Home / TR - Türkçe Şarkı Sözleri ve Çevirileri / Holy Holy – How You Been İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Holy Holy – How You Been İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

How you been since you broke your heart
– Kalbini kırdığından beri nasılsın?
Were you waiting for your blood to run again
– Kanının tekrar akmasını mı bekliyordun?
How you been since it all fell apart
– Her şey dağıldığından beri nasılsın?
Are you finally where you should’ve been
– Sonunda olman gereken yerdesin.

Did you see from the other side
– Diğer taraftan gördün mü
Was it raining on your windowpane
– Pencerene yağmur yağıyor muydu
Did you laugh when you were alone
– Yalnızken güldün mü?
Did you feel like you could feel yourself again
– Kendini tekrar hissedebiliyormuş gibi hissettin mi

We could remember the life
– Hayatı hatırlayabiliriz.
We could be where it was bright
– Parlak olduğu olabiliriz
We could find a life
– Bir hayat bulabiliriz
We could idolise
– İdolleştirebiliriz

Then one day you wake
– Sonra bir gün uyanırsın
And you’re you again…
– Ve yine sensin…

How you feeling since it all fell down
– Her şey düştüğünden beri nasıl hissediyorsun
Is it always just a little bit hard
– Her zaman biraz zor mu
I was watching in the open crowd
– Açık kalabalığın içinde izliyordum
And I felt like you were always on your guard
– Ve her zaman tetikte olduğunu hissettim

I could see the light came into you
– Işığın sana geldiğini görebiliyordum.
I could see that you were only true
– Sadece doğru olduğunu görebiliyordum.
I could see that time was catching up
– O zamanın yetiştiğini görebiliyordum.
I could see your pain
– Acını görebiliyordum.
Soaking you like rain
– Yağmur gibi sırılsıklam

We could remember the life
– Hayatı hatırlayabiliriz.
We could be where it was bright
– Parlak olduğu olabiliriz
We could find a life
– Bir hayat bulabiliriz
We could idolise
– İdolleştirebiliriz

Then one day you wake
– Sonra bir gün uyanırsın
And you’re you again…
– Ve yine sensin…

And if you fell and you would find that we were broken
– Ve eğer düşersen ve kırıldığımızı fark edersen
And it was always on time and we were broken
– Ve her zaman zamanında oldu ve biz kırıldık
And we would find that we would be there in the night
– Ve gece orada olacağımızı fark ederdik
We were waiting
– Bekliyorduk
We were waiting
– Bekliyorduk
Waiting for the long night to be bright
– Uzun gecenin parlak olmasını bekliyorum
Waiting for the long line to be right
– Uzun çizginin doğru olmasını bekliyorum
Waiting for the long night to be bright…
– Uzun gecenin parlak olmasını bekliyorum…



Etiketlendi:

Cevap bırakın