Well, I was born a coal miner’s daughter
– Ben bir maden işçisinin kızı olarak doğdum.
In a cabin on a hill in Butcher Holler
– Butcher Holler’da bir tepedeki kulübede
We were poor but we had love
– Fakirdik ama sevgimiz vardı
That’s the one thing that daddy made sure of
– Babamın emin olduğu tek şey buydu.
He shoveled coal to make a poor man’s dollar
– Fakir bir adamın parasını kazanmak için kömür kürekledi
My daddy worked all night in the Van Leer coal mine
– Babam bütün gece Van Leer kömür madeninde çalıştı.
And all day long in the field a’ hoeing corn
– Ve bütün gün tarlada bir ‘ çapalama mısırı’
Momma rocked the babies at night
– Annem geceleri bebekleri salladı
Read the Bible by the coal oil light
– İncil’i kömür yağı ışığıyla okuyun
Everything would start all over come break of morn’
– Her şey yeniden başlardı, sabahın köründe
Daddy loved and raised eight kids on a miner’s pay
– Babam bir madenci maaşıyla sekiz çocuğu sevdi ve büyüttü
And mommy scrubbed our clothes on a washboard every day
– Ve annem her gün çamaşırlarımızı çamaşır tahtasına yıkardı
Well, I seen her fingers bleed
– Parmaklarının kanadığını gördüm.
To complain there was no need
– Şikayet etmeye gerek yoktu
She’d smile in mommy’s understanding way
– Annemin anlayışıyla gülümserdi.
In the summertime we didn’t have shoes to wear
– Yaz aylarında giyecek ayakkabılarımız yoktu.
But in the wintertime we’d all get a brand new pair
– Ama kışın hepimiz yepyeni bir çift alırdık
From a mail order catalog
– Posta siparişi kataloğundan
Money made by selling a hog
– Domuz satarak kazanılan para
Daddy always managed to get the money somewhere
– Babam her zaman parayı bir yere götürmeyi başarırdı.
Yeah, I’m proud to be a coal miner’s daughter
– Evet, kömür madencisinin kızı olmaktan gurur duyuyorum.
I remember well the well where I drew water
– Suyu çektiğim kuyuyu iyi hatırlıyorum
The work we done was hard
– Yaptığımız iş zordu.
At night we’d sleep ’cause we were tired
– Geceleri uyurduk çünkü yorgunduk
Never thought of ever leaving Butcher Holler
– Kasap Holler’dan ayrılmayı hiç düşünmedim.
Well, a lot of things have changed since way back then
– O zamandan beri pek çok şey değişti.
Ah, and it’s so good to be back home again
– Ah, ve tekrar eve dönmek çok güzel
Not much left but the floors
– Fazla bir şey kalmadı ama katlar
Nothing lives here anymore
– Artık burada hiçbir şey yaşamıyor.
Except the memories of a coal miner’s daughter
– Bir madencinin kızının anıları hariç
Except the memories of a coal miner’s daughter
– Bir madencinin kızının anıları hariç
Loretta Lynn – Coal Miner’s Daughter İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Etiketlendi:Loretta Lynn








