tarım. kurucu * Bir kurumun, bir […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 163

kurup takma * araç ve cihazların tesisata bağlanması işi, montaj. kuruş * Liranın yüzde biri değerinde Türk parası. kuruş * Kurmak işi veya biçimi. kuruşkuruş * Kuruşu bile hesap ederek. kuruşlandırma * Kuruşlandırmak işi. kuruşlandırmak * Bir listede yer alan her maddenin fiyat tutarınıhesap edip belirtmek. kuruşluk * Herhangi bir kuruşa karşılık olan. kuruşu kuruşuna […]